Üşüyerek oturduğum o soğuk gecelere inat,
Uyumuyorum yine..
Güneşe küsmedim ama, gündüzlerimi gece bilir oldum.
Yaşarken ölmek,şiirsel bir söylemdi bende..
Ama yaşarken ölmek, işte ben bunu yaşıyorum..
Zormuş..
Kalbimin sakladığı acıyı tarif edemem..
Yüzümün sahte gülmesini atmak istiyorum benliğimden.
Son kez çık karşıma, son defa bak gözlerime..
Ben de sana yaşarken ölmeyi anlatayım..
Beni yaşarken öldürene son kez bakayım..
Kaybetmedim, sen kaybeden oldun
Yokluğuna alışalı çok oldu..
Varlığının verdiği yangınları söndürmekse, hiç kolay olmadı..
Yolun sonuna geldik sanırım..
Yolun başında sen yoktun zaten..
Elini tutan ben olmuştum..
Yere düşmekten korkan bendim..
‘İstemiyorum’ dediğin anda,
Ölmek istedim, ölürüm sandım..
Bir o gün ağladım, acıya güldüm sonra..
En fazlası yok olmaktır, ölümden öte köy yoktur
Ve ben; seni sevdiğim için dokuz köyden kovuldum..
İşte onuncu köy ölüm..
‘Senden ötesi yok derdim’ sensizlik varılan son noktaymış.
Şimdi kalbim kırık değil bilesin.
Un ufak olmuş yüreğimle, pencereme kadar gelen bulutlara,
Gülebildiğim kadar gülüyorum..
Yağmur bulutlarına içimden geçeni fısıldıyorum..
Ben toprağa karıştığımda anlayacaksın, yağmurlar yağdı mı üstüne.
Ve sen ıslanamadığında…
Onuncu köye ulaştığımı, öldüğümü anlayacaksın..
Ve bulutlar sana son sözümü usulca fısıldayacak..
Senden ÖTE’side varmış…