Ürperdi hayalim,bu nasıl korkulu rü'ya...
Şaştım,neyi temsil ediyorsun,Ayasofya?...
Çöller gibi ıssız,ne hazin ülke muhitin,
Yad el gibi,yurdunda garib olmalı mıydın?
Beş yüz senelik bezmine ermekti ümidim,
Çöller gibi ıssız , seni ben görmeli miydim?...
Bayram, Ramazan, Cum'a, mübarek gecelerde
Avize değil, mum bile yanmaz mı içerde?...
Gaşyolmuş ibadetlere hayrandı felekler,
Tekbirine ses verdi, asırlarca melekler! ..
Fatihleri ağlatmada halin, ulu mabed !..
Yadın kanar imanlı gönüllerde müebbed!... .
***
Gamlı renklerle örülmüş, ne hazin çerçevesin,
Bir yıkık türbe mi, virane misin, yoksa nesin?
Bak hayalimdeki alem, geliyor vecde yine,
Gözlerim daldı:Sütunlarda"Fetih ayeti"ne.
O İlahi yüce sesler,yine gelmez mi dile?...
Şimdi artık, işitilmez mi, sönük nağme bile?...
Gizli bir ah ile artık, yanar ağlar mı için?...
Nice bin derd ile kalbin doludur,çünkü senin!..
***
Hangi eller sana akşamları zincir vuruyor?...
Yüce feryadını,kimler boğuyor, susturuyor?...
Dehre meydan okuyan, koskoca tarih nerede?...
Ülkeler fetheden erler,koca Fatih nerede?...*
Seni tevhide kavuşturmanın aşkıyle yanan,
O şehid orduların döktüğü seller gibi kan,
Heder olmuş mu desem?Ah dilim varmaz ki,
Bugün onlar bile matem tutuyorlar belki...
Çağıdır ağlamanın,ey ulu mabed ağla!...
İntikam aldı Frenkler, seni ağlatmakla...
Dostun ağlarken öbür yanda da düşman gülsün,
Kanamıştır yeniden kalbi,hazin Enülüs'ün.
Bu elim facia, billahi, yürekler acısı,
Müslüman Türkün, evet,şimdi bu en kanlı yası.
Ey derin facia, manzumeye sen sığmazsın,
Tutuşup yanmada kalbim,seni tarih yazsın!...
(Ali Ulvi Kurucu)
Şaştım,neyi temsil ediyorsun,Ayasofya?...
Çöller gibi ıssız,ne hazin ülke muhitin,
Yad el gibi,yurdunda garib olmalı mıydın?
Beş yüz senelik bezmine ermekti ümidim,
Çöller gibi ıssız , seni ben görmeli miydim?...
Bayram, Ramazan, Cum'a, mübarek gecelerde
Avize değil, mum bile yanmaz mı içerde?...
Gaşyolmuş ibadetlere hayrandı felekler,
Tekbirine ses verdi, asırlarca melekler! ..
Fatihleri ağlatmada halin, ulu mabed !..
Yadın kanar imanlı gönüllerde müebbed!... .
***
Gamlı renklerle örülmüş, ne hazin çerçevesin,
Bir yıkık türbe mi, virane misin, yoksa nesin?
Bak hayalimdeki alem, geliyor vecde yine,
Gözlerim daldı:Sütunlarda"Fetih ayeti"ne.
O İlahi yüce sesler,yine gelmez mi dile?...
Şimdi artık, işitilmez mi, sönük nağme bile?...
Gizli bir ah ile artık, yanar ağlar mı için?...
Nice bin derd ile kalbin doludur,çünkü senin!..
***
Hangi eller sana akşamları zincir vuruyor?...
Yüce feryadını,kimler boğuyor, susturuyor?...
Dehre meydan okuyan, koskoca tarih nerede?...
Ülkeler fetheden erler,koca Fatih nerede?...*
Seni tevhide kavuşturmanın aşkıyle yanan,
O şehid orduların döktüğü seller gibi kan,
Heder olmuş mu desem?Ah dilim varmaz ki,
Bugün onlar bile matem tutuyorlar belki...
Çağıdır ağlamanın,ey ulu mabed ağla!...
İntikam aldı Frenkler, seni ağlatmakla...
Dostun ağlarken öbür yanda da düşman gülsün,
Kanamıştır yeniden kalbi,hazin Enülüs'ün.
Bu elim facia, billahi, yürekler acısı,
Müslüman Türkün, evet,şimdi bu en kanlı yası.
Ey derin facia, manzumeye sen sığmazsın,
Tutuşup yanmada kalbim,seni tarih yazsın!...
(Ali Ulvi Kurucu)