[url="http://groups.yahoo.com/group/magic-moment"]
En kötü ihtimalle ben bir yalnızlığının saçına dolar ellerimi, kaybolurum salkım saçak...
Kalabalık bir yalnızlıkta, baş başa sakin, sessiz, bir öksüz edayla dolaşırım.
Aşkın affına sığınsam da affedilmem biliyorum döner dururum pervane gibi, kapısında dilenişim olur...
Vazgeçip yıldızlardan aya değdi ellerim bu gece
Geceye değer gözlerin, hüzün irkilir...
Hüzün de düştü ellerimden, tenhadayım üşüyorum...
Süslü yalanlar, yalandan bozma hikaye... Sevdası kadar sahtedir pişmanlığı bu kentin
Yoksul hayallere yardım toplanır ruhumdan habersiz,
Oysa benim uyku denizinde yüzerken bir rüya ayaklarımı kanattı
Kalbinin ellerindeyim, zifiri karanlık zindanındayım,
Sen kadar anlamlı bir yalnızlıkla düşüyorum yüreğinin coğrafyasına,
Hangi hayalin elinden tutsam kırılır buzdan parmakları,
Adını, yalnızlık makamında hecelerimle gecenin sessiz varlığında alırım yerimi...
Hep bekleyen olmak ne acı; "bekleme salonu yalnızlığındayım"
Çığlıklarımı duymak için kulak kesilmiş yaratıklar, şimdi nerdeler?
Bedenimde ki yara izlerini daha mı kanatmak isterler?
Asimile bir vurgun, kırgınlıklar kadar saçmalık...
Özlemler kırık dökük bir cami avlusunda biriktirilir ki dualara değer can kırıkları,
Gece sinmiş; yalnızlığımın geleceği silinmiş, geçmişi izsiz...
Şiddetli telkinlerle kapıyı açmaya çalışanların elleri, düşmez mi geceye?
"Kapıyı açamadığım için üzgünüm"...
Yalnızlık; çok basit; "yalnız bir yalnızlık" hepsi bu...
Son basamağındayım yalnızlığın düşüyorum...
İfadesi alınmış yalnızlığın bertaraf edilmiş sol kesiğiyim...
Düşlerimi ateşe veriyorum bir kibritin ucunda;
Güle güle yalnızlığım , güle güle masalımda ki son yalan...
Güle güle...
_alıntı_
En kötü ihtimalle ben bir yalnızlığının saçına dolar ellerimi, kaybolurum salkım saçak...
Kalabalık bir yalnızlıkta, baş başa sakin, sessiz, bir öksüz edayla dolaşırım.
Aşkın affına sığınsam da affedilmem biliyorum döner dururum pervane gibi, kapısında dilenişim olur...
Vazgeçip yıldızlardan aya değdi ellerim bu gece
Geceye değer gözlerin, hüzün irkilir...
Hüzün de düştü ellerimden, tenhadayım üşüyorum...
Süslü yalanlar, yalandan bozma hikaye... Sevdası kadar sahtedir pişmanlığı bu kentin
Yoksul hayallere yardım toplanır ruhumdan habersiz,
Oysa benim uyku denizinde yüzerken bir rüya ayaklarımı kanattı
Kalbinin ellerindeyim, zifiri karanlık zindanındayım,
Sen kadar anlamlı bir yalnızlıkla düşüyorum yüreğinin coğrafyasına,
Hangi hayalin elinden tutsam kırılır buzdan parmakları,
Adını, yalnızlık makamında hecelerimle gecenin sessiz varlığında alırım yerimi...
Hep bekleyen olmak ne acı; "bekleme salonu yalnızlığındayım"
Çığlıklarımı duymak için kulak kesilmiş yaratıklar, şimdi nerdeler?
Bedenimde ki yara izlerini daha mı kanatmak isterler?
Asimile bir vurgun, kırgınlıklar kadar saçmalık...
Özlemler kırık dökük bir cami avlusunda biriktirilir ki dualara değer can kırıkları,
Gece sinmiş; yalnızlığımın geleceği silinmiş, geçmişi izsiz...
Şiddetli telkinlerle kapıyı açmaya çalışanların elleri, düşmez mi geceye?
"Kapıyı açamadığım için üzgünüm"...
Yalnızlık; çok basit; "yalnız bir yalnızlık" hepsi bu...
Son basamağındayım yalnızlığın düşüyorum...
İfadesi alınmış yalnızlığın bertaraf edilmiş sol kesiğiyim...
Düşlerimi ateşe veriyorum bir kibritin ucunda;
Güle güle yalnızlığım , güle güle masalımda ki son yalan...
Güle güle...
_alıntı_
__._,_.___ [/url]