Sen:
Buram buram kasvetlerin ;
Arkasındakileri izbe bir köşede bırakıp gidenlerin ;
Rüya gibi gelip geçenlerin ;
Kırık dökük bir köprü altında donarak ölenlerin-
Karanlık mevsimi .
Sen:
Gönlü parçalayan ince soğuk sızıların;
Kara bulutlara feryad-ı isyanların;
Kelepçe gibi kitleyen tozlu anıların;
Duvarlara yumruk atar gibi hasrete vuranların-
Acıların mevsimi.
Sen:
Sıcak iklimlere göç etmek isteyenlerin;
Karla karışık yağan uzun sessizliklerin;
Gitmişlerin ardından içinden şarkı söylerinlerin;
Buz tutmuş hayat yolunda kayıp düşenlerin-
Yarım kalanların mevsimi.
Sen:
Kana bulanmış tank paletlerine taş atan çocukların;
Çocuklarının şehit haberlerini alıp yananların;
Öfke dolu bağırışların , yıkan boranların;
Buğulu camların , dalgın bakışların-
Lanetlere tutuklu kalmış kış mevsimi .
alıntı