Sensizliğin denizinde yürüyorum çıplak ayaklarımla. Simsiyah bir haykırış akıyor gözlerimden, ellerim anılarımda… Mavi bir gül aşkı anlatıyor semalarımda. Ne yapmaktasın şimdi, hangi sevda yollarını adımlamaktasın bilmiyorum. Başlıyor yokluğun infazları, kan damlıyor gözlerimden. Sen git… Ben kalmak istiyorum gecelere sığmayan sevdamla.
Düş bahçemizde bir ömürdü geceler oysa, karanlığın içindeki Ay’dı gül yüzüm. Yalnız geceleri görünür, günü sevmez karanlığım, güneşe yakışmaz tenim. Düşünüyorum da bendeki bu karanlığın bir adı olmalı, ya da bu dünyanın bir anlamı olmalı. Kanadım kolum kırık… Dudağımda bir çığlık, affet ağlıyorum, affet… İstemesem de susuyorum, kızma… Ölüyorum sensiz, gitme. İtme beni karanlıklara… Dertlere sarma yorgun yüreğimi…
Kapı önünde boynu bükük bir sevdalıyım işte. Eşkıya ayrılıklarla kesilir düşlerimin yolları… Zamansızlık kalır içimde, oysa delice yaşamak vardı tüm renklerde. Güneşin ellerinden tutup, yanılgılara vurmak özlemi.
Ey yar, vedanın rengini söyle bana.
Tek başına yanmalarım yetmedi mi daha, saatler vuslatı vurmadı mı anlat. Rüzgarıma kapatma pencerelerini, alışma bensiz sabahlara. Yeniden doğmayı öğret bana, belki’siz, keşke’siz cümleler sarfet.
Acılı göz yaşlarımın çığlıkları yankılanır gecemin duvarlarında. Sustuğum kadar sevdim seni, ateşli avuçlarımla bilesin. Hükümsüzüm şimdi… Hüzünlere demir atarken yüreğim, umutlar martı olur uçar ellerimden. Ufuklara bakıp boşa beklerken gözlerim, canıma kasteder aramıza serilen fırtına. Sığınmak isterim sana, kıyamam… Olmayacak duaları bırakır dilim, kalamam…
Ey yüreğim, duy sesimi…
Soğuk kayalıklardan engin denizlere bırak kendini. Geceler güne dönerken elini belime koy hadi, son kez dans edelim. Sevdanın görüş günleri olsa da yüreğime yasak. Mevsimsiz saçlarıma dokun, sonbahar gibi uzak. Ayazda kaldım nedensiz. Siyah gibi ümitsizim. Söyle neden sana varan her yollar hep uzak. Gecenin gölgelerinde üzgünüm, hüzünden öteyim ağlamaktan küflü duvar diplerinde.
Ey sevda,
Mavi bir ay doğdu geceme, bak. Kırmızı elbisesiyle geldi aşk, uzandı çimenlere. Sarı tüllerin ardında kaldı umutlar… Her dokunuş beyaz, alevlerin içinde. En çok saçlarımı severken koynumdaki kırmızı güller, gözlerimde ıslanır mor menekşeler. Gün batımları acıtır içimi, yenilirim gitmelere yürekten. Düşerim bir mavi gök tutmaz ellerimden. Kanatları kırılır yüreğimin, bir kalemin ucunda şimdi ümitlerim.
Yalnızlık denen karanlık mahzende üşürken ellerim
SEVDAMIN HÜZÜN DİLİ'yle sana seslenirim. Göz bebeklerimde nefesinin göğsündeki iniş çıkışları, ellerimde kalp atışın…
SEVDAMIN HÜZÜN DİLİ'yle sana seslenirim. Göz bebeklerimde nefesinin göğsündeki iniş çıkışları, ellerimde kalp atışın…
Sen uyu sevgili,
Masal olan yapraklarımla; tatlı düşlerdeyken sen, kelebek kanatlarımla gelir, gül kokumu başucuna bırakır, ben yine üzerini örterim.