İmkansızmışsın be güzelim.Düşündüklerimin imkanı yokmuş.Aklımdan geçenlerin aslında aslı yokmuş ,
sadece kuruntuymuş. Sonu üzüntüymüş yeni anladım.Bana birkaç cümlecik yazmıştın ya işte onlar verdi
dersimi. Ha kendini suçlama sakın . Sen haklısın be gülüm , kimim ki ben neyim ki, sana yakışan, milletin
senle birlikteyken ağzını açıp bakacağı onca kişi varken . Ben… kimim ki? Arkadaş , akraba , tanıdık ,
bildik, hepsi değil mi?.Hepsiyim ben.Sana göre ben bunlardan ibaretim.Ya sen ? Sen, benim yastığımın
altında resmini sakladığım, sen çocukluk aşkım, sen her gece ağladığım, sen her şeyim.Ya ben?
Bilmiyorsun değil mi? Bildiklerinle yetiniyorsun.Akraba, arkadaş tanıdık değil mi? Belki sana göre
bunlar doğru cevap ama ben sana bir doğru daha söyleyeceğim.
Ben kimim biliyor musun?Ben başkasını
sevdiğini söylediğinde pencere kenarında bir an kendinden geçen , pencereye yaklaşıp senli olmayan bir
geleceğin olmamasını yeğleyen, senin için canını verebilecek uğruna her şeyden vazgeçebilecek. Her şeyi
tek kalemde silebilecek senin tek kelimenle ölebilecek ama bunları gerçekten yapabilecek olanım. O an
pencere kenarında sadece senin için kararımdan vazgeçtim ben. Ne ailem ne tanıdıklarım sadece senin
için,belki bir gün sever diye belki ben yanlış anladım diye. Belki diye be güzelim.Bak sana ne söyleyeceğim
belki inanırsın ne kadar sevdiğime.
Bir arkadaşıma, dostuma, sırdaşıma, tek sırdaşıma senden
bahsettim.Sana aşkım öyle büyük ki senin aşkın bana yalan bile söyletti. Diyemedim başkasını sevdiğini, o
da beni seviyor dedim.Seni anlattım ona. Defterimin arasına sıkıştırdığım, dersi dinlemeyip baktığım
resmini gösterdim ona. Bir gün geometri sınavım vardı. Her sene olduğu gibi bu sene de hocamıza
yalvararak geçeceğime emindim,Bilmiyordum hiçbir şey. Arkadaşım bana “o kızı seviyorsan hem kendini
hem beni bu sınavdan geçirirsin” dedi.
Komik, değil mi?Ne yapacağımı şaşırmıştım bunu yapmalıyım diye
düşündüm ama sadece bir saatim vardı. Kitaplarımı defterlerimi toplayıp devamsızlık sorunum olmasına
rağmen dersten kaçtım. Öğretmenler odasında iki geometri hocasıyla birlikte bir saat çalıştım. Aşkım öyle
büyük ki güzelim bil bakalım ne oldu.Geçirmesi için her sene arkadaşımla birlikte yalvardığım
öğretmenimiz bana 75 arkadaşıma 70 aldığı için sözlü notu olarak 100 vermiş
güzelim.
Çalıştığım iki öğretmen geometri öğretmenime “bu çocuğun ilk notları neden düşük” diye
sordular hocamız gözlerinin önünde bana ve arkadaşıma sözlü olarak 100 verdi güzelim. Arkadaşımın
dolduruşuna gelip not için değil, kendim için değil, sadece senin için çalıştım ve aldım notumu. Belki
komik gelmiştir gülüm ama böyle işte.Senin aşkın sayılardan nefret eden bana ne yaptırdı. Bunlar senin
bildiklerinden daha gerçek , senin gerçeklerinden daha sahi.
AMA ASIL GERÇEK NE BİLİYOR MUSUN?
SEN BAŞKASINI SEVSEN BİLE BEN SENİ ÖMRÜMÜN SONUNA
KADAR SEVECEK VE KALBİMDE SAKLAYACAÄžIM
:kizgin::kizgin::kizgin::kizgin::kizgin::kizgin::kizgin:
sadece kuruntuymuş. Sonu üzüntüymüş yeni anladım.Bana birkaç cümlecik yazmıştın ya işte onlar verdi
dersimi. Ha kendini suçlama sakın . Sen haklısın be gülüm , kimim ki ben neyim ki, sana yakışan, milletin
senle birlikteyken ağzını açıp bakacağı onca kişi varken . Ben… kimim ki? Arkadaş , akraba , tanıdık ,
bildik, hepsi değil mi?.Hepsiyim ben.Sana göre ben bunlardan ibaretim.Ya sen ? Sen, benim yastığımın
altında resmini sakladığım, sen çocukluk aşkım, sen her gece ağladığım, sen her şeyim.Ya ben?
Bilmiyorsun değil mi? Bildiklerinle yetiniyorsun.Akraba, arkadaş tanıdık değil mi? Belki sana göre
bunlar doğru cevap ama ben sana bir doğru daha söyleyeceğim.
Ben kimim biliyor musun?Ben başkasını
sevdiğini söylediğinde pencere kenarında bir an kendinden geçen , pencereye yaklaşıp senli olmayan bir
geleceğin olmamasını yeğleyen, senin için canını verebilecek uğruna her şeyden vazgeçebilecek. Her şeyi
tek kalemde silebilecek senin tek kelimenle ölebilecek ama bunları gerçekten yapabilecek olanım. O an
pencere kenarında sadece senin için kararımdan vazgeçtim ben. Ne ailem ne tanıdıklarım sadece senin
için,belki bir gün sever diye belki ben yanlış anladım diye. Belki diye be güzelim.Bak sana ne söyleyeceğim
belki inanırsın ne kadar sevdiğime.
Bir arkadaşıma, dostuma, sırdaşıma, tek sırdaşıma senden
bahsettim.Sana aşkım öyle büyük ki senin aşkın bana yalan bile söyletti. Diyemedim başkasını sevdiğini, o
da beni seviyor dedim.Seni anlattım ona. Defterimin arasına sıkıştırdığım, dersi dinlemeyip baktığım
resmini gösterdim ona. Bir gün geometri sınavım vardı. Her sene olduğu gibi bu sene de hocamıza
yalvararak geçeceğime emindim,Bilmiyordum hiçbir şey. Arkadaşım bana “o kızı seviyorsan hem kendini
hem beni bu sınavdan geçirirsin” dedi.
Komik, değil mi?Ne yapacağımı şaşırmıştım bunu yapmalıyım diye
düşündüm ama sadece bir saatim vardı. Kitaplarımı defterlerimi toplayıp devamsızlık sorunum olmasına
rağmen dersten kaçtım. Öğretmenler odasında iki geometri hocasıyla birlikte bir saat çalıştım. Aşkım öyle
büyük ki güzelim bil bakalım ne oldu.Geçirmesi için her sene arkadaşımla birlikte yalvardığım
öğretmenimiz bana 75 arkadaşıma 70 aldığı için sözlü notu olarak 100 vermiş
güzelim.
Çalıştığım iki öğretmen geometri öğretmenime “bu çocuğun ilk notları neden düşük” diye
sordular hocamız gözlerinin önünde bana ve arkadaşıma sözlü olarak 100 verdi güzelim. Arkadaşımın
dolduruşuna gelip not için değil, kendim için değil, sadece senin için çalıştım ve aldım notumu. Belki
komik gelmiştir gülüm ama böyle işte.Senin aşkın sayılardan nefret eden bana ne yaptırdı. Bunlar senin
bildiklerinden daha gerçek , senin gerçeklerinden daha sahi.
AMA ASIL GERÇEK NE BİLİYOR MUSUN?
SEN BAŞKASINI SEVSEN BİLE BEN SENİ ÖMRÜMÜN SONUNA
KADAR SEVECEK VE KALBİMDE SAKLAYACAÄžIM
:kizgin::kizgin::kizgin::kizgin::kizgin::kizgin::kizgin: