Ardımda yine buruk bir hüzün bırakarak ayrılıyorum bu şehirden...
Vedaların acı şerbetine dilim alışmış olsada
bir gün bir yerlerde yine yeniden kavuşabilme ihtimalinin umudu yanan yüreğime su serpiyor...
Çok uzak yollardan geldim.
Onlarca şehirlerden kasabalardan köylerden geçtim...
Hayatımda hiç bir zaman görmediğim binlerce insanın gözlerine gözlerimi değdirdim...
Geçtiğim her memlekete kokumu bıraktım...
Uğradığım her durağa anılarımdan hatıralarımdan ve hayallerimden yapma bir buket bıraktım.
Ardımda bıraktığım her karış toprakda benim izlerim var artık.
Gurbetde olsamda her yeri sıla bildim...
Hiç tanımadığım insanların kavuşma sevinçlerine ortak oldum her istasyonda.
Mutluluklarını gani gani onlarla paylaştım ve çoğalttım.
Tebessümlerimle imzaladım her sevinci...
Kavuşmaların yanı sıra ayrılıklarada şahit oldum.
İnsanlar farkında bile olmadan ben onların gözyaşlarını sildim.
Ayrılığı çok iyi bilirim...
Hüzünüde...
Yeniden kavuşabilecek olmanın umudunuda...
Yine bir ayrılık senaryosu sahne alıyor istasyonlarda.
Bu sefer başrolü ben oynuyorum.
Sevinci ve hüzünü bir anda yaşıyorum.
Bir istasyondan ayrılmanın hüzününü yaşarken diğer bir istasyona kavuşacak olmanın sevincini yaşıyorum...
Gidiyorum bu şehirlerden...
Anılarımı hayallerimi hüzünlerimi ve sevinçlerimi yollara s e r p e s e r p e gidiyorum...
... üzerimde bir dervişin feracesi !...