Düş önüme yalnızlığım
yolumuz uzun
biraz sessiz bıraz tılsımlı
rengi ya Siyah ya Kırmızı..
Gittiğim sona seninde şahit olmak istiyorum
istiyorum ki
sende hatalısın dediğin kelime oyunlarından
UTAN diye...
içimdeki çığlığı bilmiyormuş gibi
üstüme külçe külçe gelen
Yalnızlık
suçlusun
ve yüreğimde asılacaksın
...At attır kendini düş yakamdan
Git benden
Öl öldürt kendini...
ve
Artık beni bana ver
yarı
yarınlarımla ...
Sevda Yürekli'me.. :kiss:
Ayrılıklar geceye benzer. Bütün yarınlar da sabaha can!
Geceye az kaldı. Ayrılık, gelini götürmeye gelen düğün alayı gibi kapımızda. Kimler ayrılmadı ki canından.
Ayrılığı, cennetten ayrılan Hz. Adem'e sor. Tufan'da oğlunu dalgaların pençesinde bırakan Hz. Nuha, Yusuf'u için inleyen Hz. Yakuba, içindeki ejderle boğuşan Züleyha'ya, yüreğinin sesini susturmak için bileğiyle dağları oyan Ferhad'a, Şems için kavrulan Mevlana'ya, binlerce evladını gurbete gönderen Anadolu'ya, en çok da Resulü'nü Medine'ye gönderen o kutsal diyara, hasılı gidenin ardından bakıp kalanlara, ocak gibi yananlara sor.
Geride kalan, hep inleyendir ana misali, can! Giden hep yardır, candan candır. Her şeyi alıp götüren de odur, götürdüklerinin iki mislini geride bırakan da...
Giderken arkada bıraktıklarına son bir kere bakıp da öyle gitmeli insan. Yaşadıklarını, paylaştıklarını gönül heybesine yerleştirmeli. Paylaşılan andır, zamandır, dönüşü olmayandır. Paylaşılan hayattır can!
Vefalı olmalı insan. Vefanın dersini Kur'andan; Alemlerin muallimi, Gönüllerin Sultanı'ndan, O'nun nurlu ashabından almalı.
Dostlarını daima vefa ile hatırla can! Arayan sen ol, bulan sen; tanıyan sen ol, kucaklayan yine sen. Kula vefası olmayanın Hakk'a vefası olmaz. Git ki, vefanın ter ü taze hüküm sürdüğü yeni bir hayata başla... Haydi daha fazla durma karşımda. Kurşun gibi bir anda al, ellerini benden. Su gibi aksın ellerin ellerimden.
Yüreğini yüreğimde, gözlerini gözlerimde bırak da git. Beklemeden, bir kelime bile etmeden git. Canımı canımdan kopar da git.
Giderken son bir defa Hakk'ın selamını esirgeme benden. Arkada kalanın gözü yaşlı olur, yüreği yufka, gönlü ince. Ben, içimdeki korla, bağrımdaki volkanla, öylece dağ gibi arkanda kalayım. Yapayalnız hecelerde kaybolan ben olayım. Sen sağlam adımlarla yarınlara yürürken, yıkılan ben olayım.
Gülen sen ol, ağlayan ben. Yeşeren sen ol, sulayan ben. Bana saplansın paslı mızrakların ucu, sana dokunmasın. En çılgın isyanlarını, savaşlarını, sırlarını gittiğin diyarlara götürme. Kötüye dair ne varsa benim yanımda kalsın. Benim avuçlarıma bırak. Ben onları dua dua ak kanatlı kuş gibi göklere uçurayım. Benim payıma; ilaha-i dergahtan, ayrılık sahillerinde anıların gönüllü bekçisi olmak düştü. Hak'tan gelene razıyım.
Sen geçmişi bana bırak can!
Vefa nedir, bilir misin? Vefa arkanda bıraktığını, giderken yaktığını yabana atmamandır. Vefa; dostluğun asaletine, bir dua sonrası verilen sözlere, hayallere ihanet katmamandır. Vefa; ötelerin sonsuz mükafatı karşısında, cehennemi hafife almaman, ulvi güzellikleri dünyaya satmamandır.
Şimdi ayrılık vakti can! Gecenin en karanlık vakti. Vaktin Yaratıcısı, az sonra geceden gündüzü doğuracak. Vakit gitme vakti, bizden aldıklarını gitmesi gereken yerlere iletme vakti...
Al can! Bu heybe senin. Sol yanımdan bir parça kopardım senin için; ta özümden, ta közümden...
Uğurlar olsun can!
Beni kışta bırakıp yeni bir diyara gittiğinde baharı bekleyeceksin. Baharı beklemek ne güzeldir, baharda toprağı parçalayan kır çiçeklerini gözlemek...
Sen benim kır çiçeğimsin can, sen benim aşk çiçeğim. Sen benim yüreğimsin.
Vasiyetim olsun sana. Bir gün öldüğümde, kabrimi mutlaka ziyarete gel. Ama yalvarırım yalnız gelme. Baharda derlediğin yüzlerce kır çiçeğiyle gel. Ve başucumda onlara sevgiyi anlat, dostluğu, vefayı, hakiki Dosta vefalı olmayı anlat.
En büyük vefa, Hakk'a götürecek fırsatları yakalamaktır. Bulduğun her fırsatı zamanında değerlendirmektir. Sakın ha! Fırsatları kaçırıp da, Kal-u Bela'ya vefasız olma! Fırsatlar bulutlar gibidir, gelir ve geçer. Sakın ha! Fırsatları kaçırıp da, kaybetme bedbahtlığıyla yok olma.
Vasiyetim olsun:
Vefayla kal can!
Vefayla Kal.....
mucks acemhem
Hüzünlü bir Nisan gecesi . .
»»Yağmur Yanaklarımı Islatır »»
Saat gecenin kuytu sessizliği.Akrep ayrılığı yelkovan sensizliği gösteriyordu.Yaşanan onca mutluluğu kurtarmaya yetmiyordu.Saniseler durmuyordu inatla hızlanıyordu. . .
Kim bilebilirdikibir gün gecenin kuytu sessizlilğini ölüm geçe ellerimi bırakacağını . . Kim bilirdiki su gibi berrak berrak beni yalnızlığın saracağını . .
DUR GİTME . . .
Diyemiyorum dilim sus pus oluyor.Cümlelerim takılıyorboğazıma saplanan bir kılçık gibi.Bilirsin ya beni hani konuşurken kekelediğimi . .
"Ne o yine ben mi kaçtım" sözlerine derdin . . .
Diyemezdim . .
"SENİN AŞKIN " . . . kaçtı diye ;
Saat gecenin kuytu sessizliği.Ölüm geçe yaklaşıyor . . Evet karşımdasın tam ordasın evet ordasın . . Bana bakıyorsun.Bense kalbine kitlenmişim. . Belki olur'da . .
" SENİ SEVİYORUM " der . . . diye ;
Usulca çekiliyor ellerin. Bir parmağını çekiyorsun;
- Üşüyorum . .
Diğer parmağını çekiyorsun ;
- Bitiyorum . .
Bir diğerini çekiyorsun ;
- Mutsuzluk sarıyor bedenimi . .
Bir diğerini çekiyorsun ;
- Yok oluyorum . .
Ellerini çekiyorsun bedenimden ve ben . .
- " YAPMA . . . " diyemiyorum . . .
Düşüyorum dizlerimin üstüne dönüp gidiyorsun arkana bakmadan . . Ellerimi uzatıyorum . . . .
- Sana Yetişemiyorum . . . . .
Yetişemiyorum . . .
Kayboluyorsun gecenin kuytu sessizliğinde.Kayboluyorsun gözlerimin önünden . .
- AÄžLIYORUM . .
Evet Ağlıyorum . .
Gökyüzüne bakıyorum.Kara bulutlar üzerimde geziyor.Usulca tane tane düşen yağmur damlaları gözyaşlarıma karışıyor USULCA . . .
Yağmur yanaklarımı ıslatır . . Ey sevgili bilmezsinki yağmur tanelerinin gözyaşlarımla karışık sana aktığını . . .
Evet yağmur yanaklarımı ıslatır . . Ama sen hiç bilmeyeceksin giderken senin için ağladığımı . . . .
Yağmur yanaklarımı ıslatır . . Ey sevgili bilmezsinki yağmur tanelerinin gözyaşlarımla karışık sana aktığını . . .
Evet yağmur yanaklarımı ıslatır . . Ama sen hiç bilmeyeceksin giderken senin için ağladığımı . . . .
Yüreğine sağlık,teşekkürler arkadaşım.
Nisan geceleri
yağmur ... Nisan yağmuru, mayıs çiçeği getirir
Düşüyorum dizlerimin üstüne dönüp gidiyorsun arkana bakmadan . . Ellerimi uzatıyorum . . . .
- Sana Yetişemiyorum . . . . .
Yetişemiyorum . . .
Kayboluyorsun gecenin kuytu sessizliğinde.Kayboluyorsun gözlerimin önünden . .
- AÄžLIYORUM . .