Döndüm dolaştım yine sana geldim can parçam. Bak mutlu ol yine sana geldim ben. Onca zaman geçmişken neden karşıma çıktın be adam? madem karşıma çıkacaktın neden elin onun elindeydi ? Ayrılarak aldatarak öldüremedim, yeterince acı çekmedi bir de bizi el ele görsün bir kez de böyle mi ölsün dedin ?
Bir yabancıya bakar gibi bile bakmadın yanımdan öylece giderken. Ne kadar da çok düşünmüştüm karşıma çıkarsa ne yaparım diye. Planlar yapmıştım kendimce. Ama hiçbir şey planladığım gibi olmadı işte. Sen öylece yanımdan geçip gittin bense sadece arkandan bakabildim. Dakikalarca geçtiğiniz yola baktım; bir çocuğun bacağımdan tutmasıyla kendime geldim. O kadar tatlıydı ki bana bakıp gülerken, çocukları ne kadar çok sevdiğimi bilirsin, ama o çocuğu bile sevemedim. Seni bana getiren yollara, seni benden alan hayata küfretmekle o kadar meşguldum ki. Ağlayamadım bile, izin vermedim kendime. Sevdirebilmiş olsaydın kendini şimdi onun değil senin yanında olurdu dedim. Bir sigara yaktım, hani gülüşü sana benzeyen adam var ya işte onun yanına gittim. O güldü konuştu ben ona bakıp seni görecektim ama anladım ki kimse senin gibi olmuyor. Adamın yanından kalkıp gidemedim, cesaret edemedim oturduğum masadan kalkmaya, olur da sizi bir daha görürüm diye. Oysa ne kadar çok istiyordum seni uzaktan da olsa görebilmeyi, şimdi pişmanım bu isteğime, onunda yanında olacağını düşünmeliydim.
Gelme sevdiğim, gelme. kollarında onunla çıkacaksan karşıma rüyama bile gelme. Ben zaten onunla olduğunu düşünce bile ölüyorum. bir de seni onunla görürsem ayağa kalkacak gücüm kalmaz. Bir defa gördüm, bin defa öldüm. Yalvarırım can parçam git bu şehirden. Sen varsan dar bu şehir bana. Köşeyi dönünce karşıma çıkma ihtimalin olmadan da severim ben seni. Gelme ihtimalin olmadan da beklerim ben seni. Ama git be adam. Al o kadını git benim şehrimden...
Bir yabancıya bakar gibi bile bakmadın yanımdan öylece giderken. Ne kadar da çok düşünmüştüm karşıma çıkarsa ne yaparım diye. Planlar yapmıştım kendimce. Ama hiçbir şey planladığım gibi olmadı işte. Sen öylece yanımdan geçip gittin bense sadece arkandan bakabildim. Dakikalarca geçtiğiniz yola baktım; bir çocuğun bacağımdan tutmasıyla kendime geldim. O kadar tatlıydı ki bana bakıp gülerken, çocukları ne kadar çok sevdiğimi bilirsin, ama o çocuğu bile sevemedim. Seni bana getiren yollara, seni benden alan hayata küfretmekle o kadar meşguldum ki. Ağlayamadım bile, izin vermedim kendime. Sevdirebilmiş olsaydın kendini şimdi onun değil senin yanında olurdu dedim. Bir sigara yaktım, hani gülüşü sana benzeyen adam var ya işte onun yanına gittim. O güldü konuştu ben ona bakıp seni görecektim ama anladım ki kimse senin gibi olmuyor. Adamın yanından kalkıp gidemedim, cesaret edemedim oturduğum masadan kalkmaya, olur da sizi bir daha görürüm diye. Oysa ne kadar çok istiyordum seni uzaktan da olsa görebilmeyi, şimdi pişmanım bu isteğime, onunda yanında olacağını düşünmeliydim.
Gelme sevdiğim, gelme. kollarında onunla çıkacaksan karşıma rüyama bile gelme. Ben zaten onunla olduğunu düşünce bile ölüyorum. bir de seni onunla görürsem ayağa kalkacak gücüm kalmaz. Bir defa gördüm, bin defa öldüm. Yalvarırım can parçam git bu şehirden. Sen varsan dar bu şehir bana. Köşeyi dönünce karşıma çıkma ihtimalin olmadan da severim ben seni. Gelme ihtimalin olmadan da beklerim ben seni. Ama git be adam. Al o kadını git benim şehrimden...