07-01-2010, Saat: 02:30 PM
*BEN BÜTÜN YARALARIMI MUTLULUÄžUN İÇİNDEN GEÇERKEN ALDIM
Soğuk rüzgarlaryüzümün ağrısını içimin Maltalarına savururken;
Tutuk(lu) adımlarla voltalıyorum
yargısız hüküm giydiğim karanlıkları
Ardımda kanlı cam kırıkları ve ıslak hüzünlerde büyütülmüş
o kadar ayrılığım var kiSuskunluğuma kilitlediğim
Üstü çizilmemiş iri puntolu hafler duruyor gözümün önünde onarılmayı bekleyen
ON(u)ARIYORUM
Neresi zordu ki sevmenin;
Eğer duyulmasaydı kalbimin atışları
Çatlarken sevimsizliğin ardamarı
acemi bir işkenceci kesiliyor hayat
Oysa yıkılması zor değildiyüreğime ördüğüm duvarın
*Kİ O DUVAR EN ÇOK KENDİ İÇİNDE YIKILMIŞTIR*
Şimdi ;
Her okuduğumda kırık-dökük güncemi en çok beni vuruyor
Büyük yıkımlardan devşirdiğimiçe zalim-dışa can cümlelerim
Hangi sularda yüzdürsem kağıttan gemilerimisoğuk bir rüzgara yenik düşüyor düşlemler
DÜŞ(T)ÜM BATTI(M) DERİNLERE
Dipteyim…
Yunusun karnındaYusuf_i sancılarlasabır tesbihleri çekiyorum
Duaya açılıyor mücrim ellerim
Gecenin yarısıduvarlarında küfür yazılı odamda...
İhbar ediyorum sevda kaçakçısı duygularımı
Durmadan (d)üşüyorum geçmişin karanlıklarında...
Usul usul dolaşıyorum düştüğüm duvarların g(e)risinde
İzi duran yaralarımdan biriktirdiğim bir başkalarınınhesapsızca çöreklendiğikıştan kalma bir ayazım şimdiüşüten
ZATEN BEN HİÇ BAŞEDEMEDİM Kİ
OLUMSUZ SATIRLARINBOŞLUÄžA DÜŞÜREN ÜNLEM İŞARETLERİYLE
Her parantez bir yanılışım
Her satır başı bir umut ve her nokta bir ölüm oldu gecenin çıldırtan sessizliğinde
Oysa ben seni
her gece duvara astığım acılarımdan süzüp bağrıma aldım
Hüzün büyüğü gözlerine yaslanmanın
ne büyük bir onur olduğunu bil(e)medin
Artık içimin ağıtlarına dokunma ey kelepçesi hükümlü rüzgar !..
Kaç ölüm düştü tutsak günceme
Geçmişine sövülmüş bir hükmün infazında ertelendi gülüşlerim
Şimdi her gülüşümde yüzüm kirli
Koşarken yırtıldım işte;
DÜŞ(T)ÜM BATTI(M) DERİNLERE
Soğuk rüzgarlaryüzümün ağrısını içimin Maltalarına savururken;
Tutuk(lu) adımlarla voltalıyorum
yargısız hüküm giydiğim karanlıkları
Ardımda kanlı cam kırıkları ve ıslak hüzünlerde büyütülmüş
o kadar ayrılığım var kiSuskunluğuma kilitlediğim
Üstü çizilmemiş iri puntolu hafler duruyor gözümün önünde onarılmayı bekleyen
ON(u)ARIYORUM
Neresi zordu ki sevmenin;
Eğer duyulmasaydı kalbimin atışları
Çatlarken sevimsizliğin ardamarı
acemi bir işkenceci kesiliyor hayat
Oysa yıkılması zor değildiyüreğime ördüğüm duvarın
*Kİ O DUVAR EN ÇOK KENDİ İÇİNDE YIKILMIŞTIR*
Şimdi ;
Her okuduğumda kırık-dökük güncemi en çok beni vuruyor
Büyük yıkımlardan devşirdiğimiçe zalim-dışa can cümlelerim
Hangi sularda yüzdürsem kağıttan gemilerimisoğuk bir rüzgara yenik düşüyor düşlemler
DÜŞ(T)ÜM BATTI(M) DERİNLERE
Dipteyim…
Yunusun karnındaYusuf_i sancılarlasabır tesbihleri çekiyorum
Duaya açılıyor mücrim ellerim
Gecenin yarısıduvarlarında küfür yazılı odamda...
İhbar ediyorum sevda kaçakçısı duygularımı
Durmadan (d)üşüyorum geçmişin karanlıklarında...
Usul usul dolaşıyorum düştüğüm duvarların g(e)risinde
İzi duran yaralarımdan biriktirdiğim bir başkalarınınhesapsızca çöreklendiğikıştan kalma bir ayazım şimdiüşüten
ZATEN BEN HİÇ BAŞEDEMEDİM Kİ
OLUMSUZ SATIRLARINBOŞLUÄžA DÜŞÜREN ÜNLEM İŞARETLERİYLE
Her parantez bir yanılışım
Her satır başı bir umut ve her nokta bir ölüm oldu gecenin çıldırtan sessizliğinde
Oysa ben seni
her gece duvara astığım acılarımdan süzüp bağrıma aldım
Hüzün büyüğü gözlerine yaslanmanın
ne büyük bir onur olduğunu bil(e)medin
Artık içimin ağıtlarına dokunma ey kelepçesi hükümlü rüzgar !..
Kaç ölüm düştü tutsak günceme
Geçmişine sövülmüş bir hükmün infazında ertelendi gülüşlerim
Şimdi her gülüşümde yüzüm kirli
Koşarken yırtıldım işte;
DÜŞ(T)ÜM BATTI(M) DERİNLERE