Artık senden hiçbir şey istemiyorum. Olmak istediğim adam olamadım, biliyorsun. Olmamı istediğin adam olmaya da çalışmayacağım artık. "Senden vazgeçmek en zoru" derdim ya hep, sen böyle yaptıkça kolaylaştı gitgide. Galiba artık sensiz yapabileceğim. "Bazı savaşlar kazanılmaz" der bir şarkıda. Bazı zaferler elde edilemez. Elde edilseler bile bir değerleri kalmayacak kadar yıpratırlar insanı. Sen işte böyle zor bir zaferdin. Ve ben bu zaferi kazanmaya çalışmaktan vazgeçtim.
Hayatı boyunca amortilerle idare etmiş biri olarak rahatlıkla söylebilirim ki sen bir erkek için büyük ikramiyesin. Ama ben şans oyunlarına inanmıyorum artık... Adalete de inanmıyorum tabii. Çünkü hayat adil olsaydı, hakedenler, sabredenler; beklediklerini,istediklerini alırlardı.
Başka bir şarkı şöyle der: "Hiçbir insan ada değildir. Beklediği iyi şeyler mutlaka bir gün ona gelir." Bu şarkıya da inanmıyorum ben. Dünya üstünde hala iyi şeylerin yazgılarını bulmasını bekleyen binlerce insan, binlerce ada var bence. Oysa yazgı diye birşey de yok...
Yapmam gereken şeyi yapacağım şimdi. Kendimin olan bir yer yaratıp, kimsenin dokunmasına izin vermeyeceğim. Tıpkı senin yaptığın gibi kendi kendime alışacağım. Tıpkı senden öğrendiğim gibi yakınıma kimseyi yaklaştırmayacağım; kimseye karşı bir adım bile atmayacak, gelip kapımı çalanlara "tadilatta" olduğumu söyleyeceğim. Senin gibi olacağım: tuhaf, ulaşılmaz ve puslu... Ve sen benim gibi bi adamı bu hale getirdiğin için üzüleceksin, tabii hala umrunda olan bir şeyler kaldıysa.....
alıntı
Hayatı boyunca amortilerle idare etmiş biri olarak rahatlıkla söylebilirim ki sen bir erkek için büyük ikramiyesin. Ama ben şans oyunlarına inanmıyorum artık... Adalete de inanmıyorum tabii. Çünkü hayat adil olsaydı, hakedenler, sabredenler; beklediklerini,istediklerini alırlardı.
Başka bir şarkı şöyle der: "Hiçbir insan ada değildir. Beklediği iyi şeyler mutlaka bir gün ona gelir." Bu şarkıya da inanmıyorum ben. Dünya üstünde hala iyi şeylerin yazgılarını bulmasını bekleyen binlerce insan, binlerce ada var bence. Oysa yazgı diye birşey de yok...
Yapmam gereken şeyi yapacağım şimdi. Kendimin olan bir yer yaratıp, kimsenin dokunmasına izin vermeyeceğim. Tıpkı senin yaptığın gibi kendi kendime alışacağım. Tıpkı senden öğrendiğim gibi yakınıma kimseyi yaklaştırmayacağım; kimseye karşı bir adım bile atmayacak, gelip kapımı çalanlara "tadilatta" olduğumu söyleyeceğim. Senin gibi olacağım: tuhaf, ulaşılmaz ve puslu... Ve sen benim gibi bi adamı bu hale getirdiğin için üzüleceksin, tabii hala umrunda olan bir şeyler kaldıysa.....
alıntı