[b]Bilirim Üşür Ellerin Şimdi Senin
[/b]
Toprağa düşen yağmur damlaları gelişinin habercisi olacak.. Ama yağmıyor yağmurlar kurak topraklara inat… Bu gece gökte binlerce yıldız var, sen nerdesin can ışığım...[/b]
Dağları karlı memleketlerde ellerin üşür senin bilirim… Bilirim nasıl koyar yalnızlık sana, gece yarısı olduğunda… Bilirim özlediklerin girer düşlerine ve uykusuzluktan kan çanağına dönmüş gözlerin yaban ellerde tanıdık bir çift göz arar... Ruhunu okşayan tatlı sözler söyleyecek birileri olsun istersin yanında… Canın çay içmek ister ısınsın diye buz tutmuş yüreğin...
Ben burda, bu koca şehirde gelişine adaklar ada bekliyorum, sessiz, habersiz… Eskiden olsa, sesini olsun duyurup su serperdin çorak gönlüme... Sesini duysam yeter diye başlıyorum dizelerime… Sesin ne kadar uzak!!!
Hava iyice soğudu.. Bulutlar sevdam gibi kapkara.. Keşke diyorum şimdi, gök gürlese, bir yağmur yağsa şehre.. Gelişin sevinç gözyaşlarıyla kutlansa gökyüzünde.. Çakan şimşeklerden korkmayacağım bu kez.. Günlerdir bekliyorum, bekliyoruz ruhumla birlikte, yağsın yağmurlar kurak topraklara diye...
Ah diyorum şimdi.. Bir yağmur yağsa... Sen çıkıp gelsen… Soğuktan üşümüş ellerini alsam parmaklarıma.. Öpsem avuç içlerini.. Sonra bir daha, bir daha.. Koklasam, sarılsam sana.. Yağmurlar yağsa.. Yüreğimdeki aşk alev alsa, bir kor düşürsem gözlerine.. Bir yıldız yanıp sönse gözlerinde.. Karanlıklar aydınlansa.. Ruhumu ıslatsan varlığınla...
Dudaklarında kaybolsam.. Ve bir daha yolumu hiç bulamasam...