Kurumuş çiçeklerin yaprakları
Hüzün çökmüş sensiz bu şehre
Bitap düşmüş yüreğimle; vuslatın kıyısındayım yine
Bıraktığın yerde seni beklerim öyle sessizce
Yeter artık gel sevdiğim...
Bir tek sen kurtarabilirsin bu yalnızlıktan beni
hadi açtım sana ellerimi...
Gel de kurtar beni bu kahrolası sensizlikten
ikna et yokluğuna kalbimi...
Açmışım ellerimi semaya yüzünün kıblesine öyle dönmüşüm ki yüreğimle...
Madem gidecektin...
Neden yarım bıraktın beni
Yokluğun hiç hesapta yoktu
Alıştırsaydın sensizliğine de ...
Öyle git(me)seydin sevdiğim...
Yalnızlığım değil acı sözlerin değil;
Söylenmeyendir beni candan yaralayan...
Solmuş gülde kalan son yaprak gibi seni bekledim...
Yalnızlığımın elinde
öylece ve yalnız seni bekliyorum...
Çok çaresizim sevdiğim
içimde kopan fırtınaları bilmiyorsun...
Şimdi sadece gözyaşlarım var tutamadığım artık
neye ağladığımı dahi bilmiyorum...
Oturduğum bu buz kesmiş duvarın dibinde boynu bükük sokak lambaları gibiyim...
Hap aynı yerde olan boynu bükük hüzünlü solmuş çiçekler gibiyim...
Ağlamayı gururuna yediremeyip
hani yüzünü yüreğine gömen
Gözyaşlarını yalnız yüreğine gömen şairler gibiyim...
Kulağımda çınlayan her bir ses seninkine benziyor
Siliyorum gözlerimden akan yaşları çabucak ellerimle
Yüzüme hep maziden kalma bir tebbessüm takıyorum.
Biliyorum seslenen sen değilsin; dağılıyorum bir kez daha
Bir bir sönen umutlarımla patlıyor gülüşüm şakaklarımda.
Sevginle büyüttüğüm
solmuş gül benliğimde sanki
Kırılıyorum kurumuş son yaprak gibi yere düşmeyi bekliyorum...
Ya o hiç tutmadığım güzel yüzün gibi ellerine...
Ya da hiçbir zaman gülmeyen kaderime...
Bu tarifi olmayan sensizlik kör ediyor insanı biliyor musun ?
İstediğim tek şey var şu yalan dünyada mutluluk
Takatim kalmadı gücüm yok artık
gözyaşlarına boğma beni.
Gel yüreğime kurak topraklarımı sevginle sula
Kuru bir soğukta bırakma beni
soldurma çiçeklerimi.
Ayyuka çıkmış şimdi düşlerim
korkuyorum geldiğinde çoktan aklımı yitirmiş olmaktan...
Ya vakit çok geç olursa
çoktan düşmüş olursa bedenim kurumuş topraklarına
Ya ölürsen içimde
ya gönlümün bahçesinden solmuş papatyalar üstüne serilmişse...
Sevdiğim biliyor musun aslında "kuru bir poyraz"...aslında bizim öbür sevgilimiz olan...
Sensizlik ne acı şeymiş uykularımı sürgüne gönderdim sevgilim kurtarabilir misin onları?
Sen benden gittikçe uzaklaşıyor o bakmaya kıyamadığın gözlerin gözlerimden
Düşünüyorum öyle içten içe ya bu gözler senin değil ya bu dünya koskoca bir yalan.
Söyle bana kimin gözleri bu yokluğunda ırmaklar gibi sensizliğe boşalan.
Beni o sana bakmaya kıyamayan gözlerimi ağlattın sen...
Sanki aylar yıllar oldu
görmedim gözlerini bilmiyorum kaç zaman oldu...
Kulağımda çınlayan sözlerin
gözlerinin gözlerimle savaşına şahit olmuşken 
Dayanamazdım ki sana kıyamazken nasıl onlara bakmaya gücüm yetsin...
Sen bilmiyorsun ama; ilk hor görülüşü değil bu akıttığım yaşların...
İçimde patlamış volkanlar hırçınlaşıyor git gide
unuttum dese dilim koskoca yalan...
Rotasını şaşırmış yıkık bir gemisin dehliz denizlerdesin yolunu kaybetmek zor biliyorum...
Çevremdeki dostlarım soruyor seni benden nerde diyorlar çok ağırıma gidiyor...
Söyle bana sevdiğim hangi denizlerdeysen söyle kalbim oraya limandır...
Koskoca bir çınarı yıktın
beni hüsrana uğrattın bir ırmağı kuruttun sen sevdiğim...
Sensizlik meğer ne zor şeymiş...
Bunu bir kez daha anladım...
Olurda bir gün gelecek misin bana sevdiğim ?
Sensizlikten kuruyan bu dalı
yeşertecek misin ?

Hüzün çökmüş sensiz bu şehre

Bitap düşmüş yüreğimle; vuslatın kıyısındayım yine

Bıraktığın yerde seni beklerim öyle sessizce

Yeter artık gel sevdiğim...
Bir tek sen kurtarabilirsin bu yalnızlıktan beni

Gel de kurtar beni bu kahrolası sensizlikten

Açmışım ellerimi semaya yüzünün kıblesine öyle dönmüşüm ki yüreğimle...
Madem gidecektin...
Neden yarım bıraktın beni

Yokluğun hiç hesapta yoktu
Alıştırsaydın sensizliğine de ...
Öyle git(me)seydin sevdiğim...
Yalnızlığım değil acı sözlerin değil;
Söylenmeyendir beni candan yaralayan...
Solmuş gülde kalan son yaprak gibi seni bekledim...
Yalnızlığımın elinde

Çok çaresizim sevdiğim

Şimdi sadece gözyaşlarım var tutamadığım artık

Oturduğum bu buz kesmiş duvarın dibinde boynu bükük sokak lambaları gibiyim...
Hap aynı yerde olan boynu bükük hüzünlü solmuş çiçekler gibiyim...
Ağlamayı gururuna yediremeyip


Gözyaşlarını yalnız yüreğine gömen şairler gibiyim...
Kulağımda çınlayan her bir ses seninkine benziyor

Siliyorum gözlerimden akan yaşları çabucak ellerimle

Yüzüme hep maziden kalma bir tebbessüm takıyorum.
Biliyorum seslenen sen değilsin; dağılıyorum bir kez daha

Bir bir sönen umutlarımla patlıyor gülüşüm şakaklarımda.
Sevginle büyüttüğüm


Kırılıyorum kurumuş son yaprak gibi yere düşmeyi bekliyorum...
Ya o hiç tutmadığım güzel yüzün gibi ellerine...
Ya da hiçbir zaman gülmeyen kaderime...
Bu tarifi olmayan sensizlik kör ediyor insanı biliyor musun ?
İstediğim tek şey var şu yalan dünyada mutluluk

Takatim kalmadı gücüm yok artık

Gel yüreğime kurak topraklarımı sevginle sula

Kuru bir soğukta bırakma beni

Ayyuka çıkmış şimdi düşlerim

Ya vakit çok geç olursa


Ya ölürsen içimde

Sevdiğim biliyor musun aslında "kuru bir poyraz"...aslında bizim öbür sevgilimiz olan...
Sensizlik ne acı şeymiş uykularımı sürgüne gönderdim sevgilim kurtarabilir misin onları?
Sen benden gittikçe uzaklaşıyor o bakmaya kıyamadığın gözlerin gözlerimden

Düşünüyorum öyle içten içe ya bu gözler senin değil ya bu dünya koskoca bir yalan.
Söyle bana kimin gözleri bu yokluğunda ırmaklar gibi sensizliğe boşalan.
Beni o sana bakmaya kıyamayan gözlerimi ağlattın sen...
Sanki aylar yıllar oldu

Kulağımda çınlayan sözlerin


Dayanamazdım ki sana kıyamazken nasıl onlara bakmaya gücüm yetsin...
Sen bilmiyorsun ama; ilk hor görülüşü değil bu akıttığım yaşların...
İçimde patlamış volkanlar hırçınlaşıyor git gide

Rotasını şaşırmış yıkık bir gemisin dehliz denizlerdesin yolunu kaybetmek zor biliyorum...
Çevremdeki dostlarım soruyor seni benden nerde diyorlar çok ağırıma gidiyor...
Söyle bana sevdiğim hangi denizlerdeysen söyle kalbim oraya limandır...
Koskoca bir çınarı yıktın

Sensizlik meğer ne zor şeymiş...
Bunu bir kez daha anladım...
Olurda bir gün gelecek misin bana sevdiğim ?
Sensizlikten kuruyan bu dalı
