Kimsenin yokluğu bu kadar korkutmazdı beni.
Kendimi zor günlerin insanı görürdüm ya, hiçbir güçlüğün beni, bırak yıkmayı, sendeletmeyeceğini bile düşünürdüm zaman zaman.
Oysa şimdi yarımım.
Ve sen böylesine uzakken benden, hiçbir zaman tam olamayacağımı da biliyorum.
“Tasalanma” diyeceksin, tasalanmayayım; ama, kendime bakıyorum da birkaç umut kırıntısı dışında hiçbir şey göremiyorum.
Nerede olduğunu bilmek ya da döneceğin umuduyla yaşamak da kandırmıyor beni.
Her sabaha sensiz uyanmaktan, her günün sensiz geçmesinden korkuyorum artık. Bu yüzden uyanmak istemiyorum “uyuduğum uykulardan”…
Ve geceler… Ne yıldızları görüyorum ne gecenin sesini duyabiliyorum. Saniyelerin ne kadar uzun olduğunu görüp şaşırıyorum.
Bildiğim bütün hasret şarkılarını art arda ekleyip söylüyorum. Sesimi kendim bile duymuyorum.
Yokluğunu kabul etmek böylesine zorken hiç olmama ihtimalini düşünemiyorum bile.
Bekleyeceğim seni.
Zor olacak, çok zor olacak; ama, bekleyeceğim.
Bu yarım yüreğin diğer yarısı, yani sen…
Geleceksin değil mi?
Kendimi zor günlerin insanı görürdüm ya, hiçbir güçlüğün beni, bırak yıkmayı, sendeletmeyeceğini bile düşünürdüm zaman zaman.
Oysa şimdi yarımım.
Ve sen böylesine uzakken benden, hiçbir zaman tam olamayacağımı da biliyorum.
“Tasalanma” diyeceksin, tasalanmayayım; ama, kendime bakıyorum da birkaç umut kırıntısı dışında hiçbir şey göremiyorum.
Nerede olduğunu bilmek ya da döneceğin umuduyla yaşamak da kandırmıyor beni.
Her sabaha sensiz uyanmaktan, her günün sensiz geçmesinden korkuyorum artık. Bu yüzden uyanmak istemiyorum “uyuduğum uykulardan”…
Ve geceler… Ne yıldızları görüyorum ne gecenin sesini duyabiliyorum. Saniyelerin ne kadar uzun olduğunu görüp şaşırıyorum.
Bildiğim bütün hasret şarkılarını art arda ekleyip söylüyorum. Sesimi kendim bile duymuyorum.
Yokluğunu kabul etmek böylesine zorken hiç olmama ihtimalini düşünemiyorum bile.
Bekleyeceğim seni.
Zor olacak, çok zor olacak; ama, bekleyeceğim.
Bu yarım yüreğin diğer yarısı, yani sen…
Geleceksin değil mi?