KURTLAR VADİSİ KÖYDE
Kahramanlarımız Antep’ten şey pardon Irak’tan döndükten sonra yolda
Memati :- Ustağğğğ, şimdi nereye gidiyoruz
P.Alemdar : - Bilmiyorum memati, gidiyoruz işte
Memati : - Bundan sonra ne yapıcaz ustağğğ
Abdulhey : Valla abi benim de kafamda aynı soru vardı
Güllü Erhan : Ben evlenip çoluk çocuğa karışalım diyorum
P.Alemdar : Haklısın galiba Erhan. Şimdi elde avuçta bir şey kalmadı ve herkes bizi tanıyor. Millet bizden yardım isteyecek ve bizde arpa tamamen nanay. Kimseden iş de isteyemeyiz. Racona ters olur. En iyisi Anamgilleri gönderdiğimiz köye gidip oraya yerleşmek. Orda evleniriz beklide. Zira memlekete yeni Polatlar, yeni Mematiler, yeni Abdulhey’ler ve Güllüler üretmenin zamanı geldi.
Köye gidilir. Köyün ağası onları karşılar.
Köy ağası - Hoş geldiniz Ali bey
P.Alemdar - Ha demek benin kim olduğumu biliyorsun. Taakk, taaak (silah sıkma efekti). Benim kim olduğumu kimsenin bilmemesi lazım. İki kişinin bildiği sır değildir.
Güllü Erhan :- Ne yaptın Polat abi, niye vurdun ki adamcağızı.
P.Alemdar : - Demek sen de beni tanıyorsun ha. (silahı doğrultur)
Memati :- aman ustağğ. Ne yapıyorsun. O güllü
Memati :- Abdülhey, la dikkat edin ustağğ iyice zıvanadan çıkmaya başladı. Tehlikeli olabilir
Abdülhey :- Valla haklısın, Silahındaki mermileri çaktırmadan alalım, yoksa bu gidişle güme gideriz.
Güllü Erhan :- Yaw abime deli muamelesi yapmayın. Ara sıra kriz geliyor, o kadar.
Ve Köye yerleşirler. Polat tanınmamak ve fazla göz önünde olmamak için
Çoban olur. Diğerleride yardımcıları.
P.A:- Memati Koyunları toplantıya çağır, gelmeyen olursa sık topuklarına.
M:- emredersin ustağğğ. ( vah vaah yazık usta iyice elden gidiyor valla.)
P.A:- Bakın millet beni iyi dinleyin. Artık buranın sefiri benim. Dolayısıyla kimse kendi kafasının dikine gidemez. Aksini yapanlara racon kesilir. Pardon ben racon kesmem kafa keserim. Ona göre ayağınızı denk alın.
Bu arada bir kurt sürüsü de yakınlardaki vadide yaşamaktadır. Üç dört tane kurt gezintiye çıkmıştır.
- la bakın bir koyun sürüsü. Bu çoban acemi galiba bizim bölgeye gelmiş salak hehehehehe
- Sus oğlum. Sen çobanın kim olduğunu biliyormusun.
- kimse kim. Hehehe benim için fark etmez.
- lan salak bu Polat Alemdar lan. Tanımadınmı kafasız.
- anaaa doğru lan. Yandık valla. Dur lan şunu daha yakından bi göreyim.
- mayyakmısın sen oğlum. Öyle hayran hayran bakma. Onu tanıdığını anlarsa ölürsün. Bilmiyormusun onun meşhur lafını.
- ne ki o laf
- İki kişinin bildiği sır değildir. Hadi çaktırmadan uzaklaşalım hadi.
P.A:- Memati, şu kurtlara bak bakalım ne konuşuyorlar. Bana sanki beni tanıdılar gibime geldi.
M:- yok usta Allah’ın hayvanı nerden tanısın.
P.A:- Söyle onlara buranın sefiri artık benim. Bundan sonra domuz hariç ne evlarlarsa bana pay verecekler. Buranın haracı artık bana çalışır. Ya verirler, yada defolup giderler.
M:- Emredersin ustağğ
P.A. Memati aslında aklıma başka bir fikir geldi. Şöyle iyi bir esetetikçi bul. Beni ameliyatla kurt yapsın. Böylece aralarına girip onları dağıtıcam.
M:- Pardon ustağğ. Ama estetik cerrahi daha o kadar gelişmedi.
Kahramanlarımız Antep’ten şey pardon Irak’tan döndükten sonra yolda
Memati :- Ustağğğğ, şimdi nereye gidiyoruz
P.Alemdar : - Bilmiyorum memati, gidiyoruz işte
Memati : - Bundan sonra ne yapıcaz ustağğğ
Abdulhey : Valla abi benim de kafamda aynı soru vardı
Güllü Erhan : Ben evlenip çoluk çocuğa karışalım diyorum
P.Alemdar : Haklısın galiba Erhan. Şimdi elde avuçta bir şey kalmadı ve herkes bizi tanıyor. Millet bizden yardım isteyecek ve bizde arpa tamamen nanay. Kimseden iş de isteyemeyiz. Racona ters olur. En iyisi Anamgilleri gönderdiğimiz köye gidip oraya yerleşmek. Orda evleniriz beklide. Zira memlekete yeni Polatlar, yeni Mematiler, yeni Abdulhey’ler ve Güllüler üretmenin zamanı geldi.
Köye gidilir. Köyün ağası onları karşılar.
Köy ağası - Hoş geldiniz Ali bey
P.Alemdar - Ha demek benin kim olduğumu biliyorsun. Taakk, taaak (silah sıkma efekti). Benim kim olduğumu kimsenin bilmemesi lazım. İki kişinin bildiği sır değildir.
Güllü Erhan :- Ne yaptın Polat abi, niye vurdun ki adamcağızı.
P.Alemdar : - Demek sen de beni tanıyorsun ha. (silahı doğrultur)
Memati :- aman ustağğ. Ne yapıyorsun. O güllü
Memati :- Abdülhey, la dikkat edin ustağğ iyice zıvanadan çıkmaya başladı. Tehlikeli olabilir
Abdülhey :- Valla haklısın, Silahındaki mermileri çaktırmadan alalım, yoksa bu gidişle güme gideriz.
Güllü Erhan :- Yaw abime deli muamelesi yapmayın. Ara sıra kriz geliyor, o kadar.
Ve Köye yerleşirler. Polat tanınmamak ve fazla göz önünde olmamak için
Çoban olur. Diğerleride yardımcıları.
P.A:- Memati Koyunları toplantıya çağır, gelmeyen olursa sık topuklarına.
M:- emredersin ustağğğ. ( vah vaah yazık usta iyice elden gidiyor valla.)
P.A:- Bakın millet beni iyi dinleyin. Artık buranın sefiri benim. Dolayısıyla kimse kendi kafasının dikine gidemez. Aksini yapanlara racon kesilir. Pardon ben racon kesmem kafa keserim. Ona göre ayağınızı denk alın.
Bu arada bir kurt sürüsü de yakınlardaki vadide yaşamaktadır. Üç dört tane kurt gezintiye çıkmıştır.
- la bakın bir koyun sürüsü. Bu çoban acemi galiba bizim bölgeye gelmiş salak hehehehehe
- Sus oğlum. Sen çobanın kim olduğunu biliyormusun.
- kimse kim. Hehehe benim için fark etmez.
- lan salak bu Polat Alemdar lan. Tanımadınmı kafasız.
- anaaa doğru lan. Yandık valla. Dur lan şunu daha yakından bi göreyim.
- mayyakmısın sen oğlum. Öyle hayran hayran bakma. Onu tanıdığını anlarsa ölürsün. Bilmiyormusun onun meşhur lafını.
- ne ki o laf
- İki kişinin bildiği sır değildir. Hadi çaktırmadan uzaklaşalım hadi.
P.A:- Memati, şu kurtlara bak bakalım ne konuşuyorlar. Bana sanki beni tanıdılar gibime geldi.
M:- yok usta Allah’ın hayvanı nerden tanısın.
P.A:- Söyle onlara buranın sefiri artık benim. Bundan sonra domuz hariç ne evlarlarsa bana pay verecekler. Buranın haracı artık bana çalışır. Ya verirler, yada defolup giderler.
M:- Emredersin ustağğ
P.A. Memati aslında aklıma başka bir fikir geldi. Şöyle iyi bir esetetikçi bul. Beni ameliyatla kurt yapsın. Böylece aralarına girip onları dağıtıcam.
M:- Pardon ustağğ. Ama estetik cerrahi daha o kadar gelişmedi.