[b]Nabzımın Eşkiya Vakitleri![/b]
[b]-önceleri-
kör hecelerim vardı sana dair
gıyabında yazdığım yüzlerce lal şiir
hani olur ya(duyarsın bel ki)
iltica ederken yüreğine
eylülleri duman saran bu kentten
dört mevsimi
tek mevsim düşlerken seninle.. -sonra-
eksilirken avuçlarımızda sıcaklık
kaybolurken baharımızın rengi
çiçeklerimiz kururken
unuturken adlarını kokularını..
ölü resimler gibi hatıralarımız solgunlaşırken
yalnızlık çığlıkları atarken
nabzımın eşkiya vakitlerinde
hüzünbaz
küfürbaz.. her ne varsa dudaklarımda çoğalan
üşümek bile mahremken sensiz
off..
(en zor olanı)
-giderken-
gülüşlerimi kundakladın bir gece ansızın
istanbul
tütün kokarken ciğerlerimde parmağımda sararan hasretin alyansı
bulandı intihar süslü düşlere../..
hangi riya pazarı satar veda kefenlerini
kaça alınır masumiyetin günahı..
hangi kefede bırakılır darası aşkın
hangi yürek kabullenir haramı..
ve
şimdi
yıldızını çaldığım her gecenin
günah keçisiyim
gökyüzü her adını andığımda çöker üstüme
yağmur kokar cesedim
gece
el/veda
alıntıdır.. (:[/b]