Mikrop-1
En sonunda başarmıştı uzun
süredir üzerinde araştırma yaptığı sıvıyı elde etmiş adına “mikrop†demişti.
Ekrem erken yaşta okulunu
bitirdikten sonra çalışmalarına devam etmiş genç yaşta profesör ünvanını
almıştı. Son 5 yılını ne işe yarayacağını hemen hemen herkesten gizlediği
sıvıyı yapmak için harcamış ve en sonunda başarmıştı.
Ekrem uzun süredir insan
duygularının değişkenliği üzerine deneyler yapıyordu. Farklı kesimlerden farklı
ilişkileri incelemiş ve hepsi onu farklı bir yöne çekmişti… Bu karmaşık
sonuçları bir araya getirip bir sonuç elde etmeye uzun süre harcamış ama başaramamıştı.
En sonunda karar vermiş ve insanları tek bir duygu ile yaşatacak,
değişkenlikleri engelleyici bir sıvı yapma hazırlığına girişmişti. Çok
çalışmış, gecelerce uyumamış ve en sonunda istediği sıvıyı elde etmişti.
Yaptığı mikrop insan genindeki bağlılığı öldürüyordu; ayrılık, barışma gibi
çözemediği duygu karmaşasını bu sıvıyla çözecekti. Mikrobu verdiği kişi istese
de kimseye bağlanamayacaktı, mikrop bağlılık
genini bir daha geriye dönüşü olmayacak şekilde yok ediyordu.
Birçok bilim adamı bu konu
üzerinde çalışıyordu, kamuoyuna şu an açıklayamazdı hem sonuçlarını bilmiyordu
hem de diğerleri kaldığı yerden devam ederek hızla önüne geçebilirdi. Her şeyi
gizlilik içinde sürdürmesi gerekiyordu. Mikrobu sadece güvendiği birkaç
arkadaşı ile paylaştı, paylaşmak zorundaydı çünkü ona bir denek lazımdı ve bu
deneği tek başına bulması neredeyse imkansızdı. Mikrop öyle kolay kabul
edilecek bir şey değildi biliyordu; kolaylaştırmak istedi, deneğine bir ev bir
araba ve bir yazlık verecekti ve ömrü boyunda çalışmadan belli bir maaş bağlayacaktı.
Çok cazip ama bir o kadar da soru işaretleriyle dolu bir teklif. En sonunda
aranan denek bulundu adı Serkan’dı. Profesör uzun uzun anlattı her şeyi ve en
son bir cümleyle özetledi “mikrobun panzehiri yok, yani damarlarına sıvıyı verdikten
sonra bir dönüşü olmayacak ve tam olarak da ne olacağını ben dahil kimse
bilemez.â€
Serkan işletme mezunuydu çok uzun
zaman iş aramış ama bulamamıştı, sevdiği bir kız vardı evlenmeyi düşünüyorlardı
ama elde avuçta hiçbir şey yoktu… Ona ilk mikroptan bahsedildiğinde irkilmişti
sonra ne kadar kötü olabilir diye düşündü ilk defa onda denenecekti belki de
vücudu bu mikrobu anında yok edecekti anlaşma çok açıktı ne olursa olsun ev
araba yazlık onundu sonunda karar verdi.
Beklenen gün gelmişti Serkan
laboratuvara gitti her şey iki dakika sürdü, artık mikrop damarlarındaydı…
Eve gitti hiçbir değişiklik yok
gibiydi, “ne güzel†dedi “artık evim arabam, yazlığım maaşım her şeyim var ve
de mikrop çoktan öldü galiba.†Yapacağı şey çok basitti her hafta laboratuvara
gidecek ve o hafta yaşadıklarını kamera karşısında anlatacaktı. Uyudu… Sabah kalktığında her zaman yaptığı
gibi sevgilisinin resmini öperek güne başladı onu çok ama çok seviyordu o yanında
olsun olmasın hiç bir kızı gözü görmezdi. Adı Melek’ti sevgilisinin aynı ismi
gibi melek gibi bir kızdı. O gün sevgilisiyle buluşacaktı geç kalmamalıydı yataktan
kalktı tıraşını oldu en güzel kıyafetlerini giyip evden çıktı. Otobüsle
gidecekti şansı vardı durağa geldiği gibi otobüste geldi “ne güzel bir günâ€
dedi içinden. Otobüse bindi bir taraftan
müzik dinliyor, bir taraftan dışarıyı seyrediyordu bir sonraki durakta yanına
bir kız oturdu kıza gayri ihtiyari baktı ve çekemedi gözünü öyle güzel öyle
tatlıydı ki… Serkan birkaç dakika sonra
kızla göz göze geldi kız gülümsedi
hafifçe, Serkan’da ona gülümsedi neden böyle bir şey yaptığını hiç bilmiyordu
yoksa inanmadığı mikrop etkisini göstermeye mi başlamıştı…
Sevgilisiyle buluştu her
buluştuğunda deli gibi atan kalbi o gün sakindi her buluştuğunda sarılıp
defalarca öptüğü sevgilisini o gün zorla birkaç kez öptü aklı hala otobüsteydi...
Kızların hisleri kuvvetlidir, sevgilisi anladı Serkan’daki değişikliği ama bir
neden yoktu sonuçta her insanda olur ya öyle zamanlar o tür bir şeydir dedi
kendi kendine nasıl olsa zamanla geçer. Ayrıldılar ertesi sabah ayakları yine
aynı saatte aynı otobüse götürdü onu tam beklediği gibi kızda aynı duraktan
bindi o gün tanıştı kızla adı Neslihan’dı…
En sonunda başarmıştı uzun
süredir üzerinde araştırma yaptığı sıvıyı elde etmiş adına “mikrop†demişti.
Ekrem erken yaşta okulunu
bitirdikten sonra çalışmalarına devam etmiş genç yaşta profesör ünvanını
almıştı. Son 5 yılını ne işe yarayacağını hemen hemen herkesten gizlediği
sıvıyı yapmak için harcamış ve en sonunda başarmıştı.
Ekrem uzun süredir insan
duygularının değişkenliği üzerine deneyler yapıyordu. Farklı kesimlerden farklı
ilişkileri incelemiş ve hepsi onu farklı bir yöne çekmişti… Bu karmaşık
sonuçları bir araya getirip bir sonuç elde etmeye uzun süre harcamış ama başaramamıştı.
En sonunda karar vermiş ve insanları tek bir duygu ile yaşatacak,
değişkenlikleri engelleyici bir sıvı yapma hazırlığına girişmişti. Çok
çalışmış, gecelerce uyumamış ve en sonunda istediği sıvıyı elde etmişti.
Yaptığı mikrop insan genindeki bağlılığı öldürüyordu; ayrılık, barışma gibi
çözemediği duygu karmaşasını bu sıvıyla çözecekti. Mikrobu verdiği kişi istese
de kimseye bağlanamayacaktı, mikrop bağlılık
genini bir daha geriye dönüşü olmayacak şekilde yok ediyordu.
Birçok bilim adamı bu konu
üzerinde çalışıyordu, kamuoyuna şu an açıklayamazdı hem sonuçlarını bilmiyordu
hem de diğerleri kaldığı yerden devam ederek hızla önüne geçebilirdi. Her şeyi
gizlilik içinde sürdürmesi gerekiyordu. Mikrobu sadece güvendiği birkaç
arkadaşı ile paylaştı, paylaşmak zorundaydı çünkü ona bir denek lazımdı ve bu
deneği tek başına bulması neredeyse imkansızdı. Mikrop öyle kolay kabul
edilecek bir şey değildi biliyordu; kolaylaştırmak istedi, deneğine bir ev bir
araba ve bir yazlık verecekti ve ömrü boyunda çalışmadan belli bir maaş bağlayacaktı.
Çok cazip ama bir o kadar da soru işaretleriyle dolu bir teklif. En sonunda
aranan denek bulundu adı Serkan’dı. Profesör uzun uzun anlattı her şeyi ve en
son bir cümleyle özetledi “mikrobun panzehiri yok, yani damarlarına sıvıyı verdikten
sonra bir dönüşü olmayacak ve tam olarak da ne olacağını ben dahil kimse
bilemez.â€
Serkan işletme mezunuydu çok uzun
zaman iş aramış ama bulamamıştı, sevdiği bir kız vardı evlenmeyi düşünüyorlardı
ama elde avuçta hiçbir şey yoktu… Ona ilk mikroptan bahsedildiğinde irkilmişti
sonra ne kadar kötü olabilir diye düşündü ilk defa onda denenecekti belki de
vücudu bu mikrobu anında yok edecekti anlaşma çok açıktı ne olursa olsun ev
araba yazlık onundu sonunda karar verdi.
Beklenen gün gelmişti Serkan
laboratuvara gitti her şey iki dakika sürdü, artık mikrop damarlarındaydı…
Eve gitti hiçbir değişiklik yok
gibiydi, “ne güzel†dedi “artık evim arabam, yazlığım maaşım her şeyim var ve
de mikrop çoktan öldü galiba.†Yapacağı şey çok basitti her hafta laboratuvara
gidecek ve o hafta yaşadıklarını kamera karşısında anlatacaktı. Uyudu… Sabah kalktığında her zaman yaptığı
gibi sevgilisinin resmini öperek güne başladı onu çok ama çok seviyordu o yanında
olsun olmasın hiç bir kızı gözü görmezdi. Adı Melek’ti sevgilisinin aynı ismi
gibi melek gibi bir kızdı. O gün sevgilisiyle buluşacaktı geç kalmamalıydı yataktan
kalktı tıraşını oldu en güzel kıyafetlerini giyip evden çıktı. Otobüsle
gidecekti şansı vardı durağa geldiği gibi otobüste geldi “ne güzel bir günâ€
dedi içinden. Otobüse bindi bir taraftan
müzik dinliyor, bir taraftan dışarıyı seyrediyordu bir sonraki durakta yanına
bir kız oturdu kıza gayri ihtiyari baktı ve çekemedi gözünü öyle güzel öyle
tatlıydı ki… Serkan birkaç dakika sonra
kızla göz göze geldi kız gülümsedi
hafifçe, Serkan’da ona gülümsedi neden böyle bir şey yaptığını hiç bilmiyordu
yoksa inanmadığı mikrop etkisini göstermeye mi başlamıştı…
Sevgilisiyle buluştu her
buluştuğunda deli gibi atan kalbi o gün sakindi her buluştuğunda sarılıp
defalarca öptüğü sevgilisini o gün zorla birkaç kez öptü aklı hala otobüsteydi...
Kızların hisleri kuvvetlidir, sevgilisi anladı Serkan’daki değişikliği ama bir
neden yoktu sonuçta her insanda olur ya öyle zamanlar o tür bir şeydir dedi
kendi kendine nasıl olsa zamanla geçer. Ayrıldılar ertesi sabah ayakları yine
aynı saatte aynı otobüse götürdü onu tam beklediği gibi kızda aynı duraktan
bindi o gün tanıştı kızla adı Neslihan’dı…