niye
niye sevdim seni bu kadar
ne vardı
neydi
nasıl oldu da
kazıdım ismini avuçlarıma
nasıl dolandın saçlarıma
batık bir tekneye tutunan yosunlar gibi,
kahretsin
niye sevdim seni bu kadar
niye
söyler misin
öldüremediler de bunca yıl kavgalarda
çaprazlara alamadılar da ara sokaklarda
seni mi yolladılar üstüme
ne yaptılarsa düşüremedikleri o pusu
sen misin
niye sevdim seni bu kadar
niye
söyler misin
zicir mi bu,ayaklarıma doladığın
yüreğimin hücresineihanet pası bir kilit asıp
dönüp gittin
sesinbileklerimi kanatıyor,
kurtaramıyorum kendimi,
etime gömülen bir kelepçesin…
hak mı bu
reva mı bu
kahretsin
çinko bir maşrapada uzatılan su
bakır çalığı bir sahanda
önüme atılan kuru ekmek gibisin
hasretsin
hasretsin biliyorum
ama yoksun nerdesin
kahretsin
niye sevdim seni bu kadar
niye
söyler misin
delirmiş fırtınam
kış basmış eylüllere hiç sormadan
kırık camlardan dökülüyor içime mısraların hala
"Yanında olsam eğer
sigaranı yüreğimle yakardım
yatıp dizlerine, boğaziçini seyreder gibi
gözlerine bakardım.."
diyen sen değil misin
kahretsin…
evet
o hiç yatamadığın dizlerim kanıyor
sigaramı parlayıp duran hasretin yakıyor
ben,bizi seyrediyorum
gözlerini aradığım hücre duvarlarımda
nerdesin
niye sevdim seni bukadar
niye
söyler misin?