Ardından günleri saymaz oldum sevdiğim
sen gittiğinden beri zaman durdu bilemezsin.
Yokluğunun acısı doldurmuşken yüreğimi
hayalin gitmezken gözlerimin önünden ve beynim izin vermezken anıların gitmesine saatim durdu aniden...
Sensizlik vakti gelip çattığında akrep durdu yelkovan anlamdıramadı olanları bir anda...
Koca bir dünyada bir ben kalmıştım hareketsiz
herkes devam ederken yaşamaya
bir benim bedenim ruhsuzluğunun acısını yaşıyordu gidişinin ardından.
Neden gittinli sorular dolduruyordu çevremi ve ben kulaklarımı tıkıyor
gözlerimi kapatıyordum cevaplarını bir türlü bulamadığım sorulara...
Yapamadık
olmadı
denedik işte sözleri avutmaya çabalıyordu gönlümü ama gönlüm aldırmıyordu.
Seviyorsan olmayacağını bilsen de tekrar tekrar yaşayacaksın diyordu bana.
Olmayacağını bilsen de
adın gibi emin olsan da yeniden deneyeceksin
vazgeçmeyeceksin...
Ben hala olamazdı demeye devam ediyordum gözlerimde ki yaşlarla; istiyordum ki sussun artık
acılara dayanamıyordum
her gece karşıma çıkan sorulardan bunalıyordum bir yandan da gönlüm konuşuyordu işte...
Gönlüm takmıştı bir kere yapamadık sözüne;
İnadına denersin
inadına devam edersin
eğer seviyorsan yapamadıklar değildir kaçış yolu diyordu.
Ve ne kadar haklı olduğunu da biliyordu..
Ben de biliyordum ama elden bir şey gelmiyordu
susmak ve kabul etmek dışında.
En azından diyordum yaşadıklarımızı düşünüp
“sevdi beni biliyorum
çok sevdi....” sözleri dolaşıyordu odamın duvarlarını.
Böyle düşününce mutlu oluyordum..anlık mutluluklar yaşatıyordum yüreğime ve gene anlık acılar..
Ama bir anda vuran ve yıkan acılar...
Bazı zamanlar ya gelirseler doldururken içimi gene o anlık mutlulukların gebe olduğu; bazen ise kandırma kendini sözüyle silkeleniyordum gecenin üçü mü yoksa dördü mü bilmediğim saatlerde.
“Kandırma kendini diye bağırıyordum aynanın karşısında kendime.
Sevmedi işte
hiç sevmedi
hiç sevmeyecek..
Yeter avutma kendini...
Avutarak geçmez zaman
durdurmayı da bırak onu
akrebin önüne koyduğun elini çek yelkovan sırada bekler ilerlemek ister..
Sen durduramazsın hiçbir şeyi anla ve toparla... “
“Ama....”
“Aması yok sadece onda mı suç
evet gitti belki ama sende bir kez söylemedin onu sevdiğini..
Şimdi neyin pişmanlığını yaşar yüreğin
neden avutur kendini..”
“Söylemedim
haklısın
söyleyemedim...
Korkuyordum çünkü
uzun zamandır söylememiştim sevgimi kimseye...
Gitmesinden korktum..
Ona sevdiğimi söyler söylemez beni bırakmasından..
Hareketlerimle anlatmam yeter sanıyordum
yetmediğini geç anladım..
Nerden bilebilirdim beni anlamadığını
gözlerimden akan sevda deryasını fark etmeyeceğini nerden bilebilirdim?”
“O zaman hiç avutma kendini
sen veriyorsun işte içindeki soruların cevaplarını..
O anlamadı sen yeterince söyleyemedin ve bitti...”
“Öyle deme bana
her cevapladığım soruyla yanar bedenim..
Gözlerinin içine bakamayışımın acısını bir ben bilirim.
Yada acaba sevdi mi sorularının sapladığı o bıçağın kanı hala üzerinde dururken
o bıçağı neden sakladığını ellerimin.
Sorular sormak istemiyorum ben
artık zaman da önemli değil..
Sadece bu acı dinsin istiyorum
böyle olmamalıydı demek değil
yapamadık hiç değil..”.
“O zaman sorma
çek elini akrebin önünden akıp gitsin zaman..”
“O zaman bitecek mi?”
“Bitecek...”
“Yalancı
bitmeyecek sadece beden alışacak yokluğa...
Çekmek istemiyorum elimi
biraz daha beklemeli akrep
biraz daha ....”
“Biraz daha....Biraz daha....Biraz daha....
Ve biraz daha da BİTTİ...
SON....

Yokluğunun acısı doldurmuşken yüreğimi

Sensizlik vakti gelip çattığında akrep durdu yelkovan anlamdıramadı olanları bir anda...
Koca bir dünyada bir ben kalmıştım hareketsiz


Neden gittinli sorular dolduruyordu çevremi ve ben kulaklarımı tıkıyor

Yapamadık


Seviyorsan olmayacağını bilsen de tekrar tekrar yaşayacaksın diyordu bana.
Olmayacağını bilsen de


Ben hala olamazdı demeye devam ediyordum gözlerimde ki yaşlarla; istiyordum ki sussun artık


Gönlüm takmıştı bir kere yapamadık sözüne;
İnadına denersin


Ve ne kadar haklı olduğunu da biliyordu..
Ben de biliyordum ama elden bir şey gelmiyordu

En azından diyordum yaşadıklarımızı düşünüp


Böyle düşününce mutlu oluyordum..anlık mutluluklar yaşatıyordum yüreğime ve gene anlık acılar..
Ama bir anda vuran ve yıkan acılar...
Bazı zamanlar ya gelirseler doldururken içimi gene o anlık mutlulukların gebe olduğu; bazen ise kandırma kendini sözüyle silkeleniyordum gecenin üçü mü yoksa dördü mü bilmediğim saatlerde.
“Kandırma kendini diye bağırıyordum aynanın karşısında kendime.
Sevmedi işte


Yeter avutma kendini...
Avutarak geçmez zaman


Sen durduramazsın hiçbir şeyi anla ve toparla... “
“Ama....”
“Aması yok sadece onda mı suç

Şimdi neyin pişmanlığını yaşar yüreğin

“Söylemedim


Korkuyordum çünkü

Gitmesinden korktum..
Ona sevdiğimi söyler söylemez beni bırakmasından..
Hareketlerimle anlatmam yeter sanıyordum

Nerden bilebilirdim beni anlamadığını

“O zaman hiç avutma kendini

O anlamadı sen yeterince söyleyemedin ve bitti...”
“Öyle deme bana

Gözlerinin içine bakamayışımın acısını bir ben bilirim.
Yada acaba sevdi mi sorularının sapladığı o bıçağın kanı hala üzerinde dururken

Sorular sormak istemiyorum ben

Sadece bu acı dinsin istiyorum


“O zaman sorma

“O zaman bitecek mi?”
“Bitecek...”
“Yalancı

Çekmek istemiyorum elimi


“Biraz daha....Biraz daha....Biraz daha....
Ve biraz daha da BİTTİ...
SON....