Ellerim avuçlarının içinde kaybolduğunda anladım korkmadan sevmek ne demekti…
Seni sevmekti bereketli yağmurlar yağdırarak tabiatı canlandırandoğurarak güneşi elleriyle tüm çiçeklerimi açtıran. Huzur içinde süzülen martılar ve umut dolu bir çocuğun yüzündeki gülümse kadar saftıseni sevmek yaşamaktı…
Yokluğun gözlerimden süzüldüğünde anladım; özlemek ne demekti…
Gelişine kuruldu sensizlikte tüm saatlerim. Adın dua oldu dilimde. Uykularım firariydi söndü tüm ışıklarım bir bir karanlıklar pusu kurdu hasretine gebe bedenimde. Annesini kaybeden minik bir kedi ve uçurtması kopan gözü yaşlı bir çocuk kadar çaresizdi özlemek seni isyan etmekti….
Ürkek bedenim kollarındayken anladım ; şefkat ne demekti…
Çocuk oldum korkusuzca ve yaslandım omuzlarına. Huzur kanıma işledi saçlarımda dolaşan parmaklarından ve hiç üşümedim sıcağın dolanınca soluğuma. Kapatıp gözlerimi rüzgarın şarkısını dinlemek ve kokunu ciğerlerime çekmekti şefkat erimekti beni saran kollarında…
Yüreğime değince ellerin anladım; güvenmek sorgusuzca ne demekti…
Tüm korkuları uçurup gökyüzüne dört yanımı maviye boyadın. Sevdayı ise kırmızıya; boynuma doladığın o kolye ve ayaklarıma aldığın o pabuçlar gibi. Dindi tüm fırtınalarım durgun bir suydun susup seyre daldığım. Ömrümü bakışına ve canımı gülüşüne katmaktı güvenmek sana dolu dolu nefes almaktı…
Kendimden çok seni düşünmeye başladığımda anladım aşk ne demekti…
Gözlerimdeki gülücüktü adın yüreğimdeki ateş ve tarifi imkansız heyecandı. Bana ait ne varsa sana yazmaktı düşünmeden. Bir nehir oldum dur durak bilmeden sana akan. Tutuşmaktı seve seve ve kanatlanmaktı aşk beni bırakıp sen olmaktı…
Seni bulmak içindi yaptığım en büyük hatalar anladım ve bu yüzden kendime bile kızamadım. Sadece itiraz ettim sensiz geçen onca yıla; yok say hepsini ben hiç yaşamadım. Yıldızlara hiç bakmadım ben mesela o üç katlı evin terasında sarılmışken battaniyeye gökyüzüne gözlerimi dikmeden önce. Çay içmedim hiç o küçük masada karşına geçip oturmadan önce. Hiç dinlemedim o şarkıyı tutup ellerimi sen benim için isteyip çaldırmadan önce. Anladım ben hiç yaşamadım seni sevmeden önce…
Küçük bir kız nasıl büyürmüş yüreğime düştüğünde anladım…
Huzurun adıydı seni sevmek dudaklarındaki tebessümü görmekti mutlu olabilmek ve karşıma çıktığın ilk gün “hayatımı değiştiren adam” diyebilmekti sana koşarcasına gelebilmek… Sarıl şimdi bana sıkıca ve bırak göğsünde uyuyayım kokun sinmişken tenime gözlerimi kapayıp öylece kalayım. Yüreğimin orta yerine serdiğimsin; anladım artık seninle varım…