Eskiden kimi şarkıların ne kadar anlamlı olduğunu düşünürken, şimdi ayrılığın ardından çalınan her şarkı umutsuzluğumu ve sevgimi anlatıyormuş gibi geliyor...Sevdiğim ne çok şarkı varmış, bunu senin yokluğun gösterdi bana...Her şarkıda sen varsın,her yerde, her gördüğüm insanda,denizde,gecede,uykumda ve uyanık gördüğüm düşlerin içinde...Nasıl beceriyorsun her yerde olabilmeyi...Bu bir marifetse eğer, neden benim yanımda değilsin ki?
Gözyaşlarım asiliğini yitiryor ve yenik düşüyorum sevdana...Gittin! Belki de hiç gelmemiştin. ben geldiğini sandım...Ayak uyduramadım yorgunluğuna...Dudaklarına düşlerindeki öpüşü konduramadım...
Kimi zaman bir çocuk oldum gülüşlerinde şımaran, kimi zaman bir kadın dokunuşlarında kendini bulan...Ama! En çok da imkansızın oldum, imkansızım oldun! Her gelişimde bir kez daha gönderdiğin oldum...
İnanmadığın,yenemediğin,üzerinden atlayamadığın korkuların oldum...Ağladığın, bağırdığın ya da sustuğun isyanın oldum, sessizce boşalan gözyaşların,birikmişliğin oldum...Yüreğindeki kadın ben olmak isterken yüreğine sığınan ve tozlanacak olan bir anı oldum...
Haketmediklerin,artık yeter dediklerin ve her şeyin olmak isterken belki de hiç bir şeyin oldum...Söylesene ben gerçekten senin neyin oldum? Sesin hep uzakları çağırıyordu, ben üstüme alındım, sana geldim...Bilseydim bana ait olmayan bir seslenişi sahiplenir miydim hiç?
Şimdi bir mevsimlik bir aşk kaldı avuçlarımda sadece bir mevsim yaşanan ama bir ömür gibi gelen bir aşk...Kalbime henüz söyleyemedim gittiğini,öğrenirse onun da acı çekmesinden korkuyorum...Seni hala benimle biliyor ve seviyor ama ben kalbime ilk defa yalan söylüyorum...Gittin! Sevdamın yokluğuna alışabilirim belki ama sesinin uzak yolların sonunda olması acıtıyor içimi...Suskunluğun en büyük silahındı,suskunluğunla vurdun beni asıl acı olan,canımı acıtan unutulmak...
Söylesene unutulmak kime yakışıyor?
Unutan sen olsan da sana bile yakışmıyor...
Merak etme, üstüne giydirmedim, giydiremedim bu duyguyu, unutulmayan olmak sende daha güzel duruyor...Görüyorsun işte, aşka ve sana ihanet edemiyorum.
Benim kırgınlığım aşka...
Sen üstüne alınma...
Gözyaşlarım asiliğini yitiryor ve yenik düşüyorum sevdana...Gittin! Belki de hiç gelmemiştin. ben geldiğini sandım...Ayak uyduramadım yorgunluğuna...Dudaklarına düşlerindeki öpüşü konduramadım...
Kimi zaman bir çocuk oldum gülüşlerinde şımaran, kimi zaman bir kadın dokunuşlarında kendini bulan...Ama! En çok da imkansızın oldum, imkansızım oldun! Her gelişimde bir kez daha gönderdiğin oldum...
İnanmadığın,yenemediğin,üzerinden atlayamadığın korkuların oldum...Ağladığın, bağırdığın ya da sustuğun isyanın oldum, sessizce boşalan gözyaşların,birikmişliğin oldum...Yüreğindeki kadın ben olmak isterken yüreğine sığınan ve tozlanacak olan bir anı oldum...
Haketmediklerin,artık yeter dediklerin ve her şeyin olmak isterken belki de hiç bir şeyin oldum...Söylesene ben gerçekten senin neyin oldum? Sesin hep uzakları çağırıyordu, ben üstüme alındım, sana geldim...Bilseydim bana ait olmayan bir seslenişi sahiplenir miydim hiç?
Şimdi bir mevsimlik bir aşk kaldı avuçlarımda sadece bir mevsim yaşanan ama bir ömür gibi gelen bir aşk...Kalbime henüz söyleyemedim gittiğini,öğrenirse onun da acı çekmesinden korkuyorum...Seni hala benimle biliyor ve seviyor ama ben kalbime ilk defa yalan söylüyorum...Gittin! Sevdamın yokluğuna alışabilirim belki ama sesinin uzak yolların sonunda olması acıtıyor içimi...Suskunluğun en büyük silahındı,suskunluğunla vurdun beni asıl acı olan,canımı acıtan unutulmak...
Söylesene unutulmak kime yakışıyor?
Unutan sen olsan da sana bile yakışmıyor...
Merak etme, üstüne giydirmedim, giydiremedim bu duyguyu, unutulmayan olmak sende daha güzel duruyor...Görüyorsun işte, aşka ve sana ihanet edemiyorum.
Benim kırgınlığım aşka...
Sen üstüne alınma...