Bir İstanbul sabahında boğaza karşı simit çay keyfi yapmak gibiydi sana "Merhaba" demek..
Akdenizin sıcacık temmuzunda bir otelin en üst katından tüm şehre "Günaydın" demek gibiydi sana "Günaydın" demek..
Kalabalık bir akşam yemeğinde kafamı kaldırıp gözlerini görmek, yanımda olan onca meraklı bakışa rağmen "Değer" demekti..
Gözlerinde o masumluğun, iyiliğin, o hiç tereddüt etmeden güvenimin nedeni "Aşk" demekti..
Sonrayı düşünmeden o anı utançsızca, huzurla yaşamak demekti "Aşk"..
Adına onlarca yazı yazdığım insana hayır deme cesaretini kendimde bulmamdı sana içimde duyduğum hasret...
Kilometrelere rağman seni bırakamam, özlemem, istemem seni hep samimiyetindendi..
Yalancı bir yaz yağmuru gibi değil, ilk bahar salgını gibi girdin kalbime..
İçten, doğal ve herşeyinle..
Seninde zırhların vardı elbet, bilirim..
Ama aşkın adabını bildin..
Kalbime girerken hepsini çıkardın öyle geldin..
Hoşgeldin sevgilim..
Çok zaman sonra soluklandırdın beni..
Hiç sıkmadın, boğmadın ama sevginide hiç azaltmadın..
Ve ben belkide ilk defa birinin "Başıma gelen en iyi şeysin.." dediği oldum..
Kavga etmek, zıtlaşmak, soğumak yada azalmak..
Hepsi bakir duruyor benliğimde..
Sana çoğalmaksa şu günlerde en çok ve en iyi yaptığım şey..
Akdeniz aşklarını hep şarkılardan dinlerdim..
Akdeniz gibi sıcacık derdim..
Saçları güneş, gözleri deniz kokarmış sevgilinin derdi şarkılar..
Gördüm, bildim, öğrendim sevgilim..
Her dalga sesi biraz daha yaklaştırdı seni bana..
Biraz daha yaklaştırdı kendimi bana..
Şimdi her sabah o sımsıcak güneş akdenizden doğuyor senin günaydınınla, İstanbul´da benim simit çay keyfimle tamamlanıyor..
Şimdi her şükür bize benziyor..
Sen akdenizde o şarkıları dinlerken ben İstanbul´da senin güneş kokan saçlarının kokusunu duyuyorum boğazda..
Ben kirpiklerimi eydiğimde yere..
Ve kaldırdığımda sonra batıya doğru yüzün aydınlanıyor sevgilim..
Herşeye "Değer" yaşadığımız bu sıcacık "Aşk"..
O gece, saat dörtten sabaha kadar yaşadığımızdı "Aşk"..
Hoşgeldin sevgilim..
Kalıcı olursun dilerim... (:
Aylin E. Bilgin
Kasım 2008
Akdenizin sıcacık temmuzunda bir otelin en üst katından tüm şehre "Günaydın" demek gibiydi sana "Günaydın" demek..
Kalabalık bir akşam yemeğinde kafamı kaldırıp gözlerini görmek, yanımda olan onca meraklı bakışa rağmen "Değer" demekti..
Gözlerinde o masumluğun, iyiliğin, o hiç tereddüt etmeden güvenimin nedeni "Aşk" demekti..
Sonrayı düşünmeden o anı utançsızca, huzurla yaşamak demekti "Aşk"..
Adına onlarca yazı yazdığım insana hayır deme cesaretini kendimde bulmamdı sana içimde duyduğum hasret...
Kilometrelere rağman seni bırakamam, özlemem, istemem seni hep samimiyetindendi..
Yalancı bir yaz yağmuru gibi değil, ilk bahar salgını gibi girdin kalbime..
İçten, doğal ve herşeyinle..
Seninde zırhların vardı elbet, bilirim..
Ama aşkın adabını bildin..
Kalbime girerken hepsini çıkardın öyle geldin..
Hoşgeldin sevgilim..
Çok zaman sonra soluklandırdın beni..
Hiç sıkmadın, boğmadın ama sevginide hiç azaltmadın..
Ve ben belkide ilk defa birinin "Başıma gelen en iyi şeysin.." dediği oldum..
Kavga etmek, zıtlaşmak, soğumak yada azalmak..
Hepsi bakir duruyor benliğimde..
Sana çoğalmaksa şu günlerde en çok ve en iyi yaptığım şey..
Akdeniz aşklarını hep şarkılardan dinlerdim..
Akdeniz gibi sıcacık derdim..
Saçları güneş, gözleri deniz kokarmış sevgilinin derdi şarkılar..
Gördüm, bildim, öğrendim sevgilim..
Her dalga sesi biraz daha yaklaştırdı seni bana..
Biraz daha yaklaştırdı kendimi bana..
Şimdi her sabah o sımsıcak güneş akdenizden doğuyor senin günaydınınla, İstanbul´da benim simit çay keyfimle tamamlanıyor..
Şimdi her şükür bize benziyor..
Sen akdenizde o şarkıları dinlerken ben İstanbul´da senin güneş kokan saçlarının kokusunu duyuyorum boğazda..
Ben kirpiklerimi eydiğimde yere..
Ve kaldırdığımda sonra batıya doğru yüzün aydınlanıyor sevgilim..
Herşeye "Değer" yaşadığımız bu sıcacık "Aşk"..
O gece, saat dörtten sabaha kadar yaşadığımızdı "Aşk"..
Hoşgeldin sevgilim..
Kalıcı olursun dilerim... (:
Aylin E. Bilgin
Kasım 2008