dağlar alacakaranlıktı
kül yutmuş sevdalar rehin
akşamlar aymaz
gece yapayalnız
kül yutmuş sevdalar rehin
akşamlar aymaz
gece yapayalnız
aşk
ne hoş
ne de boş
sıradan özlemlerin avlusunda
tir tir titriyordu
ne hoş
ne de boş
sıradan özlemlerin avlusunda
tir tir titriyordu
kays’ın yürüdüğü sokaklar
mecnunun leyla’dan geçtiği noktada
eziliyordu
mecnunun leyla’dan geçtiği noktada
eziliyordu
aşk
muhtaçlığın gölgesinde bir avuç imbat
bir avuç çığlık
gökyüzü son ıslak buluta sığınmış
bekliyordu
muhtaçlığın gölgesinde bir avuç imbat
bir avuç çığlık
gökyüzü son ıslak buluta sığınmış
bekliyordu
dalgalar yorgun düşmüştü
hırçın kayalara vurdukça sükun
hırçın kayalara vurdukça sükun
dumanın
yasaklı ateşi yanıyordu sevdaların içinde
yanıyordu
alev
alev
yasaklı ateşi yanıyordu sevdaların içinde
yanıyordu
alev
alev
ama gönüller öksüz
alevden yorganlarda donuyor
aşk üşüyordu
alevden yorganlarda donuyor
aşk üşüyordu
iyiliğin ıssız eteklerine tutunmuş
acıyı büyüten kalabalıklardan kaçıyordu
herkesten
herşeyden kaçıyordu aşk
acıyı büyüten kalabalıklardan kaçıyordu
herkesten
herşeyden kaçıyordu aşk
her akşam yusufçukların
kırlangıçların kanadından düşüyordu
her akşam ölüyor
diriliyordu yeniden
yeniden
aşk yeniliyordu
kırlangıçların kanadından düşüyordu
her akşam ölüyor
diriliyordu yeniden
yeniden
aşk yeniliyordu
dağlar alacalaranlık
gece yapayalnız
gece tüy kadar hafif
kartanelerince sessiz yağıyordu üstüne
içindeki ayaz gittikçe büyüyordu
ıslanıyordu aşk
aşk donuyordu
gece yapayalnız
gece tüy kadar hafif
kartanelerince sessiz yağıyordu üstüne
içindeki ayaz gittikçe büyüyordu
ıslanıyordu aşk
aşk donuyordu
süvarilerin kılıçları kadar keskindi fecr
yedi kat gökyüzü açılıyordu
iki kat eziliyordu aşk
yedi kat gökyüzü açılıyordu
iki kat eziliyordu aşk
Aşk geliyordu aşka
O bekliyordu
O bekliyordu
Muhteşemdi
Kavuşmak Muhteşem!
Kavuşmak Muhteşem!
seçkilerden..