"Ne sana yazdığım şiirler ezberimde, ne de seni düşlediğim geceler..Aslımı yitirdim giderken sen..Artık karanlık sokaklarda gölgeme karışıyorum..Gözlerim bakarken dalgın..Ben,kayboluyorum gecenin koynunda ay ışığına inat..."
Susuyorum sadece...
Ben Sustukça, üzerime gelen senli anlarımın boynuna ilmiği geçiriyorum..
Ve asıyorum,sen kokan her şeyi ruhuma..
Usulca suskunluğuma sokuluyorum ve susuyorum...
"Radyoda dinlediğimiz şarkımızın da bi anlamı yok artık.Yağmura karışan ıslak sevişlerimizin de tadı kalmadı..Üşüdüğümüzde birbirimize sarılmanın,Seni beklerken heyecandan yanan yüzümün,ellerimin..Senden ayırdığımda hala sıcak kalan avuçlarımın da bir hüznü kalmadı artık.."
Şimdi;sadece gözlerim hüzün akıtıyor damla damla..
Kalbim söz dinlemez yaramaz bir çocuk...
Karanlık bir örtüyle örtüldü gecenin üzeri yine..
Bu kentin hangi sokağına değdiyse adımlarımız..
"Biz" kokan her "ize" saldı alacasını karanlık..
Bembeyaz düşlerimizi arıtmak siyah'a düştü yine..
Bir gidişinle;
Tüm şehir ışıklarını kapattı..
Yumdu gözlerini geceye..
Ve uyanmadı bir daha..
...
Ben ise sadece..
Susuyorum..
Son bir kez daha tatmak için....
Sana susuyorum...
Her kadehte seni içiyorum,sen sarhoşluğuyla..
Her nara atışımda dudaklarımı kesiyor yokluğun..
Her kesikte senden bir sızı akıyor dudak kıvrımımdan ..
Her damla yüreğimi acıtıyor..
En sancıyan,en kanayan, en sızlayan yanımı sana getirdim...
En dağılmış, en kırılmış,en tükenmiş halimle sana geldim...
Son kez Gidebilmek için senden..
Son kez sana Susuyorum..
Yeter..!
Kadeh olup öpme beni dudaklarımdan...
Susuyorum sadece...
Ben Sustukça, üzerime gelen senli anlarımın boynuna ilmiği geçiriyorum..
Ve asıyorum,sen kokan her şeyi ruhuma..
Usulca suskunluğuma sokuluyorum ve susuyorum...
"Radyoda dinlediğimiz şarkımızın da bi anlamı yok artık.Yağmura karışan ıslak sevişlerimizin de tadı kalmadı..Üşüdüğümüzde birbirimize sarılmanın,Seni beklerken heyecandan yanan yüzümün,ellerimin..Senden ayırdığımda hala sıcak kalan avuçlarımın da bir hüznü kalmadı artık.."
Şimdi;sadece gözlerim hüzün akıtıyor damla damla..
Kalbim söz dinlemez yaramaz bir çocuk...
Karanlık bir örtüyle örtüldü gecenin üzeri yine..
Bu kentin hangi sokağına değdiyse adımlarımız..
"Biz" kokan her "ize" saldı alacasını karanlık..
Bembeyaz düşlerimizi arıtmak siyah'a düştü yine..
Bir gidişinle;
Tüm şehir ışıklarını kapattı..
Yumdu gözlerini geceye..
Ve uyanmadı bir daha..
...
Ben ise sadece..
Susuyorum..
Son bir kez daha tatmak için....
Sana susuyorum...
Her kadehte seni içiyorum,sen sarhoşluğuyla..
Her nara atışımda dudaklarımı kesiyor yokluğun..
Her kesikte senden bir sızı akıyor dudak kıvrımımdan ..
Her damla yüreğimi acıtıyor..
En sancıyan,en kanayan, en sızlayan yanımı sana getirdim...
En dağılmış, en kırılmış,en tükenmiş halimle sana geldim...
Son kez Gidebilmek için senden..
Son kez sana Susuyorum..
Yeter..!
Kadeh olup öpme beni dudaklarımdan...