Yasaklar ortasında duyulan habersiz aşk
Mayın tarlasında gözü bağlı yürümektir
Fark yoktur arada
Bakmak yasaktır sevgiliye
Dokunmak yasak
Yanında olmak
Ve tutamamak ellerini
Aynı kadehten, aynı anda
Zehri ve şarabı yudumlamak kadar sarsıcı
Ve yaşamla ölüm arasında
Mekik dokumak kadar ölümcülüdür
Yaşamak birlikte
Arada Berlin duvarlarıyla
Aynı dünyada
Farklı galaksileri solumak
Sınır komşusu
İki düşman
Aslında dost devleti oynamak gibi tehditvari!
Yasaklar ortasında ümitsiz aşk
Çöle tek bir damlanın düşmesini
Sabır ve sabırsızlıkla asırlarca beklemektir.
Oysa bir gülüş
Tenine ufak bir dokunuş
Belki soluğunu yakından hissederiz
Fazlasıyla yetecektir
O çölü kasırgaya boğmaya.
Yeter de artar bile
Bu şehirde çıldırmış bir tanrı var dedirtmeye….
İşin en mayınsı tadı ise
Damarlarını depremler döverken
Bütün hücrelerin enkaz altındayken
Bütün sevinçlerini,
Acılar okyanusundan saldıran
Keder dalgaları yutarken
Senin bunları kimseye anlatamaman
Bu aşk baştan yasaktır,
Yasaklanır mı hayat?
Ama yasaktır işte aşkın
Duyguların sahipsizdir,
Hiç kimse arkasında duramaz tehlikeli hislerinin
Yıkımı kimse paylaşamaz
Sen severken yuvasında mutlu bir kuşu
Kimse göze alamaz sırrını saklamayı,
Sen ve içindeki canavar
Kimsesiz iki sokak çocuğusunuzdur.
Aşkın öcü gibidir, en büyük günah tanrılarına karşı
Anlatmaya kalksan, tufan olur iki nehir arası
Oysa ne sen suçlusundur severken
Ne de o aşk günahkar bir çocuk
Bunu sen yaşar
Sen anlarsın.
Ve inadına taşırsın onu
Büyütür, okşar, sever
Acısını çekersin.
Yasaklı dinamitlenmiş aşklar
Katman katman koparır ruhundan ömrünü
Ve sen
Hiçbir zaman
Bir parçasını bile
O yarin avuçlarına bırakamazsın
SUÇTUR!
YASAKTIR BU AŞK!
Kalemi asırlar öncesinden kırılmıştır.
Mayın tarlasında gözü bağlı yürümektir
Fark yoktur arada
Bakmak yasaktır sevgiliye
Dokunmak yasak
Yanında olmak
Ve tutamamak ellerini
Aynı kadehten, aynı anda
Zehri ve şarabı yudumlamak kadar sarsıcı
Ve yaşamla ölüm arasında
Mekik dokumak kadar ölümcülüdür
Yaşamak birlikte
Arada Berlin duvarlarıyla
Aynı dünyada
Farklı galaksileri solumak
Sınır komşusu
İki düşman
Aslında dost devleti oynamak gibi tehditvari!
Yasaklar ortasında ümitsiz aşk
Çöle tek bir damlanın düşmesini
Sabır ve sabırsızlıkla asırlarca beklemektir.
Oysa bir gülüş
Tenine ufak bir dokunuş
Belki soluğunu yakından hissederiz
Fazlasıyla yetecektir
O çölü kasırgaya boğmaya.
Yeter de artar bile
Bu şehirde çıldırmış bir tanrı var dedirtmeye….
İşin en mayınsı tadı ise
Damarlarını depremler döverken
Bütün hücrelerin enkaz altındayken
Bütün sevinçlerini,
Acılar okyanusundan saldıran
Keder dalgaları yutarken
Senin bunları kimseye anlatamaman
Bu aşk baştan yasaktır,
Yasaklanır mı hayat?
Ama yasaktır işte aşkın
Duyguların sahipsizdir,
Hiç kimse arkasında duramaz tehlikeli hislerinin
Yıkımı kimse paylaşamaz
Sen severken yuvasında mutlu bir kuşu
Kimse göze alamaz sırrını saklamayı,
Sen ve içindeki canavar
Kimsesiz iki sokak çocuğusunuzdur.
Aşkın öcü gibidir, en büyük günah tanrılarına karşı
Anlatmaya kalksan, tufan olur iki nehir arası
Oysa ne sen suçlusundur severken
Ne de o aşk günahkar bir çocuk
Bunu sen yaşar
Sen anlarsın.
Ve inadına taşırsın onu
Büyütür, okşar, sever
Acısını çekersin.
Yasaklı dinamitlenmiş aşklar
Katman katman koparır ruhundan ömrünü
Ve sen
Hiçbir zaman
Bir parçasını bile
O yarin avuçlarına bırakamazsın
SUÇTUR!
YASAKTIR BU AŞK!
Kalemi asırlar öncesinden kırılmıştır.