Gözlerinin hasretinde yüregim bosluklarda sesini arıyor...
Yankılansa sesin odama ve gözlerin geceme yıldız misali düşse yeter bana.
Baska bir sey istemiyorum....Bir tek gülüsün tüm acılarıma iyi gelecek kadar güzel.
Ve seninle yasayacagımız güzel günler tüm hayatıma bedel..
Bos duvarlara ismini söylüyorum ve seni yıldızlara soruyorum acaba neler yaptı diye.
Vurulmusum sana ,gözlerine yanıyorum bir alev topu giibi..
Hasretin sanki volkan gibi kösebaslarinda patlıyor..
Sensiz düsüncelere dalsam her fikrim kör kursunlara ispat ediyor...
Gözlerinden mahrum gecelerim katrana boyanıyor...
Ucurtmalarimi senden haber alır mi diye omuzlarımdan kaldırdım..
Yüregimi göcmen kuslarla sana yolladim..
Bos gelmeyeceklerdi biliyorum...
Yüregini ve gözlerini bırakacaklardı avuclarıma...
Acıların yarınlarda müjde kokan ciceklerdi..
Düsünsene karların altındaki citlenbikleri...
Aylarca toprakla kar arasında kalırlar..
Ama içlerinde hicbir zaman umutsuzluguna yenilmezler.
Yaprakları hazani andırsa da icindeki umutlarını sererler dudaklarına..
Bahar oldu mu nazlı bir gelin gibi günesin koynuna girerler..
Tüm umutlarını günesle sevda kokan yüreklere sererler...
Aynı o misal sende hicbirseye yenilmeyeceksin..
Yarınlarını bahar addedip icindeki sevgi yapraklarını yüregime sunacaksin..
Her yapragıda ölümüne sevdanin naif durusunu, yalnızlıga karsi dik baslılıgını ve acılara karsı metanetini görecegim..
Gördükce sımsıkı saracagım seni..
Bırakmayacagim seni acıların kollarına...
Bu kadar kolay pes etmeyecektik fani yaralarımıza...
İyilesmesi yılları sürecek acılarına ben her gün nefesimle merhem olacagim..Yavas yavas iyileseceksin...
her güneste sana umutları bırakacagim ve gözlerin dünden daha iyi parlıyorsa o zaman daha cok saracagim iyilesmen icin...
Tüm acılarina ben kefilim..Yeter ki sen mutluluklara gülümse.
Yankılansa sesin odama ve gözlerin geceme yıldız misali düşse yeter bana.
Baska bir sey istemiyorum....Bir tek gülüsün tüm acılarıma iyi gelecek kadar güzel.
Ve seninle yasayacagımız güzel günler tüm hayatıma bedel..
Bos duvarlara ismini söylüyorum ve seni yıldızlara soruyorum acaba neler yaptı diye.
Vurulmusum sana ,gözlerine yanıyorum bir alev topu giibi..
Hasretin sanki volkan gibi kösebaslarinda patlıyor..
Sensiz düsüncelere dalsam her fikrim kör kursunlara ispat ediyor...
Gözlerinden mahrum gecelerim katrana boyanıyor...
Ucurtmalarimi senden haber alır mi diye omuzlarımdan kaldırdım..
Yüregimi göcmen kuslarla sana yolladim..
Bos gelmeyeceklerdi biliyorum...
Yüregini ve gözlerini bırakacaklardı avuclarıma...
Acıların yarınlarda müjde kokan ciceklerdi..
Düsünsene karların altındaki citlenbikleri...
Aylarca toprakla kar arasında kalırlar..
Ama içlerinde hicbir zaman umutsuzluguna yenilmezler.
Yaprakları hazani andırsa da icindeki umutlarını sererler dudaklarına..
Bahar oldu mu nazlı bir gelin gibi günesin koynuna girerler..
Tüm umutlarını günesle sevda kokan yüreklere sererler...
Aynı o misal sende hicbirseye yenilmeyeceksin..
Yarınlarını bahar addedip icindeki sevgi yapraklarını yüregime sunacaksin..
Her yapragıda ölümüne sevdanin naif durusunu, yalnızlıga karsi dik baslılıgını ve acılara karsı metanetini görecegim..
Gördükce sımsıkı saracagım seni..
Bırakmayacagim seni acıların kollarına...
Bu kadar kolay pes etmeyecektik fani yaralarımıza...
İyilesmesi yılları sürecek acılarına ben her gün nefesimle merhem olacagim..Yavas yavas iyileseceksin...
her güneste sana umutları bırakacagim ve gözlerin dünden daha iyi parlıyorsa o zaman daha cok saracagim iyilesmen icin...
Tüm acılarina ben kefilim..Yeter ki sen mutluluklara gülümse.