Bir ben becerememiştim gitmeyi...
Kaldıkça biraz daha karaladığımı farkediyorum maviye boyanmış duvarlarımın.
Oysa fırtına dindikten sonra elimde kalan tek varlığım mavi olmalıydı...
Hiç bir zaman zat anlamına gelmemiştir mavi,gelemezde.
Vakit ayrılık vakti,
Sen,mavi,siyah.
''Sen''diyorum,
Satırlarım yanıyor yazarken.
''Mavi'' diyorum,
Biraz daha karalıyorum adını zikrettikçe...
Bürünüyorum siyahlarıma...
''Ve sahne alır''
Her gelen birşeyler götürürken,el sallamakla yetinmiştim.
Oysa hiç bir zaman bilemediler arkalarından sürüklediklerinin tek nefeslik yalnızlığım olduğunu...
Özlüyorum son zamanlarda mazideki '' yapa yalnız'' yalnızlıklarımı .
Her yalnızlıkta beliren bir anı teoride bırakıyor çabalarımı...
Şimdi siyah bir sayfa açıyorum hayata en dipten.Taşınırken yeni evime zoraki anılarımda fırtına sonrası bulutlar gibi dağılıyorlar...
İlk kez gitmelere varıyorum başka bir değişle kendime geliyorum,
Gitmemek üzere...