Geçen yılda yaptığınız ve hata olduğunu düşündüğünüz şeyleri bir sayfada alt alta yazmayı deneyin. Bakalım liste ne kadar uzuyor. Olayları değil, konunun özünü bulup onu not edin.
Bu listelerde en sıklıkla karşılaşılan sorunlardan biri, güvendir. “Aldatılıyor muyum?â€ İşte insanın ruhunu kemiren bu soru, normal zamanda asla yapmayacağı şeyleri yapmasına neden olur.
Tanıdığım ve kişiliklerine, hayata bakışlarına güvendiğim pek çok kadının, konu erkek arkadaşları veya eşleri olduğunda nasıl değiştiklerini, delirdiklerini çok defa gördüm.
Cep telefonuna gelen mesajları gizlice kontrol etmeler, son aramaları ve cevapsızları her akşam gözden geçirmeler, msn mesenger ve Facebook şifrelerini ele geçirmek için olmadık işler yapmalar ve daha neler neler… Size tanıdık geldi mi?
Bir ilişkiniz varsa, seviyorsanız ve onunla birlikte olmaya gönüllüyseniz, şunu aklınızda tutun lütfen: Yapmak isteyen yapar, sizin de ruhunuz duymaz! Bir insanın yeter ki canı aldatmak istesin, onu engelleyemezsiniz. Sonrada öğrenebilirsiniz ama engel olamazsınız.
Güveninizi zedeleyecek hiçbir davranışta bulunmamasına rağmen, sevgilinizi sürekli dedektif gibi takip etmek ve ipucu aramak, sonunda alakası olsun olmasın bir iz bulmanıza neden olur. Bu konuyu o kadar çok düşünür ve aslında içten içe yakalamayı dilersiniz ki; sonunda başarırsınız!
Kendiniz adına şu soruyu iyi düşünün: Güvensizliğiniz sadece erkek arkadaşınıza karşı mı, yoksa herkese karşı benzer endişeler duyuyor musunuz? Genel olarak herkese karşı bir güven sorunu mu yaşıyorsunuz?
Cevabınız ne olursa olsun, ilişkinizin sağlıklı, özverili ve sevgi dolu devam edebilmesi için, en önemli etkenlerden biri güvendir. Güven duymadığınız bir ilişki, eninde sonunda bitmeye mahkumdur. Hep bu söylediğimi düşünün; isterse yapar ve mutlaka bir kılıf bulur. İnsanın yeter ki, canı yapmak istesin….
Candan Ünal