:: Duygusuz.com - Dostluk ve Arkadaşlık Sitesi
Konuyu Oyla:
  • Derecelendirme: 0/5 - 0 oy
  • 1
  • 2
  • 3
  • 4
  • 5
Neden Yaşıyoruz?
Yorgun Yürek
#1
“Mutluluk, yaz yağmuruna benzemez, umulmadık anda birden bire boşanmaz insanın tepesinden. Azar azar gelir. İnsanın hayata ve çevresine karşı davranışları getirir mutluluğu, azar azar, birike birike. Gerçek mutluluk böyle doğar.”
(Toprak Ana / Cengiz Aytmatov)

......"Hayatının sürekli tekrar ettiğini düşün. Şu an yaptığın şey seni mutlu etmiyorsa bir dahaki sefere tekrarladığında yine mutlu olamayacaksın. Bunun için eğer mutlu bir hayat geçirmek istiyorsan seni mutlu eden, iyi hissetmeni sağlayan şeyleri yapmalısın."
(Nietsche Ağladığında / Irwin Yalom)


Yalnızdı, yalnızlığın yorgunluğundaydı. Dudaklarındaki gülümsemenin sahteliğini anlmak için psikolog olmaya gerek yoktu. Gönül gözü bakmak anlamak için yeterliydi.

Aslında o da farkındaydı oynadığı rolün. "Neşeli, mutlu, yeterli, güvenli", ama sıkılmıştı da bu oyundan. Oyunun hep aynı perdesini tekrarlayan oyuncu gibiydi. Bir türlü diğer sahneye geçemiyor, gerçekleri seyirciye gösteremiyordu sanki.

Sahneye her yeni oyuncu katılışında, gözlerinde bir an ışık parlıyor, "tamam bu işte, şimdi her şey değişecek" duygusu uyanıyor, sonra hayal kırıklığı ile omuzları çöküyordu. Sorun para ya da iş değildi ki, "geçer gider, çalışır çözerim" desin.

Saygı ya da sevgi de değildi. İstediğince olmasa da, dilediğince yaşayamayacağını kabul ederek, tattığı sevgilerle yetinmeyi çoktan öğrenmişti. Hissettiği yalnızlığın ve karmaşanın bir ucunun buna dayandığını bilmekle beraber, bu karmaşanın bundan daha öte anlamları olduğunu da seziyordu.

"Hayatın anlamını" düşünüyordu o. "Niye yaşıyorum?" sorusunun karşılığı yoktu zihninde. Yoo, öyle intihar fikri falan yoktu. Sadece varlığının amacını, var oluşunun anlamını sorguluyordu. Anlayamadığı, kavrayamadığı bir süreçti işte bu.

Kimi zaman, sıradan sıkıntıların ya da hoşlukların arasında kaynayıp gitse de bu soru, hiç kaybolmuyordu. Bazen, sevgiliyle paylaşımlarında veya güzel bir filmde ya da kayalıklardan denizin kokusunu ciğerlerine çektiğinde, "hayat bu işte" diye sevindiği oluyordu, ama kısa bir zaman sonra soru yeniden başlıyordu.

Anlamak için, kitaplar okuyordu. Öğrendiklerini zihninde süzüyor, konuşabildiği birkaç insanla tartışıyor, bir sonuca ulaşmaya çalışıyordu. Bir işi ve sevdiklerinin olmasının, zar zor elde ettiklerinin ötesinde bir anlamı olmalıydı hayatın, hayatının. Hayır bunlar olamazdı sorunun karşılığı. Daha derin bir anlamı olmalıydı insan olmanın. Peki, bir gün, hem de ne zaman olacağını bilmediği bir gün sona erecek yaşamını, bu sorunun karşılığını arayarak mı geçirecekti? Hayır, böyle yaşamak istemiyordu.

"Doğduk işte, ölünceye dek ne yapsak kardır" da uygun değildi zihin yapısına. Sanki sorun yokmuş gibi de davranamazdı, var olanı nasıl yok saysındı ki?

Sorulara boğulduğu bir gece kitapları karıştırırken, o herkesin her zaman dilinde olan bir şiir ile buluştu yeniden.

“Yaşamak şakaya gelmez
Büyük bir ciddiyetle yaşayacaksın
Bir sincap gibi mesela
Yani, yaşamanın dışında ve ötesinde hiçbir şey beklemeden
Yani, bütün işin gücün yaşamak olacak.”

Düşündü, cevap buydu.

Ne yaşıyorsan, farkında olarak yaşamak. Soluk aldığında havanın bedenindeki yolculuğunu hissetmek, laf olsun diye değil kocaman öpmek uzanan yanağı, en kötü anda şükredebilmek yaşadığına. Bencillikten uzaklaşıp, bireyselliğini yaşarken diğerlerinin de farkında olmak. Paylaştıkça çoğalacağını hissetmek ve daha çok insanı içeren hedefler koyabilmek.

Karşına her an yeni bir şeyin çıkacağını bilmek, bir kamyonun her an çarpabileceğini düşünmek örneğin. Taş da çıkabilir açılan kapıdan, balonlar da ama ne çıkarsa çıksın, ansızın geleni güzellikle karşılamak. En kötünün bile iyiye dönüşeceğini kavramak, yeterince çabalandığında.

Umut etmek, umudu büyütmek ve yaşarken yaşatmak, fakat sadece umut edilenin gerçekleşmesini beklemek de değil. Var olan her neyse, onu yaşamak olabildiğince..
Ara
Cevapla
Dostcu
#2
çok güzel bir paylaşım güzel olduğu kadar hayatla ilgili yaşamla ilgili bilgiler içeriyor...teşekkür ederim arkadaşım eline emeğine sağlık...
Ara
Cevapla
TutkuM
#3
Teşekkürler canım benim çok güzel paylaşım olmuş..
Ara
Cevapla
>>€C€<<
#4
çok qüsel bi yazıydı....TşKLéR..=)
Ara
Cevapla
gülay
#5
Çok güzeldi teşekkürler..
Ara
Cevapla
Yorgun Yürek
#6
Rica ederim Arkadaşlar SmileSmile
Ara
Cevapla
beyzarda.38
#7
Çok GüsLdi Çok Sa0L
Ara
Cevapla
Yorgun Yürek
#8
Sende sağol canım Smile
Ara
Cevapla


Konu ile Alakalı Benzer Konular
Konular Yazar Yorumlar Okunma Son Yorum
  Neden,Niçin,Ne Alakaymış bi bakalım troykaa 3 461 04-13-2022, Saat: 08:55 PM
Son Yorum: wildfang
  erKekLer Herzaman KoŞar ??KızLar NeDen KacaR ? kesiN oKu özeLLiqLe erkLer;;) yaraliyureq 5 967 04-13-2022, Saat: 11:13 AM
Son Yorum: wildfang
  damarlarımız neden mavidir (gerçi önemsiz diyeceksiniz ama paylaşmak istedim ):):):) happy yeliz 6 457 04-08-2022, Saat: 04:34 PM
Son Yorum: wildfang
  ?nsan korkunca neden di?leri birbirine vurur ? Firari Fırtına 3 673 04-01-2022, Saat: 01:09 PM
Son Yorum: wildfang
  ?inlilerin g?zleri neden ?ekiktir ? Firari Fırtına 1 517 04-01-2022, Saat: 12:52 PM
Son Yorum: wildfang

Hızlı Menü:


Konuyu Okuyanlar: 1 Ziyaretçi
  Tarih: 11-23-2024, 04:18 PM