[COLOR="Green"] Bu g?nlerde her yerde ?nsanl???n ?ftihar Tablosu konu?uluyor. O?nun kokusu sanki her yan?m?z? sarm?? gibi. Gazetelerde O.. dergilerde O.. televizyonlarda O.. konferanslarda O.. evlerimizde O.. g?n?llerimizde O. 
Efendimiz (sallall?hu aleyhi ve sellem), bir g?ne? gibi insanl?k semas?nda do?mu?, b?t?n d?nyaya ???klar?n? sa?m?? ve k?yamete kadar da sa?maya devam edecektir. O, ?ok k?sa denebilecek bir zaman dilimi i?inde b?t?n ?a?lar? ayd?nlatacak ve insanlar?n problemlerine ?areler sunacak bir hayat ya?am??t?r. Hazreti Muhammed (aleyhissalat? vessel?m)??n, b?t?n?yle be?erin hayat?na l?z?m gelen ?eylerle zuhuru ?ylesine harikuladedir ki, insanl?k tarihinde e?ini g?stermeye imk?n yoktur. Be?er tarihinde ?e?itli icraat??lar, ?slahat??lar vard?r. K?inat?n Efendisi, reformcu de?ildir. O, Hazreti Adem?le ba?layan Allah??n yegane dini ?slam??n ?zerine konan tozu topra?? silmi?, bundan on d?rt as?r evvel onu kendine has safl???yla yeniden ortaya ??karm?? ve be?ere takdim etmi?tir.
Hazreti Muhammed (aleyhissal?t? vessel?m) reformcular gibi hayat?n sadece bir y?n?ne ait meseleleri ?slah etme, deforme olmu? ?eyleri reforma tabi tutma meselesiyle me?gul olmam??t?r. O, bir insan?n yat?p kalkmas?ndan uyumas?na, hangi taraf? ?zerine yataca??na, nas?l yiyece?ine, ibadetlerini nas?l yapaca??na, inand?klar?na nas?l inanmas? gerekti?ine, ahlaka.. has?l? hayat?n her y?n?ne dair d?zenlemeler getirmi?tir. Bu d?zenlemeler neticesinde de b?t?n insanl??a ?rnek bir toplum yeti?tirmi?tir. Efendimiz?in mektebinde yeti?en Sahabe-i Kiram, ?yle bir hayat ya?am??lard?r ki, onlar?n hayatlar?n? okudu?umuz zaman ?a?k?nl?ktan kendimizi alam?yoruz.
E?er siz onlar? g?rseydiniz?
Sahabenin ya?ad??? ba?d?nd?r?c? hayat?, Medine?de d?nyaya gelen, ba?ta Hz. ?mer olmak ?zere pek ?ok sahabinin duas?n? alm?? ve yetmi?i Bedir gazisi olmak ?zere yakla??k y?zyirmi kadar sahabiyle de bizzat g?r??me imkan? olmu? bir sahabi a???? olan Hasan Basri Hazretleri (?. 110/642) ??yle dile getiriyor: ?E?er siz sahabeyi g?rseydiniz, onlara ?deli!? derdiniz; onlar sizi g?rselerdi, ?bunlar m?min de?il? derlerdi.?
Hasan Basri Hazretleri?nin sahabeye kar?? ?ok engin bir sevgi, sayg? ve h?rmeti vard?r. Bir g?n kendisine ?mer bin Abd?laziz ile Vah?i?nin derece ve mertebeleri sorulunca, ??mer Bin Abd?laziz ancak Vah?i?nin at?n?n burnunda bir toz olabilir? demi?tir. ??te Hasan Basri Hazretleri?nin sahabe d???ncesi buydu. Ayn? zamanda o, sahabenin ya?am?? oldu?u hayata da derin bir ?zlem duyuyor ve etraf?nda bulunan insanlar?n ya?ay??lar? ile sahabenin ya?ay???n? k?yaslay?p ?z?l?yordu.
Hz. Ebu Bekir, izzet ve haysiyetini ayaklar alt?na al?yordu
Ashab-? kiram efendilerimizin hayatlar?na bak?ld???nda ?E?er siz sahabeyi g?rseydiniz, onlara ?deli!? derdiniz? s?z?n? do?rulayacak pek ?ok tablo g?rmek m?mk?nd?r. Mesela Hz. Eb? Bekir, Kurey??in h?rmet etti?i, sevip sayd??? bir insan olmas?na ra?men, Allah Rasul??ne iman etmesiyle m??riklerin d??man? haline gelir. Kurey??in ileri gelenleri bir g?n Hacer-i Esved?in yan?nda oturup Efendimiz?in aleyhinde konu?urken, Allah Rasul? oraya gelir. Onlar Efendimiz?i aralar?na al?p yakas?ndan ?ekerek sata??rlar. Biri bu hadiseyi hemen Hz. Ebu Bekir?e haber verir. O, ko?a ko?a K?be?ye gelerek, ?Yaz?klar olsun size! Siz Rabb?im Allah?t?r diyen birisini ?ld?rmek mi istiyorsunuz? Halbuki O, size Rabb?inden apa??k delillerle gelmi?tir.? der.
M??rikler Hz. Ebu Bekir?in bu ??k??? ?zerine Efendimiz?i b?rak?p ona y?nelir ve onu tartaklarlar.
Eziyetler onlar? y?ld?rmad?
M??riklerin bu t?r eziyet ve i?kencelerinin artmas? sonucu Hz. Ebu Bekir s?cak yuvas?n?, kendisini ?ok seven babas?n?, evlatlar?n? ve han?m?n? b?rak?p Habe?istan?a hicret etmek i?in Nebiler Sultan??ndan izin al?r. Amac? Mekke?den ayr?l?p K?z?ldeniz yoluyla Habe?istan?a ula?makt?r. Yolda ?bn Da?inne?ye rastlar ve onun himayesine girerek Mekke?de kal?r. M??rikler, Hz. Ebu Bekir (ra), kald??? evin ?n?nde yapt?rd??? bir cumbada Kur?an okuyup etraftaki insanlara tesir ediyor diye ona mani olmak isterler. Bunun ?zerine ?bn Da?inne, himayesinin devam? i?in Hz. Ebu Bekir?den Kur?an okumaktan vazge?mesini s?yler. Hz. Ebu Bekir ise hayat?n? ortaya atarak, her ?eye ra?men Kur?an okumaktan vazge?meyece?ini s?yler. Hz. Ebu Bekir, herkesin sevdi?i bir insand?r. Mekke?de ?Ebu Bekir gibi birisine eza ve cefa edilmez. O, Mekke?den uzakla?t?r?lamaz.? duygu ve d???ncesi hakimdir. Fakat o, her ?eye ra?men, izzetini ve haysiyetini ayaklar alt?na al?p Efendimiz?e teslim olmu?tur.
Hz. Ali?ye gelince o, Efendimiz?in hicretinde tamamlay?c? bir rol ?stlenmi?tir. Daru?n-Nedve?de bir araya gelen m??rikler ??yle bir karar alm??lard?: Her kabileden g??l? ve cesaretli adamlar bir araya gelecek ve hep birlikte Allah Rasul??n? ?ld?receklerdi. Onlar bu karar ile Abd?menaf O?ullar??n?n b?t?n kabilelere kan davas? g?derek sava? a?ma cesaretini g?steremeyeceklerini d???n?yor ve sorumlulu?u da??t?yorlard?. Bu geli?meden haberdar olan Efendimiz, yata??na Hz. Ali?yi b?rakm??, m??riklerle ?evrili evden Y?sin S?resi?ni okuyarak ve bir avu? topra?? onlar?n ?zerine serperek ??k?p gitmi?tir.
Hz. Ali o zaman 23 ya?lar?ndad?r. Yani bir insan?n d?nya ile en ?ok senli benli oldu?u bir devre. Ama onun d???nce ve inanc?na g?re peygambersiz hayat bir hi?ti ve o, bu u?urda ?l?m? g?ze alarak Allah Rasul??n?n yata??na seve seve yatm??t?. Neden sonra i?eriye giren m??rikler ?rt?y? kald?rd?klar?nda kar??lar?nda Hz. Ali?yi g?r?nce ?a??rm??lar ve onu ?ylece b?rakarak Efendimiz?in pe?ine d??m??lerdir.
M?sl?manl??? d?nyaya nas?l tan?t?r?z?
Hz. Halid (ra), iki imparatorlu?u yerle bir etmi?ti; ama kendisine ait hi? mal-m?lk edinmemi?ti. Bu, mal-m?lk olmamal? demek de?ildir.. g?nl?n? d?nyaya kapt?rmama, mala m?lke, makama mans?ba ba?lanmama.. ba?lan?lmas? laz?m gelene ba?lanma demektir.
Onlar, Allah ve Ras?l??n? anlatmaktan ba?ka hi?bir ?ey d???nm?yorlard?. ?stiyorlard? ki; herkes Allah?? (celle cel?luh?) tan?s?n. ?nsanlar, Hz. Muhammed?le (sas) tan??s?n. Gece g?nd?z ?Bu kocaman d?nyaya nas?l M?sl?manl??? anlat?r?z?? diyorlard?. Bir g?n d?nyan?n b?y?kl???ne bak?yor, anlat?lanlar? dinliyor ve ?Demek ki, bu d?nyaya M?sl?manl??? anlatmak bir insan?n ?mr?ne s??mayacak kadar zormu?.? diyorlard?. Sadece ?u s?ze bile baksan?z, maksat ve gayelerinin ne oldu?unu, ne ile dertlendiklerini g?r?rs?n?z.
Allah Ras?l? (sas) ?Benim ad?m g?ne?in do?up batt??? her yere ula?acakt?r.? buyurmu?tu. Onlar, bunu bir vazife olarak anlam??lar ve hep bu vazifeyi eda etme gayretiyle ya?am??lard?. Aziz milletimizin mazisi bu kutlu vazifeyi yapman?n izzetiyle doludur.
Hz. Mus?ab, Uhud sonras? y?z?n? sakl?yordu
Hz. Mus?ab??n hayat? hep dini tebli? etmekle ge?ti. Bir d?nem geldi ki, dini tamam?yla ortadan kald?rmak isteyen insanlar bir ordu toplay?p M?sl?manlar?n ?zerlerine y?r?m??lerdi. Burada da Mus?ab?a d??en dinini korumakt?. ??te Uhud?da sahabi bu m?kellefiyeti yerine getirmek i?in bir araya geldi. Aralar?nda Mus?ab da vard?. O g?n elinde k?l?? ak?ama kadar sava?t?. ?yle sava?t? ki, melekler dahi onu g?pta ile seyrediyorlard?. Bir ara Mus?ab yedi?i son k?l?? darbesiyle y?z?st? yere d??t?. Hemen bir melek onun suretine girdi ve Mus?ab??n kavgas?n? o devam ettirdi. Ak?am ?zeri Allah Rasul? ona hitaben ?Mus?ab!? diye seslenince melek, ?Ben Mus?ab de?ilim Ya Rasulallah!? dedi. Mesele anla??lm??t?. Mus?ab ?oktan ?ehit d??m??t?. Biraz sonra Allah Rasul? ve bir grup sahabi, Mus?ab??n naa??n?n yan?ndad?r. Her iki kolu da omuzdan kopmu?tur. Mus?ab??n ba??n? g?vdeye ba?layan sadece deridir. Ve o sanki y?z?n? bir yerden saklar gibidir. Meselenin bundan sonras?n? bir ba?ka rivayet bize ??yle anlat?r: Mus?ab??n y?z?n? ni?in saklad???n? ancak Allah Rasul? anlayabilmi?ti. G?zya?lar? i?inde sahabiye bu durumu ??yle anlatm??t?: ?Biliyor musunuz Mus?ab ni?in y?z?n? saklad?? Birinci sebep ?uydu: Kolu kanad? koptu. Art?k Rasulullah?? koruyamayacakt?. Ya bu esnada biri Allah Rasul??ne sald?r?r da ben O?nun yard?m?na ko?amazsam, diye d???nd? ve y?z?n? onun i?in saklad?. ?kinci sebep ise, ben ?u anda Rabb?imin huzuruna gidiyorum. Halbuki ?u anda Rasulullah?? korumam laz?m. Ya Allah Rasul??ne bir ?ey yaparlarsa ben Rabb?imin huzuruna hangi y?zle var?r?m, diye d???n?yor ve y?z?n? Rabb?inden saklamaya ?al???yordu...?
??te Rasul-? Ekrem bunu s?ylerken, hakikat kar??s?nda fedai ve alabildi?ine hasbi bir ruhun d???ncelerine terc?man oluyordu.
Sal?t ve selam Senin i?indir 'Ey Neb?!'
Efendiler Efendisi?ne (sas) her f?rsatta sal?t u selam getirmemiz ona kar?? vefam?z?n gere?idir. ??nk?, sal?t u selamlarla onu her an???m?z, hem onun peygamberli?ini bir tebrik, hem getirdi?i saadet-i ebediye m?jdesine kar?? bir te?ekk?r ve hem de bildirdi?i fermanlara itaatimizi ve biat?m?z? yenilememiz manas?na gelmektedir.
Efendiler Efendisi?ne sal?t u sel?m okumakla, ahd-? peyman?m?z? yenilemi?, ?mmeti aras?na bizi de dahil etmesi iste?i ile kendisine m?racaat etmi? oluyoruz. ?Seni and?k, Seni d???nd?k; Allah Teala?ya Senin kadrini y?celtmesi i?in dua ve dilekte bulunduk? demi? ve ?D?hilek ya Rasulallah / Bizi de nurlu halkana al ey Allah??n Rasul?!..? talebimizi tekrar ederek onun engin ?efkat ve ?efaatine s???nm?? oluyoruz.
Sal?t u selama Efendimiz?den daha ?ok biz muhta? bulunuyoruz. Ona m?racaat?m?zla mevcudiyetini, b?y?kl???n? kabullenmi? ve k???kl???m?z?, hi?li?imizi ilan etmi?; aczimiz ve fakr?m?zla beraber, ?iddetli ve ?ok b?y?k bir g?n?n endi?esiyle melce ve menc? olarak Resul-? Ekrem?e deh?let etmi?, arz-? ihtiya? ve arz-? halde bulunmu? oluyoruz.
?Sal?t?, tebrik, dua, isti?far, rahmet gibi anlamlara gelmektedir. Sal?t kelimesinin ?o?ulu ?salav?t?t?r. Kur??n?da buyurulur ki: ?Allah ve O?nun melekleri Peygamber?e hep sal?t ederler. Ey m??minler, siz de Ona sal?t (ve dua) edin ve samimiyetle selam verin.? (Ahzab, 33/56) Bu ?yeti kerimeyle, Peygamberimize sal?t ve selamlar getirip h?rmetlerini arz etmek her m?sl?man?n yapmas? gerekli olan bir g?revdir. Her m?sl?man en az?ndan ??ll?h?mme salli al? Muhammed - All?h?m rahmet ve bereketin Efendimiz Hazreti Muhammed ?zerine olsun? diyerek sal?t getirmek mecburiyetindedir.
Efendimiz, ?Yan?nda benim ad?m an?l?p da bana sal?t getirmeyen ki?inin burnu s?rt?ls?n, hakarete u?ras?n.? buyurmu?tur. Bu hususta; baz? alimler, ?Hz. Peygamber?in ad? ne kadar an?l?rsa an?ls?n bir defa sal?t edilmesi yeterlidir.? derken, alimlerin ?o?unlu?u ise, ?Efendimiz?in ad? her an?ld???nda sal?t u selam getirilmesi gereklidir.? demi?tir. Baz?lar?, insan?n, ?mr?nde bir kere sal?t u selam getirmesinin v?cib oldu?unu s?ylerken, ?mam ??fi gibi kimseler de n?m-? celil-i Muhammed? her an?ld???nda hemen sal?t u selamla Ona sen?da bulunmak gerekti?i kanaatindedirler.
Sal?t u selam meselesine vefa borcu nazar?yla bakmak laz?m. Efendimiz?e kar?? bor?luyuz. Allah, baz?lar?m?z i?in a??r gelebilecek ?ekilde her an o borcu ?d?yor olma ?uuru i?inde bulunmakla bizi m?kellef k?lmam??. Her an O?nu hat?rl?yor olma, O?na hi? durmadan sal?t u selam getirme teklifinde bulunmam??. Fakat, biz zaten O?nun getirdi?i dinin h?k?mlerine riayet etti?imizde bir y?n?yle O?na kar?? medyuniyetimizi de s?rekli dile getirmi? oluyoruz. G?nde be? defa minarelerimizden oldu?u gibi g?n?llerimizden de y?kselen ezan?m?z? d???nelim. Her namaza y?r?y???m?zde, ?G?k n?ra gark olur nice y?z bin minareden, ?ehb?l a??nca r?h-u rev?n-? Muhammed?; Ervah c?mleten g?r?r ?Allahu Ekber?i, Aks eyleyince ar?a lis?n-? Muhammed?.? (Yahya Kem?l) s?zlerinin hakikatini seslendiriyor ve ?nce ezanla vefam?z? ilan ediyoruz.
Z?t-? Uluhiyet?in yan?nda Efendimizin n?m-? cel?lini de an?yoruz. ?L? ilahe illallah??n, ?Muhammed?n ras?lullah ?tan ayr?lamayaca??n?, ?ehadetin ancak ikisini beraber s?ylemekle ger?ekle?mi? olaca??n? g?steriyoruz. ?stad Hazretleri?nin de Mektub?t?da belirtti?i gibi, kelime-i ?ehadetin iki kel?m?n?n birbirinden ayr?lamayaca??n?, onlar?n birbirini tazammun ve isbat etti?ini, biri birisiz olmayaca??n? ifade ediyoruz. Evet, madem Peygamberimiz (aleyhissal?t? vessel?m) H?tem??l-Enbiyad?r, b?t?n enbiyan?n v?risidir. Elbette O, b?t?n vus?l yollar?n?n ba??ndad?r. Onun cadde-i k?br?s?ndan hari? hakikat ve necat yolu olamaz. Umum ehl-i marifetin ve tahkikin imamlar?, Sadi-i ?iraz? gibi derler: ?Ey S?d?! Muhammed?i (sallallahu aleyhi ve sellem) ?rnek almadan bir kimsenin sel?met ve saf? yolunu bulmas? imk?ns?zd?r.?
G?z?m?z Seninle ayd?n Ya Resulallah
Cenab? Hakk??n isminin yan?nda Efendimizin de ad?n?n bulunmas?yla alakal? End?l?sl? b?y?k alim Kad? Iyaz, ?ifa-i ?erif?inde ?unu nakleder: Hazreti ?dem, kendisine yasaklanan meyveden yedikten sonra Cen?b? Allah?a Efendimiz?i ?efaat?i ederek yalvarm??; ?Muhammed h?rmetine beni affet!? demi?tir. Allah Te?l??n?n, ?Sen Muhammed?i nereden biliyorsun?? sorusuna kar??l?k da, ?Ben, Cennet?in kap?s?nda ?L? il?he illallah, Muhammedun ras?lullah? yaz?s?n? g?rd?m. ?smi, Senin ?sm-i ?erifi?nin yan?nda an?lan biri, Sen?in yan?nda en k?ymetli olsa gerek!? ?eklinde cevap vermi?tir. Baz? kitaplarda rivayet edildi?ine g?re, ezan? i?iten kimse, birinci ?E?hed? enne Muhammeden Ras?lullah? denilince: ?Sallallahu aleyke ya Ras?lallah = Allah sana sal?t etsin, ey Allah??n Peygamberi!? der. ?kinci defa, ?E?hed? enne Muhammeden Res?lullah? denilirken de ?Karret ayn? bike, ya Ras?lallah = G?z?m seninle ayd?n oldu/olsun, ey Allah??n peygamberi!? der. Bunlar? s?ylerken de, ba? parmaklar?n?n u?lar?n? ?perek g?zlerine s?rer ki, bunun m?stahab oldu?u ifade edilir. G?z?m seninle ayd?n oldu... ne g?zel bir s?z. Hani, T?rk?emizde ?g?z ayd?nl???? tabirini kullan?r?z.. ?ocu?u do?ana, o?lu askerden gelene, evlad?n? evlendirene... hep ?g?z?n?z ayd?n olsun? deriz ya!. ??te ?Karret ayn? bike ya Ras?lallah? s?z?n?n kar??l??? da ayn? manad?r. Yani, onun nam-? celilinin her ilan edili?inde ?det? yeni bir viladete, yeni bir vuslata ve bamba?ka bir ?eb-i ar?sa ?ahit oluyor gibi ?Ya Ras?lullah, Seninle g?z?m?z ayd?n oldu? deriz: Sen geldin her ?ey karanl?ktan kurtuldu, her varl?k ????a gark oldu. Sen geldin, g?zlerimizin i?i ayd?nland?, kalbimiz ayd?nland?, d?nya ayd?nland?, ukbaya giden yollar ayd?nland?. Sen geldin, y?r?d???m?z yollar nurland?, ad?m?m?z? ataca??m?z, aya??m?z? basaca??m?z yerler ayd?nland?
Neb?ler Neb?si (sas), bo? buldu?u yere otururdu
Allah Rasul? (sallallahu aleyhi ve sellem) otururken, kalkarken daima Allah?? anard?. Oturmak i?in muayyen bir yeri yoktu. Halk? da b?yle bir yer edinmekten men ederdi. Bir toplulu?un yan?na vard???nda bo? buldu?u yere oturur ve bunu emrederdi. Huzurunda oturan herkesle ilgilenirdi.
?yle ki hi?bir fert ba?kas?na kendisinden daha ?ok iltifatta bulundu?u zehab?na kap?lmazd?. Herhangi bir ihtiyac? i?in birlikte oturdu?u veya ayakta dikildi?i kimse kendili?inden ayr?lmad?k?a onu b?rak?p gitmezdi. ?htiya?lar?n? iletenlerin ya isteklerini kabul edip yerine getirir yahut tatl? s?zlerle yol g?sterirdi. M?samahas?na ve g?zel huylar?na g?venen halk O?na s???nm??t?, onlar?n babas? olmu?tu. Herkes, hak konusunda huzurunda e?itti. Meclisi hilim, haya, sab?r meclisi idi. O?nun bulundu?u yerde sesler y?kselmez, kimsenin ?erefiyle oynanmaz, kimsenin ay?b?ndan s?z edilmezdi. Halk e?itti, aralar?ndaki ?st?nl?k takva ile idi. Ashab? al?akg?n?ll? idi. Ya?l?ya h?rmet, k????e sevgi g?sterirlerdi. ?htiya? sahiplerini nefislerine tercih eder, yabanc?y? korurlard?.
S?Z SULTANI, M?NAKA?A, M?BALA?A VE GEREKS?Z KONU?MALARDAN KA?INIRDI
?Nebi aleyhisselam, daima g?lery?zl?, iyi ve yumu?ak huylu idi. Kaba ve kat? y?rekli de?ildi. Ba??r?p ?a??rmaz, k?t? laf etmez, ba?kalar?n? ay?plamazd?. ?akac? de?ildi. Ho?lanmad??? ?eyleri g?rmezlikten gelirdi. Ondan bir ?ey uman meyus olmaz, hayal k?r?kl???na u?ramazd?. Nefsini ?? ?eyden men etmi?ti: M?naka?a, m?bala?a ve gereksiz konu?malardan. ?u ?? hususta da halk ile m?nasebeti kesmi?ti: Kimseyi ay?plamaz, ba?kas?n?n kusurlar?n? ara?t?rmaz, sevap ?mit etti?i mevzuun d???nda konu?mazd?. Konu?tu?unda hemdemleri sanki ba?lar? ?zerinde ku? varm?? gibi ba?lar?n? e?erek ve dikkatle O?nu dinlerlerdi. O konu?tu?unda meclistekiler susar, O sustu?unda da halk konu?urdu. Rasulullah'?n huzurunda ?eki?ilmezdi. Ashab?n?n g?ld???ne g?ler, hayret etti?ine de hayret ederdi. Yabanc? birisi konu?ma ve iste?inde kaba davrand???nda sab?r g?sterirdi. Arkada?lar? b?yle bir yabanc?ya ??k??t?klar?nda kendilerine: ??htiya? sahibini g?rd???n?z vakit ona yard?m ediniz.? buyururdu. Haktan meyletmedik?e konu?an?n s?z?n? kesmezdi. ?vg?de a??r?l??a ka?mayanlar?n medihlerini kabul ederdi. Konu?an haktan sapt???nda ya s?z?n? keser yahut kalk?p giderdi.?
Allah Rasul?'n?n suskunlu?u hilim, ihtiyat, takdir ve tefekk?r olmak ?zere d?rt esasa dayan?rd?. Takdir? suskunlu?u, insanlar aras?nda vuku bulan davalara bakmak ve onlar? dinlemek ?eklinde idi. Tefekk?r? suskunlu?u ise ebedi ve ge?ici hususlarda idi. Hilm ile sab?r Allah Rasul??nde birle?mi?ti. Hi?bir ?ey O?nu ?fkelendirmez ve korkutmazd?. D?rt hususta ihtiyatl? davranmay? zat?nda cem etmi?ti: Kendisine uyulmas? i?in en g?zeli almak, vazge?ilmesi i?in k?t?y? b?rakmak, ?mmetinin menfaatine olan hususlarda g?r???n? bildirmek, d?nya ve ahiret ile alakal? ?mmeti lehine birle?tirilmesi m?mk?n olan mevzularda onlar lehine hareket etmek.
Y?z?nde g?ller a?ar, konu?tu?unda y?reklere su serperdi
?nsanlarla i? i?e olmak, onlar i?in muhabbet beslemek ve her f?rsatta g?zellikleri sergilemek ?sevgi insan?n?n? ?zelli?idir. Bakt???nda y?z?nde g?ller a?an, konu?tu?unda y?reklere su serpen, bir s?k?nt?n oldu?unda yan?nda olaca??n? bildi?in insanlard?r onlar. B?yle bir dost; vefa abidesidir ?deta. S?rt?n?z? dayad???n?z sa?lam bir duvar gibidir. Dostlar?n dostu, arkada?lar?n p?ri, muhabbetin kayna??, g?lery?z?n bir men?ei vard?r ki; o da Allah??n (cc) sevgilisi Efendimiz (sas)?dir. ?nsanl?k ad?na ne kadar ?zellik arasan?z O?nun hayat?ndan bir ?rnek bulursunuz.
Kabilesinin ?nde gelen isimleriyle Efendimiz (sas)?i ziyarete gelen ve O?nun getirdiklerini bizzat duymak isteyen Adiy b. Hatim, Resulullah (sas)??n bir peygamber de?il, bir h?k?mdar oldu?unu d???n?yordu. Adiy b. Hatem ve arkada?lar? Efendimiz?le (sas) g?r???rken, ya?l? bir kad?n geldi. Allah Resul? (sas) bu ya?l? kad?n?n derdini dinlemek i?in meclisten kalkm?? ve onun b?t?n s?zlerini dikkatle dinlemi?ti. Bu manzaraya ?ahit olan Adiy b. Hatem ??yle demi?ti: ?Ben Muhammed?in bu tevazuunu, bu yumu?akl???n? g?rd?kten sonra anlad?m ki; O bir h?k?mdar de?il, bir peygamberdir.?
Nitekim Mekke?nin dullar? ve yetim ?ocuklar?, Efendimiz (sas)?in yan?nda kendilerini g?vende hissediyor, O?nu en m?kemmel s???n?lacak bir yer olarak g?r?yorlard?.
Zarif bir g?nl?, sevgi dolu bir kalbi vard?
Peygamber Efendimiz (sas), torunlar? Hz. Hasan ve Hz. H?seyin?i s?rt?na al?p halk?n i?ine ??kard?. Bir g?n iki torunu s?rt?ndayken eve Hz. ?mer (ra) geldi. Onlar? ?yle g?r?nce, ?Ne g?zel bine?iniz var.? dedi. Allah Resul? ise ??yle dedi: ?Ne g?zel s?variler onlar.?
Allah Resul?, b?t?n evlatlar?n?, torunlar?n? can? gibi sever, sevgisini de onlara hissettirirdi. Ne var ki, bu sevgisinin k?t?ye kullan?lmas?na izin vermezdi. Hz. H?seyin ve Hz. Hasan hen?z k???k olduklar? i?in sadaka hurmalar?ndan al?r; Efendimiz (sas) bunu g?r?nce onlara, ?Bize sadaka hurmas? haramd?r.? der ve o hurmalar? yemelerine izin vermezdi.
Medine?ye her giri?inde bindi?i hayvan?n ?zerinde, Allah Resul??ne sar?lm?? birka? ?ocuk g?rmek m?mk?nd?. Bu da Nebi (sas)?nin sadece torunlar?na ilgi g?stermedi?ini ortaya koyuyor. Peki sadece erkek ?ocuklar m? ilgi g?r?yordu? Tabii ki hay?r! K?z ?ocuklar?n? da onlardan ay?rt etmiyordu. Torunu ?mame?yi de s?rt?na al?r, bazen b?ylece evin d???na ??kard?. Bazen k?ld??? nafile namazda ?mame?yi s?rt?na ald??? olurdu. O d?nemde k?z ?ocuklar? utan?lacak bir durum olarak g?r?l?yordu. Ama Allah Resul?, s?rt?nda bir k?z ?ocu?uyla ??karak ve ona sevgi g?sterisinde bulunarak bu inanc?n ne kadar yanl?? oldu?unu anlatmaya ?al???yordu.
Hz. Bilal (ra)?i, Efendimiz (sas)?in m?ezzini olarak biliriz. Halbuki, Hz. Bilal?e (ra) Efendimiz (sas) taraf?ndan verilmi? bir ba?ka g?rev vard?r ki; o da gelen ziyaret?ilerle ilgilenmesidir. Hz. Peygamber (sas) bir M?sl?man?? zor durumda g?rd?k?e Hz. Bilal?i ?a??r?r, onun yiyecek, giyecek ihtiya?lar?n? gidermesini emrederdi. Hz. Bilal (ra), ihtiya?lar?n? giderecek bir ?ey bulamazsa bor? bulur bu vazifeyi ifa ederdi. O bor? da sonradan ?denirdi. Bir keresinde bir muhacir kafilesi ??plak ayakla ve ?stlerinde sadece yal?n bir elbise oldu?u halde Efendimiz?in (sas) yan?na gelmi?ti. Allah Resul? (sas) bunlar?n haline ?z?lm??, Hz. Bilal?den (sas) ezan okumas?n? istemi?, cemaat topland???nda bu muhacir insanlara yard?m edilmesi ?a?r?s?nda bulunmu?tu. Ashap da bu ?a?r?ya kulak vermi? ve onlar? giydirecek para k?sa s?rede toplanm??t?
[/COLOR]
Efendimiz (sallall?hu aleyhi ve sellem), bir g?ne? gibi insanl?k semas?nda do?mu?, b?t?n d?nyaya ???klar?n? sa?m?? ve k?yamete kadar da sa?maya devam edecektir. O, ?ok k?sa denebilecek bir zaman dilimi i?inde b?t?n ?a?lar? ayd?nlatacak ve insanlar?n problemlerine ?areler sunacak bir hayat ya?am??t?r. Hazreti Muhammed (aleyhissalat? vessel?m)??n, b?t?n?yle be?erin hayat?na l?z?m gelen ?eylerle zuhuru ?ylesine harikuladedir ki, insanl?k tarihinde e?ini g?stermeye imk?n yoktur. Be?er tarihinde ?e?itli icraat??lar, ?slahat??lar vard?r. K?inat?n Efendisi, reformcu de?ildir. O, Hazreti Adem?le ba?layan Allah??n yegane dini ?slam??n ?zerine konan tozu topra?? silmi?, bundan on d?rt as?r evvel onu kendine has safl???yla yeniden ortaya ??karm?? ve be?ere takdim etmi?tir.
Hazreti Muhammed (aleyhissal?t? vessel?m) reformcular gibi hayat?n sadece bir y?n?ne ait meseleleri ?slah etme, deforme olmu? ?eyleri reforma tabi tutma meselesiyle me?gul olmam??t?r. O, bir insan?n yat?p kalkmas?ndan uyumas?na, hangi taraf? ?zerine yataca??na, nas?l yiyece?ine, ibadetlerini nas?l yapaca??na, inand?klar?na nas?l inanmas? gerekti?ine, ahlaka.. has?l? hayat?n her y?n?ne dair d?zenlemeler getirmi?tir. Bu d?zenlemeler neticesinde de b?t?n insanl??a ?rnek bir toplum yeti?tirmi?tir. Efendimiz?in mektebinde yeti?en Sahabe-i Kiram, ?yle bir hayat ya?am??lard?r ki, onlar?n hayatlar?n? okudu?umuz zaman ?a?k?nl?ktan kendimizi alam?yoruz.
E?er siz onlar? g?rseydiniz?
Sahabenin ya?ad??? ba?d?nd?r?c? hayat?, Medine?de d?nyaya gelen, ba?ta Hz. ?mer olmak ?zere pek ?ok sahabinin duas?n? alm?? ve yetmi?i Bedir gazisi olmak ?zere yakla??k y?zyirmi kadar sahabiyle de bizzat g?r??me imkan? olmu? bir sahabi a???? olan Hasan Basri Hazretleri (?. 110/642) ??yle dile getiriyor: ?E?er siz sahabeyi g?rseydiniz, onlara ?deli!? derdiniz; onlar sizi g?rselerdi, ?bunlar m?min de?il? derlerdi.?
Hasan Basri Hazretleri?nin sahabeye kar?? ?ok engin bir sevgi, sayg? ve h?rmeti vard?r. Bir g?n kendisine ?mer bin Abd?laziz ile Vah?i?nin derece ve mertebeleri sorulunca, ??mer Bin Abd?laziz ancak Vah?i?nin at?n?n burnunda bir toz olabilir? demi?tir. ??te Hasan Basri Hazretleri?nin sahabe d???ncesi buydu. Ayn? zamanda o, sahabenin ya?am?? oldu?u hayata da derin bir ?zlem duyuyor ve etraf?nda bulunan insanlar?n ya?ay??lar? ile sahabenin ya?ay???n? k?yaslay?p ?z?l?yordu.
Hz. Ebu Bekir, izzet ve haysiyetini ayaklar alt?na al?yordu
Ashab-? kiram efendilerimizin hayatlar?na bak?ld???nda ?E?er siz sahabeyi g?rseydiniz, onlara ?deli!? derdiniz? s?z?n? do?rulayacak pek ?ok tablo g?rmek m?mk?nd?r. Mesela Hz. Eb? Bekir, Kurey??in h?rmet etti?i, sevip sayd??? bir insan olmas?na ra?men, Allah Rasul??ne iman etmesiyle m??riklerin d??man? haline gelir. Kurey??in ileri gelenleri bir g?n Hacer-i Esved?in yan?nda oturup Efendimiz?in aleyhinde konu?urken, Allah Rasul? oraya gelir. Onlar Efendimiz?i aralar?na al?p yakas?ndan ?ekerek sata??rlar. Biri bu hadiseyi hemen Hz. Ebu Bekir?e haber verir. O, ko?a ko?a K?be?ye gelerek, ?Yaz?klar olsun size! Siz Rabb?im Allah?t?r diyen birisini ?ld?rmek mi istiyorsunuz? Halbuki O, size Rabb?inden apa??k delillerle gelmi?tir.? der.
M??rikler Hz. Ebu Bekir?in bu ??k??? ?zerine Efendimiz?i b?rak?p ona y?nelir ve onu tartaklarlar.
Eziyetler onlar? y?ld?rmad?
M??riklerin bu t?r eziyet ve i?kencelerinin artmas? sonucu Hz. Ebu Bekir s?cak yuvas?n?, kendisini ?ok seven babas?n?, evlatlar?n? ve han?m?n? b?rak?p Habe?istan?a hicret etmek i?in Nebiler Sultan??ndan izin al?r. Amac? Mekke?den ayr?l?p K?z?ldeniz yoluyla Habe?istan?a ula?makt?r. Yolda ?bn Da?inne?ye rastlar ve onun himayesine girerek Mekke?de kal?r. M??rikler, Hz. Ebu Bekir (ra), kald??? evin ?n?nde yapt?rd??? bir cumbada Kur?an okuyup etraftaki insanlara tesir ediyor diye ona mani olmak isterler. Bunun ?zerine ?bn Da?inne, himayesinin devam? i?in Hz. Ebu Bekir?den Kur?an okumaktan vazge?mesini s?yler. Hz. Ebu Bekir ise hayat?n? ortaya atarak, her ?eye ra?men Kur?an okumaktan vazge?meyece?ini s?yler. Hz. Ebu Bekir, herkesin sevdi?i bir insand?r. Mekke?de ?Ebu Bekir gibi birisine eza ve cefa edilmez. O, Mekke?den uzakla?t?r?lamaz.? duygu ve d???ncesi hakimdir. Fakat o, her ?eye ra?men, izzetini ve haysiyetini ayaklar alt?na al?p Efendimiz?e teslim olmu?tur.
Hz. Ali?ye gelince o, Efendimiz?in hicretinde tamamlay?c? bir rol ?stlenmi?tir. Daru?n-Nedve?de bir araya gelen m??rikler ??yle bir karar alm??lard?: Her kabileden g??l? ve cesaretli adamlar bir araya gelecek ve hep birlikte Allah Rasul??n? ?ld?receklerdi. Onlar bu karar ile Abd?menaf O?ullar??n?n b?t?n kabilelere kan davas? g?derek sava? a?ma cesaretini g?steremeyeceklerini d???n?yor ve sorumlulu?u da??t?yorlard?. Bu geli?meden haberdar olan Efendimiz, yata??na Hz. Ali?yi b?rakm??, m??riklerle ?evrili evden Y?sin S?resi?ni okuyarak ve bir avu? topra?? onlar?n ?zerine serperek ??k?p gitmi?tir.
Hz. Ali o zaman 23 ya?lar?ndad?r. Yani bir insan?n d?nya ile en ?ok senli benli oldu?u bir devre. Ama onun d???nce ve inanc?na g?re peygambersiz hayat bir hi?ti ve o, bu u?urda ?l?m? g?ze alarak Allah Rasul??n?n yata??na seve seve yatm??t?. Neden sonra i?eriye giren m??rikler ?rt?y? kald?rd?klar?nda kar??lar?nda Hz. Ali?yi g?r?nce ?a??rm??lar ve onu ?ylece b?rakarak Efendimiz?in pe?ine d??m??lerdir.
M?sl?manl??? d?nyaya nas?l tan?t?r?z?
Hz. Halid (ra), iki imparatorlu?u yerle bir etmi?ti; ama kendisine ait hi? mal-m?lk edinmemi?ti. Bu, mal-m?lk olmamal? demek de?ildir.. g?nl?n? d?nyaya kapt?rmama, mala m?lke, makama mans?ba ba?lanmama.. ba?lan?lmas? laz?m gelene ba?lanma demektir.
Onlar, Allah ve Ras?l??n? anlatmaktan ba?ka hi?bir ?ey d???nm?yorlard?. ?stiyorlard? ki; herkes Allah?? (celle cel?luh?) tan?s?n. ?nsanlar, Hz. Muhammed?le (sas) tan??s?n. Gece g?nd?z ?Bu kocaman d?nyaya nas?l M?sl?manl??? anlat?r?z?? diyorlard?. Bir g?n d?nyan?n b?y?kl???ne bak?yor, anlat?lanlar? dinliyor ve ?Demek ki, bu d?nyaya M?sl?manl??? anlatmak bir insan?n ?mr?ne s??mayacak kadar zormu?.? diyorlard?. Sadece ?u s?ze bile baksan?z, maksat ve gayelerinin ne oldu?unu, ne ile dertlendiklerini g?r?rs?n?z.
Allah Ras?l? (sas) ?Benim ad?m g?ne?in do?up batt??? her yere ula?acakt?r.? buyurmu?tu. Onlar, bunu bir vazife olarak anlam??lar ve hep bu vazifeyi eda etme gayretiyle ya?am??lard?. Aziz milletimizin mazisi bu kutlu vazifeyi yapman?n izzetiyle doludur.
Hz. Mus?ab, Uhud sonras? y?z?n? sakl?yordu
Hz. Mus?ab??n hayat? hep dini tebli? etmekle ge?ti. Bir d?nem geldi ki, dini tamam?yla ortadan kald?rmak isteyen insanlar bir ordu toplay?p M?sl?manlar?n ?zerlerine y?r?m??lerdi. Burada da Mus?ab?a d??en dinini korumakt?. ??te Uhud?da sahabi bu m?kellefiyeti yerine getirmek i?in bir araya geldi. Aralar?nda Mus?ab da vard?. O g?n elinde k?l?? ak?ama kadar sava?t?. ?yle sava?t? ki, melekler dahi onu g?pta ile seyrediyorlard?. Bir ara Mus?ab yedi?i son k?l?? darbesiyle y?z?st? yere d??t?. Hemen bir melek onun suretine girdi ve Mus?ab??n kavgas?n? o devam ettirdi. Ak?am ?zeri Allah Rasul? ona hitaben ?Mus?ab!? diye seslenince melek, ?Ben Mus?ab de?ilim Ya Rasulallah!? dedi. Mesele anla??lm??t?. Mus?ab ?oktan ?ehit d??m??t?. Biraz sonra Allah Rasul? ve bir grup sahabi, Mus?ab??n naa??n?n yan?ndad?r. Her iki kolu da omuzdan kopmu?tur. Mus?ab??n ba??n? g?vdeye ba?layan sadece deridir. Ve o sanki y?z?n? bir yerden saklar gibidir. Meselenin bundan sonras?n? bir ba?ka rivayet bize ??yle anlat?r: Mus?ab??n y?z?n? ni?in saklad???n? ancak Allah Rasul? anlayabilmi?ti. G?zya?lar? i?inde sahabiye bu durumu ??yle anlatm??t?: ?Biliyor musunuz Mus?ab ni?in y?z?n? saklad?? Birinci sebep ?uydu: Kolu kanad? koptu. Art?k Rasulullah?? koruyamayacakt?. Ya bu esnada biri Allah Rasul??ne sald?r?r da ben O?nun yard?m?na ko?amazsam, diye d???nd? ve y?z?n? onun i?in saklad?. ?kinci sebep ise, ben ?u anda Rabb?imin huzuruna gidiyorum. Halbuki ?u anda Rasulullah?? korumam laz?m. Ya Allah Rasul??ne bir ?ey yaparlarsa ben Rabb?imin huzuruna hangi y?zle var?r?m, diye d???n?yor ve y?z?n? Rabb?inden saklamaya ?al???yordu...?
??te Rasul-? Ekrem bunu s?ylerken, hakikat kar??s?nda fedai ve alabildi?ine hasbi bir ruhun d???ncelerine terc?man oluyordu.
Sal?t ve selam Senin i?indir 'Ey Neb?!'
Efendiler Efendisi?ne (sas) her f?rsatta sal?t u selam getirmemiz ona kar?? vefam?z?n gere?idir. ??nk?, sal?t u selamlarla onu her an???m?z, hem onun peygamberli?ini bir tebrik, hem getirdi?i saadet-i ebediye m?jdesine kar?? bir te?ekk?r ve hem de bildirdi?i fermanlara itaatimizi ve biat?m?z? yenilememiz manas?na gelmektedir.
Efendiler Efendisi?ne sal?t u sel?m okumakla, ahd-? peyman?m?z? yenilemi?, ?mmeti aras?na bizi de dahil etmesi iste?i ile kendisine m?racaat etmi? oluyoruz. ?Seni and?k, Seni d???nd?k; Allah Teala?ya Senin kadrini y?celtmesi i?in dua ve dilekte bulunduk? demi? ve ?D?hilek ya Rasulallah / Bizi de nurlu halkana al ey Allah??n Rasul?!..? talebimizi tekrar ederek onun engin ?efkat ve ?efaatine s???nm?? oluyoruz.
Sal?t u selama Efendimiz?den daha ?ok biz muhta? bulunuyoruz. Ona m?racaat?m?zla mevcudiyetini, b?y?kl???n? kabullenmi? ve k???kl???m?z?, hi?li?imizi ilan etmi?; aczimiz ve fakr?m?zla beraber, ?iddetli ve ?ok b?y?k bir g?n?n endi?esiyle melce ve menc? olarak Resul-? Ekrem?e deh?let etmi?, arz-? ihtiya? ve arz-? halde bulunmu? oluyoruz.
?Sal?t?, tebrik, dua, isti?far, rahmet gibi anlamlara gelmektedir. Sal?t kelimesinin ?o?ulu ?salav?t?t?r. Kur??n?da buyurulur ki: ?Allah ve O?nun melekleri Peygamber?e hep sal?t ederler. Ey m??minler, siz de Ona sal?t (ve dua) edin ve samimiyetle selam verin.? (Ahzab, 33/56) Bu ?yeti kerimeyle, Peygamberimize sal?t ve selamlar getirip h?rmetlerini arz etmek her m?sl?man?n yapmas? gerekli olan bir g?revdir. Her m?sl?man en az?ndan ??ll?h?mme salli al? Muhammed - All?h?m rahmet ve bereketin Efendimiz Hazreti Muhammed ?zerine olsun? diyerek sal?t getirmek mecburiyetindedir.
Efendimiz, ?Yan?nda benim ad?m an?l?p da bana sal?t getirmeyen ki?inin burnu s?rt?ls?n, hakarete u?ras?n.? buyurmu?tur. Bu hususta; baz? alimler, ?Hz. Peygamber?in ad? ne kadar an?l?rsa an?ls?n bir defa sal?t edilmesi yeterlidir.? derken, alimlerin ?o?unlu?u ise, ?Efendimiz?in ad? her an?ld???nda sal?t u selam getirilmesi gereklidir.? demi?tir. Baz?lar?, insan?n, ?mr?nde bir kere sal?t u selam getirmesinin v?cib oldu?unu s?ylerken, ?mam ??fi gibi kimseler de n?m-? celil-i Muhammed? her an?ld???nda hemen sal?t u selamla Ona sen?da bulunmak gerekti?i kanaatindedirler.
Sal?t u selam meselesine vefa borcu nazar?yla bakmak laz?m. Efendimiz?e kar?? bor?luyuz. Allah, baz?lar?m?z i?in a??r gelebilecek ?ekilde her an o borcu ?d?yor olma ?uuru i?inde bulunmakla bizi m?kellef k?lmam??. Her an O?nu hat?rl?yor olma, O?na hi? durmadan sal?t u selam getirme teklifinde bulunmam??. Fakat, biz zaten O?nun getirdi?i dinin h?k?mlerine riayet etti?imizde bir y?n?yle O?na kar?? medyuniyetimizi de s?rekli dile getirmi? oluyoruz. G?nde be? defa minarelerimizden oldu?u gibi g?n?llerimizden de y?kselen ezan?m?z? d???nelim. Her namaza y?r?y???m?zde, ?G?k n?ra gark olur nice y?z bin minareden, ?ehb?l a??nca r?h-u rev?n-? Muhammed?; Ervah c?mleten g?r?r ?Allahu Ekber?i, Aks eyleyince ar?a lis?n-? Muhammed?.? (Yahya Kem?l) s?zlerinin hakikatini seslendiriyor ve ?nce ezanla vefam?z? ilan ediyoruz.
Z?t-? Uluhiyet?in yan?nda Efendimizin n?m-? cel?lini de an?yoruz. ?L? ilahe illallah??n, ?Muhammed?n ras?lullah ?tan ayr?lamayaca??n?, ?ehadetin ancak ikisini beraber s?ylemekle ger?ekle?mi? olaca??n? g?steriyoruz. ?stad Hazretleri?nin de Mektub?t?da belirtti?i gibi, kelime-i ?ehadetin iki kel?m?n?n birbirinden ayr?lamayaca??n?, onlar?n birbirini tazammun ve isbat etti?ini, biri birisiz olmayaca??n? ifade ediyoruz. Evet, madem Peygamberimiz (aleyhissal?t? vessel?m) H?tem??l-Enbiyad?r, b?t?n enbiyan?n v?risidir. Elbette O, b?t?n vus?l yollar?n?n ba??ndad?r. Onun cadde-i k?br?s?ndan hari? hakikat ve necat yolu olamaz. Umum ehl-i marifetin ve tahkikin imamlar?, Sadi-i ?iraz? gibi derler: ?Ey S?d?! Muhammed?i (sallallahu aleyhi ve sellem) ?rnek almadan bir kimsenin sel?met ve saf? yolunu bulmas? imk?ns?zd?r.?
G?z?m?z Seninle ayd?n Ya Resulallah
Cenab? Hakk??n isminin yan?nda Efendimizin de ad?n?n bulunmas?yla alakal? End?l?sl? b?y?k alim Kad? Iyaz, ?ifa-i ?erif?inde ?unu nakleder: Hazreti ?dem, kendisine yasaklanan meyveden yedikten sonra Cen?b? Allah?a Efendimiz?i ?efaat?i ederek yalvarm??; ?Muhammed h?rmetine beni affet!? demi?tir. Allah Te?l??n?n, ?Sen Muhammed?i nereden biliyorsun?? sorusuna kar??l?k da, ?Ben, Cennet?in kap?s?nda ?L? il?he illallah, Muhammedun ras?lullah? yaz?s?n? g?rd?m. ?smi, Senin ?sm-i ?erifi?nin yan?nda an?lan biri, Sen?in yan?nda en k?ymetli olsa gerek!? ?eklinde cevap vermi?tir. Baz? kitaplarda rivayet edildi?ine g?re, ezan? i?iten kimse, birinci ?E?hed? enne Muhammeden Ras?lullah? denilince: ?Sallallahu aleyke ya Ras?lallah = Allah sana sal?t etsin, ey Allah??n Peygamberi!? der. ?kinci defa, ?E?hed? enne Muhammeden Res?lullah? denilirken de ?Karret ayn? bike, ya Ras?lallah = G?z?m seninle ayd?n oldu/olsun, ey Allah??n peygamberi!? der. Bunlar? s?ylerken de, ba? parmaklar?n?n u?lar?n? ?perek g?zlerine s?rer ki, bunun m?stahab oldu?u ifade edilir. G?z?m seninle ayd?n oldu... ne g?zel bir s?z. Hani, T?rk?emizde ?g?z ayd?nl???? tabirini kullan?r?z.. ?ocu?u do?ana, o?lu askerden gelene, evlad?n? evlendirene... hep ?g?z?n?z ayd?n olsun? deriz ya!. ??te ?Karret ayn? bike ya Ras?lallah? s?z?n?n kar??l??? da ayn? manad?r. Yani, onun nam-? celilinin her ilan edili?inde ?det? yeni bir viladete, yeni bir vuslata ve bamba?ka bir ?eb-i ar?sa ?ahit oluyor gibi ?Ya Ras?lullah, Seninle g?z?m?z ayd?n oldu? deriz: Sen geldin her ?ey karanl?ktan kurtuldu, her varl?k ????a gark oldu. Sen geldin, g?zlerimizin i?i ayd?nland?, kalbimiz ayd?nland?, d?nya ayd?nland?, ukbaya giden yollar ayd?nland?. Sen geldin, y?r?d???m?z yollar nurland?, ad?m?m?z? ataca??m?z, aya??m?z? basaca??m?z yerler ayd?nland?
Neb?ler Neb?si (sas), bo? buldu?u yere otururdu
Allah Rasul? (sallallahu aleyhi ve sellem) otururken, kalkarken daima Allah?? anard?. Oturmak i?in muayyen bir yeri yoktu. Halk? da b?yle bir yer edinmekten men ederdi. Bir toplulu?un yan?na vard???nda bo? buldu?u yere oturur ve bunu emrederdi. Huzurunda oturan herkesle ilgilenirdi.
?yle ki hi?bir fert ba?kas?na kendisinden daha ?ok iltifatta bulundu?u zehab?na kap?lmazd?. Herhangi bir ihtiyac? i?in birlikte oturdu?u veya ayakta dikildi?i kimse kendili?inden ayr?lmad?k?a onu b?rak?p gitmezdi. ?htiya?lar?n? iletenlerin ya isteklerini kabul edip yerine getirir yahut tatl? s?zlerle yol g?sterirdi. M?samahas?na ve g?zel huylar?na g?venen halk O?na s???nm??t?, onlar?n babas? olmu?tu. Herkes, hak konusunda huzurunda e?itti. Meclisi hilim, haya, sab?r meclisi idi. O?nun bulundu?u yerde sesler y?kselmez, kimsenin ?erefiyle oynanmaz, kimsenin ay?b?ndan s?z edilmezdi. Halk e?itti, aralar?ndaki ?st?nl?k takva ile idi. Ashab? al?akg?n?ll? idi. Ya?l?ya h?rmet, k????e sevgi g?sterirlerdi. ?htiya? sahiplerini nefislerine tercih eder, yabanc?y? korurlard?. S?Z SULTANI, M?NAKA?A, M?BALA?A VE GEREKS?Z KONU?MALARDAN KA?INIRDI
?Nebi aleyhisselam, daima g?lery?zl?, iyi ve yumu?ak huylu idi. Kaba ve kat? y?rekli de?ildi. Ba??r?p ?a??rmaz, k?t? laf etmez, ba?kalar?n? ay?plamazd?. ?akac? de?ildi. Ho?lanmad??? ?eyleri g?rmezlikten gelirdi. Ondan bir ?ey uman meyus olmaz, hayal k?r?kl???na u?ramazd?. Nefsini ?? ?eyden men etmi?ti: M?naka?a, m?bala?a ve gereksiz konu?malardan. ?u ?? hususta da halk ile m?nasebeti kesmi?ti: Kimseyi ay?plamaz, ba?kas?n?n kusurlar?n? ara?t?rmaz, sevap ?mit etti?i mevzuun d???nda konu?mazd?. Konu?tu?unda hemdemleri sanki ba?lar? ?zerinde ku? varm?? gibi ba?lar?n? e?erek ve dikkatle O?nu dinlerlerdi. O konu?tu?unda meclistekiler susar, O sustu?unda da halk konu?urdu. Rasulullah'?n huzurunda ?eki?ilmezdi. Ashab?n?n g?ld???ne g?ler, hayret etti?ine de hayret ederdi. Yabanc? birisi konu?ma ve iste?inde kaba davrand???nda sab?r g?sterirdi. Arkada?lar? b?yle bir yabanc?ya ??k??t?klar?nda kendilerine: ??htiya? sahibini g?rd???n?z vakit ona yard?m ediniz.? buyururdu. Haktan meyletmedik?e konu?an?n s?z?n? kesmezdi. ?vg?de a??r?l??a ka?mayanlar?n medihlerini kabul ederdi. Konu?an haktan sapt???nda ya s?z?n? keser yahut kalk?p giderdi.?
Allah Rasul?'n?n suskunlu?u hilim, ihtiyat, takdir ve tefekk?r olmak ?zere d?rt esasa dayan?rd?. Takdir? suskunlu?u, insanlar aras?nda vuku bulan davalara bakmak ve onlar? dinlemek ?eklinde idi. Tefekk?r? suskunlu?u ise ebedi ve ge?ici hususlarda idi. Hilm ile sab?r Allah Rasul??nde birle?mi?ti. Hi?bir ?ey O?nu ?fkelendirmez ve korkutmazd?. D?rt hususta ihtiyatl? davranmay? zat?nda cem etmi?ti: Kendisine uyulmas? i?in en g?zeli almak, vazge?ilmesi i?in k?t?y? b?rakmak, ?mmetinin menfaatine olan hususlarda g?r???n? bildirmek, d?nya ve ahiret ile alakal? ?mmeti lehine birle?tirilmesi m?mk?n olan mevzularda onlar lehine hareket etmek.
Y?z?nde g?ller a?ar, konu?tu?unda y?reklere su serperdi
?nsanlarla i? i?e olmak, onlar i?in muhabbet beslemek ve her f?rsatta g?zellikleri sergilemek ?sevgi insan?n?n? ?zelli?idir. Bakt???nda y?z?nde g?ller a?an, konu?tu?unda y?reklere su serpen, bir s?k?nt?n oldu?unda yan?nda olaca??n? bildi?in insanlard?r onlar. B?yle bir dost; vefa abidesidir ?deta. S?rt?n?z? dayad???n?z sa?lam bir duvar gibidir. Dostlar?n dostu, arkada?lar?n p?ri, muhabbetin kayna??, g?lery?z?n bir men?ei vard?r ki; o da Allah??n (cc) sevgilisi Efendimiz (sas)?dir. ?nsanl?k ad?na ne kadar ?zellik arasan?z O?nun hayat?ndan bir ?rnek bulursunuz.
Kabilesinin ?nde gelen isimleriyle Efendimiz (sas)?i ziyarete gelen ve O?nun getirdiklerini bizzat duymak isteyen Adiy b. Hatim, Resulullah (sas)??n bir peygamber de?il, bir h?k?mdar oldu?unu d???n?yordu. Adiy b. Hatem ve arkada?lar? Efendimiz?le (sas) g?r???rken, ya?l? bir kad?n geldi. Allah Resul? (sas) bu ya?l? kad?n?n derdini dinlemek i?in meclisten kalkm?? ve onun b?t?n s?zlerini dikkatle dinlemi?ti. Bu manzaraya ?ahit olan Adiy b. Hatem ??yle demi?ti: ?Ben Muhammed?in bu tevazuunu, bu yumu?akl???n? g?rd?kten sonra anlad?m ki; O bir h?k?mdar de?il, bir peygamberdir.?
Nitekim Mekke?nin dullar? ve yetim ?ocuklar?, Efendimiz (sas)?in yan?nda kendilerini g?vende hissediyor, O?nu en m?kemmel s???n?lacak bir yer olarak g?r?yorlard?.
Zarif bir g?nl?, sevgi dolu bir kalbi vard?
Peygamber Efendimiz (sas), torunlar? Hz. Hasan ve Hz. H?seyin?i s?rt?na al?p halk?n i?ine ??kard?. Bir g?n iki torunu s?rt?ndayken eve Hz. ?mer (ra) geldi. Onlar? ?yle g?r?nce, ?Ne g?zel bine?iniz var.? dedi. Allah Resul? ise ??yle dedi: ?Ne g?zel s?variler onlar.?
Allah Resul?, b?t?n evlatlar?n?, torunlar?n? can? gibi sever, sevgisini de onlara hissettirirdi. Ne var ki, bu sevgisinin k?t?ye kullan?lmas?na izin vermezdi. Hz. H?seyin ve Hz. Hasan hen?z k???k olduklar? i?in sadaka hurmalar?ndan al?r; Efendimiz (sas) bunu g?r?nce onlara, ?Bize sadaka hurmas? haramd?r.? der ve o hurmalar? yemelerine izin vermezdi.
Medine?ye her giri?inde bindi?i hayvan?n ?zerinde, Allah Resul??ne sar?lm?? birka? ?ocuk g?rmek m?mk?nd?. Bu da Nebi (sas)?nin sadece torunlar?na ilgi g?stermedi?ini ortaya koyuyor. Peki sadece erkek ?ocuklar m? ilgi g?r?yordu? Tabii ki hay?r! K?z ?ocuklar?n? da onlardan ay?rt etmiyordu. Torunu ?mame?yi de s?rt?na al?r, bazen b?ylece evin d???na ??kard?. Bazen k?ld??? nafile namazda ?mame?yi s?rt?na ald??? olurdu. O d?nemde k?z ?ocuklar? utan?lacak bir durum olarak g?r?l?yordu. Ama Allah Resul?, s?rt?nda bir k?z ?ocu?uyla ??karak ve ona sevgi g?sterisinde bulunarak bu inanc?n ne kadar yanl?? oldu?unu anlatmaya ?al???yordu.
Hz. Bilal (ra)?i, Efendimiz (sas)?in m?ezzini olarak biliriz. Halbuki, Hz. Bilal?e (ra) Efendimiz (sas) taraf?ndan verilmi? bir ba?ka g?rev vard?r ki; o da gelen ziyaret?ilerle ilgilenmesidir. Hz. Peygamber (sas) bir M?sl?man?? zor durumda g?rd?k?e Hz. Bilal?i ?a??r?r, onun yiyecek, giyecek ihtiya?lar?n? gidermesini emrederdi. Hz. Bilal (ra), ihtiya?lar?n? giderecek bir ?ey bulamazsa bor? bulur bu vazifeyi ifa ederdi. O bor? da sonradan ?denirdi. Bir keresinde bir muhacir kafilesi ??plak ayakla ve ?stlerinde sadece yal?n bir elbise oldu?u halde Efendimiz?in (sas) yan?na gelmi?ti. Allah Resul? (sas) bunlar?n haline ?z?lm??, Hz. Bilal?den (sas) ezan okumas?n? istemi?, cemaat topland???nda bu muhacir insanlara yard?m edilmesi ?a?r?s?nda bulunmu?tu. Ashap da bu ?a?r?ya kulak vermi? ve onlar? giydirecek para k?sa s?rede toplanm??t?
[/COLOR]
g?zlerinize sa?l?k peygamberimizin (s.a.s) ?efaatine nail olman dile?i ile