AŞK MERHAMET İSTER....
Aşk tutkuların kavruldugu çöl gibi yakar yüreği,
denizlerin bilinmez yerlerine gizlenmiş girdaplar gibi
çeker insanı içine. Aşkta sormak yoktur, cevap aramak
yoktur. Bu yüzden aşk gönüllü bir körlüktür.
Aşk yavan bir sevgi değildir, kuru birkaç söz hiç
olamaz. Birkaç yapmacık kelimenin arkasına sığınmış
ürkek bir gölge durumuna hiç düşmemeli.
Aşk bazıları için tabudur. Konuşulması,
düşünülmesi, arzulanmasi yasak olan. Bazıları için
alelade halk pazarında satılan yapma bir çiçeğe
benzer. Bu sebeple kimileri aşkı ulaşılmayacak bir
kızıl elma olarak yazmışlardır kafalarına. Kimileri
için sıradandır, herkes aşık olabilir. Öyle değildir
aslında her seven aşık her sevilen maşuk olamaz.
Aşk bu yüzden yürek ister
Aşk Anadolu'da el tezgahında ilmek ilme
dokunan kilim gibidir. Kilimi ortaya çikarmak için her
gün bıkmadan usanmadan ilmek atmak ister. Aşkta yarına
birakmak yoktur. Her rengi, desene göre yerleştirmek
ister. Her ilmekte daha fazla özen ister.
Aşk bu yüzden sabır ister
Aşk diken bahçesinde güle ulaşmaya benzer.
Attığın her adımda önüne dikenler çıkacaktır. Sen
çıplak ayaklarınla ona yürümelisin, ayakların gülün
rengini alana kadar gerekirse kanamalıdır. Gün gelir
dağları kazma ile yarmak gerekir Ferhatça. Gün gelir
Mecnun olmak gerekir çölü aşmak için. Bazen yanmak
gerekir Kerem gibi.
Aşk bu yüzden zahmet ister
Aşkın cilvesi vardır, nazı vardır vahaya
benzer çölde, yakalamak istediğinde, dokunmak,
sıcaklığına sokulmak istediğinde kaçar senden. Bir
çoban yıldızı gibidir geç vakitlerde çikar. Sen her
gece yıldızların arasından onun çıkmasını beklerken
onun acelesi yoktur. Sabah kızıllığından önce endamı
çikar. Bir daldı mı gözlerin kaçıverir habersizce
güneşlerin ardına. Seni her doğan güneşte geceye
hasret bırakır. Gündüzler gece olur, sıkar bedenini
aşkın ızdırabı.
Aşk bu yüzden acı ister.
Biz aşkı dar zamanlarin içine sığdırmaya
çalışırız. Aşk geniş zamanların emeğidir. O her anı
kuşatmadıkça yürekte maya tutmaz.
Aşk bu yüzden zaman ister
Aşk suya benzer akmadı mı paslanır sürekli yol
ister, yenilik ister, değişiklik arzular. Duraganlık
onun intihar etmesidir. Farkına varmadan önce kırılır
sonra yikılır. Buz dağı gibi eriyip gider.
Aşk bu yüzden hareket ister
Aşık olmak yetmez. Aşkı yaşatmaktır esas olan.
Askın ömrünü uzatmak gerekir. Aşkın varlığının devamı
sevgi ve saygıdır bir bakıma. Ancak bunlar bir yerde
tökezleyecektir. Aşk yara aldıgında, düştüğünde boynu
bükük kucağına, ellerin sonsuzlugun sahibini
aradığında umut tükenmiş değildir.
Her şeyin ve
herkesin devreden çıktığı, köprülerin yıkıldığı,
nefret ırmaklarının taştığı, "ben"lerin kılıçlarını
çektiği yerde bitmemeli aşk.
Aşk bu yüzden her zaman Merhamet ister...
__________________