01-16-2010, Saat: 11:05 PM
YüReÄžiM SeRSeRi YüReÄžiM üŞüMeKTe
Yine gece, yine karanlık. Gecenin ayazı yüreğimde. Radyoda insanı uzaklara
götüren bir melodi yükseliyor, aklımda sen.
Gökyüzünde binlerce yıldız uzansam dokunacağım sanki ama biliyorumki
onlara dokunmak imkansız tıpkı sana dokunmak
gibi. Yüreğim durgun, yüreğim serseri, yüreğim üşümekte...
Yokluğunda neler yaşadım zaman nasıl geçti bilmiyorum sevgili.
Tam dokunacakken sana kimler veya neler engel oldu bilmiyorum.
İmkansızlaştın sende. Sana ulaşmak için gün sayarken bir kör kuyunun içinde
buldum kendimi. Ne yana dönsem buz gibi taştan duvarlar var.
Bedenim çarpmasada yüreğim çarpıyor.
Yüreğim durgun, yüreğim serseri, yüreğim üşümekte...
Sensizlik canımı acıtsada kimseler bilmiyor bunu merak etme. Ben yine mutluluk
maskemi taktım. Ne zaman adın geçse bir konuşmada bakışlarıma hüzün karışıyor.
Gözlerimden yüreğime doğru düşmemesi için gözyaşlarımın önüne set çekiyorum.
Yüreğim yorgun, yüreğim üşümekte...
Senli günleri hatırlıyorum bir müddet sonra. Gelmeni bekleyen sabırsız yüreğim
geliyor aklıma ve seni özleyen gözlerim, ellerim kısacası bedenim. Kavgalarımızı
bile özlediğimi anlıyorum. Seninle yaşadığım her saniyenin ne kadar özel olduğunu
bir kez daha anlıyorum. Bir gülüşünle bütün hüzün bulutlarını dağıtırdın.
Şimdilerde ben yokum hayatında. Ama merak etme yine o seni özleyen
deli kız hala ansızın çıkıp gelecekmişsin gibi bekliyor. Yüreği yorgun, yüreği serseri,
yüreği üşümekte...
Kimbilir belki bir gün gelirsinde bu serseri yürek uslanır,
sevginle sararsın belki ateşinle ısınır...
Gelsende gelmesende bu serseri yürek hep sana ait kalır...
Yine gece, yine karanlık. Gecenin ayazı yüreğimde. Radyoda insanı uzaklara
götüren bir melodi yükseliyor, aklımda sen.
Gökyüzünde binlerce yıldız uzansam dokunacağım sanki ama biliyorumki
onlara dokunmak imkansız tıpkı sana dokunmak
gibi. Yüreğim durgun, yüreğim serseri, yüreğim üşümekte...
Yokluğunda neler yaşadım zaman nasıl geçti bilmiyorum sevgili.
Tam dokunacakken sana kimler veya neler engel oldu bilmiyorum.
İmkansızlaştın sende. Sana ulaşmak için gün sayarken bir kör kuyunun içinde
buldum kendimi. Ne yana dönsem buz gibi taştan duvarlar var.
Bedenim çarpmasada yüreğim çarpıyor.
Yüreğim durgun, yüreğim serseri, yüreğim üşümekte...
Sensizlik canımı acıtsada kimseler bilmiyor bunu merak etme. Ben yine mutluluk
maskemi taktım. Ne zaman adın geçse bir konuşmada bakışlarıma hüzün karışıyor.
Gözlerimden yüreğime doğru düşmemesi için gözyaşlarımın önüne set çekiyorum.
Yüreğim yorgun, yüreğim üşümekte...
Senli günleri hatırlıyorum bir müddet sonra. Gelmeni bekleyen sabırsız yüreğim
geliyor aklıma ve seni özleyen gözlerim, ellerim kısacası bedenim. Kavgalarımızı
bile özlediğimi anlıyorum. Seninle yaşadığım her saniyenin ne kadar özel olduğunu
bir kez daha anlıyorum. Bir gülüşünle bütün hüzün bulutlarını dağıtırdın.
Şimdilerde ben yokum hayatında. Ama merak etme yine o seni özleyen
deli kız hala ansızın çıkıp gelecekmişsin gibi bekliyor. Yüreği yorgun, yüreği serseri,
yüreği üşümekte...
Kimbilir belki bir gün gelirsinde bu serseri yürek uslanır,
sevginle sararsın belki ateşinle ısınır...
Gelsende gelmesende bu serseri yürek hep sana ait kalır...