Ama sen susma.
Sen susunca bende tüm kelimeler idama hüküm giyiyor…
Ey..!,
Düşlerin/d/e düştüğüm, yüreğine gömüldüğüm..
Ne çok yakın, ne çok uzaksın bana.
Bir adımlık yakın, bir ömür mesafelik uzaksın bana.
Diyorum ya hep sana,
Götür beni herkesten,
Ötesi;
Kendimden.
Ne sesime bir ses,
Ne yüreğime bir el değiyor.
Susuyorum.
Kadere razı gelmek midir bunun adı,
Bilmiyorum.
Bak işte,
Ellerim kanıyor,
Yüreğim üşüyor.
Ya gözlerin?
Düşüyor masallarıma bir leyl sevdası
Sözcüklerim düğümleniyor makamında,
Tut/un/mak istiyorum ipekten yaldızlanmış eteklerine,
Aniden bir heyula sarıyor benliğimi,
Bir hep oluyorum, bir hiç...
Sahi,
Nedir bunu adı?
Aşk mı, ya ki can mı?
Ölüm mü, ya ki vuslat mı?
Dil harap, yürek harap, can harap.
Bedelse eğer çekilen,
Gözler harap, sözler harap, yollar harap...
Dünyaysa madem imtihan,
Nefsler harap, ameller harap, düşler harap, ...
Bir sen haram,
Bir sen mübah...
Ve sen,
Ey bahtımın nazlı yazgısı,
Daha kaç ölümler giydirirsin hayat diye sözcüklerime,
Daha visale kaç var,
Kaç geçe varlığın armağan olur varlığıma,
Kaç kala kaybolurum varlığında...
Anladım.
Gitme vaktidir şimdi,
Mübarek bir yasın ardısıra,
Ömür tüketmek vaktidir.
alıntı
Sen susunca bende tüm kelimeler idama hüküm giyiyor…
Ey..!,
Düşlerin/d/e düştüğüm, yüreğine gömüldüğüm..
Ne çok yakın, ne çok uzaksın bana.
Bir adımlık yakın, bir ömür mesafelik uzaksın bana.
Diyorum ya hep sana,
Götür beni herkesten,
Ötesi;
Kendimden.
Ne sesime bir ses,
Ne yüreğime bir el değiyor.
Susuyorum.
Kadere razı gelmek midir bunun adı,
Bilmiyorum.
Bak işte,
Ellerim kanıyor,
Yüreğim üşüyor.
Ya gözlerin?
Düşüyor masallarıma bir leyl sevdası
Sözcüklerim düğümleniyor makamında,
Tut/un/mak istiyorum ipekten yaldızlanmış eteklerine,
Aniden bir heyula sarıyor benliğimi,
Bir hep oluyorum, bir hiç...
Sahi,
Nedir bunu adı?
Aşk mı, ya ki can mı?
Ölüm mü, ya ki vuslat mı?
Dil harap, yürek harap, can harap.
Bedelse eğer çekilen,
Gözler harap, sözler harap, yollar harap...
Dünyaysa madem imtihan,
Nefsler harap, ameller harap, düşler harap, ...
Bir sen haram,
Bir sen mübah...
Ve sen,
Ey bahtımın nazlı yazgısı,
Daha kaç ölümler giydirirsin hayat diye sözcüklerime,
Daha visale kaç var,
Kaç geçe varlığın armağan olur varlığıma,
Kaç kala kaybolurum varlığında...
Anladım.
Gitme vaktidir şimdi,
Mübarek bir yasın ardısıra,
Ömür tüketmek vaktidir.
alıntı