Gözyaşların süzülüyor saçlarına doğru. Her bir damla dağlıyor beni. Bin parçaya ayrılmış bedenimin tek bir parçası bile dokunamıyor sana. Öyle uzağındayım ki...
ben bu şehirde en çok seni sevdim...
seni../..bir “anı†olsun diye sevmedim
...ve hiç aldatmadım../..kirpiklerimle bile
‎../verdiğin geçici rahatsızlık için
ömür dilerim senden sadece
"ben sana ne yaptım"ların kaldı bak
bu ucube caddelerde
susmanın
onaylamak olduğunu hatırlattığın bir gecede
BENİ SUSARKEN BÖLME!!
‎../Karşısında oturup izliyorum
O ağlıyor ben ölüyorum..
‎../Beni tutsa tutsa gözlerin tutar ayakta
Beni yıksa yıksa gözlerin yerle bir eder
Bir açarsın ki mutluyum
Bir kaparsın her şey elimden gitmiş
‎..bir insanın bir insana verebileceği
en değerli şeyi
"yalnızlığı"
bana verdiğini şimdi daha iyi anlıyorum
beni kalmaya mahkum eden bir yola
nasıl sevdalandığımı da../
../Çünkü ayrılıklar da sevdaya dahil
Çünkü ayrılanlar hala sevgili..
‎/... gelişi güzel ayrılıklardı benimki..
senin kadar esaslı, hiç gitmedim senden.../
En çok sana yakıştırdığım için aşkı,
‘’AŞKIM’’ diyeceğim yeniden.
AŞKIM seviyorum seni..
Ne gerek vardı sana, sensiz de yalnız kalırdım...
‎-Lütfen bu kadar acımasız olma.
-Acımasız olan sendin sevdiğim. Ben seninle birlikte ölebileceğimiz günü düşlerken, bensiz yaşayabilen sendin sevdiğim. Bak sana hâlâ sevdiğim diyorum; çünkü ben seni içimden terk etmedim. Çünkü ben seni intihar etmedim. Çünkü ben uğruna ölebileceğimi sandığım biri için yaşadım hep!
‎..Karşımda bir adam var şu anda; güncesine düştüğü mayınlı satırlarla benli zamanların izini süren. Sen ki bir dar zaman mutluluğuydun yüreğime sızıveren. Ben ki yüreğinin kıyısında taşıdığın uçuruma dokunabilen ilk kadın!
Ben sana yenilmek için sevdim seni. Hayallerime yakıştığın için sevdim. Ama artık gitme vakti. Duymadığın sesimi sana emanet ederek, acılarıma yokluğunu ekleyerek ve nereye gidersem gideyim seninle kalarak gitme vakti...
‎"Birbirimize birkaç aşk kadar, geç kalmış olmasaydık..."eğer kaybetme korkum olmadan sahip olabilir miydim sana?
Yokluğunun iki yakasını bir araya getirip;
Varlığını ilikler misin ömrüme...
anladım ki: herkesin kendine göre bir boşluğu var,
anladım ki her boşluk bir başkasının ki ile dolar
../Yolumdan dönemediğim için değil, seninle hiçbir yolda yürüyemeyeceğimi bildiğim için gidiyorum. Yeryüzünün bütün aşkları senin ve beni unutabilirsin!
‎../Şimdiyi yok saymak, yarını ertelemek ve fotoğrafların sınırlı karelerinde, sen’li dünleri yaşamak da, yalnızca, yalnızken yapılacak akıl karı bir deliliktir ve delilik, yalnızlığın en yalın tanımıdır!
‎../aklım kara kış
ellerim seni üşüyor
bugün günlerden soğuk../
‎../Diyorlar ki küsme aşka daha kimler gelecek kimler geçecek
Bilmiyorlar ki en son giden herşeyimi götürdü..
Bilmiyorlar ki en son giden daha sonra gelecekleri bile götürdü../
Siz bayım…
Evet siz…
Benimsiniz(!)
İnsanın içi ağrır mı hiç?
Ağrıyor işte...
../bir şairin dediği gibi;
''başka anlamlar arama
gerek yok!
katlandığım kadar seviyorum seni gerçek bu..''
evet bu!
Gece biz, mevsimler biz, tedirgin biz, "ihanet" bütün benliğiyle "sen"!!
Düş düşlerimden sevgili..
Biliyorum "yarın yeni bir gün doğacak" hikayeleri, inananı kanatır ancak. O yüzdendir sadaka vaatlere tenezzül etmeyişim..
Eğer insan unutmak istemezse, bir günü bile hatırlar on yıl sonra... Ve unutmak isteyen, bir günde unutur on yılı...
ben bu şehirde en çok seni sevdim...
seni../..bir “anı†olsun diye sevmedim
...ve hiç aldatmadım../..kirpiklerimle bile
‎../verdiğin geçici rahatsızlık için
ömür dilerim senden sadece
"ben sana ne yaptım"ların kaldı bak
bu ucube caddelerde
susmanın
onaylamak olduğunu hatırlattığın bir gecede
BENİ SUSARKEN BÖLME!!
‎../Karşısında oturup izliyorum
O ağlıyor ben ölüyorum..
‎../Beni tutsa tutsa gözlerin tutar ayakta
Beni yıksa yıksa gözlerin yerle bir eder
Bir açarsın ki mutluyum
Bir kaparsın her şey elimden gitmiş
‎..bir insanın bir insana verebileceği
en değerli şeyi
"yalnızlığı"
bana verdiğini şimdi daha iyi anlıyorum
beni kalmaya mahkum eden bir yola
nasıl sevdalandığımı da../
../Çünkü ayrılıklar da sevdaya dahil
Çünkü ayrılanlar hala sevgili..
‎/... gelişi güzel ayrılıklardı benimki..
senin kadar esaslı, hiç gitmedim senden.../
En çok sana yakıştırdığım için aşkı,
‘’AŞKIM’’ diyeceğim yeniden.
AŞKIM seviyorum seni..
Ne gerek vardı sana, sensiz de yalnız kalırdım...
‎-Lütfen bu kadar acımasız olma.
-Acımasız olan sendin sevdiğim. Ben seninle birlikte ölebileceğimiz günü düşlerken, bensiz yaşayabilen sendin sevdiğim. Bak sana hâlâ sevdiğim diyorum; çünkü ben seni içimden terk etmedim. Çünkü ben seni intihar etmedim. Çünkü ben uğruna ölebileceğimi sandığım biri için yaşadım hep!
‎..Karşımda bir adam var şu anda; güncesine düştüğü mayınlı satırlarla benli zamanların izini süren. Sen ki bir dar zaman mutluluğuydun yüreğime sızıveren. Ben ki yüreğinin kıyısında taşıdığın uçuruma dokunabilen ilk kadın!
Ben sana yenilmek için sevdim seni. Hayallerime yakıştığın için sevdim. Ama artık gitme vakti. Duymadığın sesimi sana emanet ederek, acılarıma yokluğunu ekleyerek ve nereye gidersem gideyim seninle kalarak gitme vakti...
‎"Birbirimize birkaç aşk kadar, geç kalmış olmasaydık..."eğer kaybetme korkum olmadan sahip olabilir miydim sana?
Yokluğunun iki yakasını bir araya getirip;
Varlığını ilikler misin ömrüme...
anladım ki: herkesin kendine göre bir boşluğu var,
anladım ki her boşluk bir başkasının ki ile dolar
../Yolumdan dönemediğim için değil, seninle hiçbir yolda yürüyemeyeceğimi bildiğim için gidiyorum. Yeryüzünün bütün aşkları senin ve beni unutabilirsin!
‎../Şimdiyi yok saymak, yarını ertelemek ve fotoğrafların sınırlı karelerinde, sen’li dünleri yaşamak da, yalnızca, yalnızken yapılacak akıl karı bir deliliktir ve delilik, yalnızlığın en yalın tanımıdır!
‎../aklım kara kış
ellerim seni üşüyor
bugün günlerden soğuk../
‎../Diyorlar ki küsme aşka daha kimler gelecek kimler geçecek
Bilmiyorlar ki en son giden herşeyimi götürdü..
Bilmiyorlar ki en son giden daha sonra gelecekleri bile götürdü../
Siz bayım…
Evet siz…
Benimsiniz(!)
İnsanın içi ağrır mı hiç?
Ağrıyor işte...
../bir şairin dediği gibi;
''başka anlamlar arama
gerek yok!
katlandığım kadar seviyorum seni gerçek bu..''
evet bu!
Gece biz, mevsimler biz, tedirgin biz, "ihanet" bütün benliğiyle "sen"!!
Düş düşlerimden sevgili..
Biliyorum "yarın yeni bir gün doğacak" hikayeleri, inananı kanatır ancak. O yüzdendir sadaka vaatlere tenezzül etmeyişim..
Eğer insan unutmak istemezse, bir günü bile hatırlar on yıl sonra... Ve unutmak isteyen, bir günde unutur on yılı...