Kadın dediğin güzel olacak arkadaş.
Şöyle savurdu mu eteğini, ruhun
rüzgarına kayacak. Bacakların, ayakların, bilekten bağlı ayakkabıya
tutunan parmakların, seyrine doyamayacaksın. Bakımlı olacak kadın
dediğin.
Saçları ipek, topukları pembe, boynu ince,
salındı mı kuğu gibi zarif olacak
ve zarifliğinin ortasında
bir hanımefendi barındıracak.
Güzel olacak ama kaşı, gözü,
bacağı, göğüslerinden önce,
sözü doğru, ruhu
aydınlık olacak, güzelliği komple olacak.
Korkmayacaksın gecenin bir
vakti sol cenapta yüzünü gördüğünde.
Yeni bir kabus gibi yaşamayacaksın
gerçeği de. Güzel olacak ama,
aklını evde tutacak kadar da akıllı....
Seni elinin tersiyle değil,
avucunun içiyle kavrayacak...
Bileceksin ki “emin ellerdeyim,
başkası tutamaz beni böyle.”
Rahat olacaksın yanında,
Çok konuşmayacak,
beynini didiklemeyecek
küçük kurtçuklarla.
Sıradan ve kabullenir yaşamanın
ne demek olduğunu
sindirmiş olacak içine.
Asla şatafat düşkünü olmayacak.
Doğum günlerinde bir sıcacık öpücüğün
yerini, tek taş bir De Beears’ın alamayacağını algılayacak
kadar doygun olacak.
Hatırlaman yetecek özel günleri,
pahalı bir hediyeyle
savuşturmadan sadeliğin içinde
farkedilir olabilmeyi,
gösterişli kıyafetle bir tutmayacak.
Duruşu, oturuşu,
yürüyüşü abartılı değil,
basit hiç değil,
sadelikten oluşacak.
Kendini süs bebeği gibi ortaya atıp,
fingirdeşmeyecek başkalarıyla.
Ekonomiden, politikadan, milli maçlardan
ve kültürel olaylardan haberi olacak.
Bizi kim yönetir, nasıl yönetir,
demokrasi, monarşi, oligarşi nedir, bilecek.
Saf hatun numarasıyla cahilliğini
güzelliğiyle örtmeye yeltenmeyecek.
Gezip, eğlenmesini bildiği kadar,
pazar parasını kozmetiğe yatırmaması
gerektiğini, domatesin, ekmeğin, soğanın, kıymanın kaç para olduğunu
bilecek.
Cak cak telefonda konuşup,
“niye böyle fatura geldi” hayret
tribine girmeyecek.
Eşini dostunu kollayacak ama içi
vıcık vıcık dedikodu yumağının içinde
kaybolmayacak.
Marka düşkünü,
moda düşkünü olmayacak kesinlikle...
Takip edecek ancak yakışanı seçecek.
Sökük, paça boyu, fermuar dikmeyi bilecek,
her seferinde terzi aranmayacak pırnık pırnık.
Elinden her iş gelecek.
Marifetlerini sadece seni elde ederken değil,
seni elde tutarken de gösterecek
ve tüm bunlar içinden gelecek içinden, göstermelik olmayacak
Adamın sinirini bozmayacak,
tepesini attırmayacak,
cinleri başına toplamayacak,
kör olası dilini gerektiğinde yutacak...
Çarşı Pazar görmesini,
sana don külot almasını,
gömlek ayakkabı numaranı bilecek...
ve zevki seni giydirecek kadar
yerinde olacak,
kendisini giydirmeyi bildiği gibi
Orada burada dedikodu yapmayacak,
laf taşımayacak, ayıkla pirincin taşını
durumlarına sokmayacak.
Ortalık yerde kahkahalarıyla
sebepsiz çınlamayacak.
Dekoltenin dozunu kaçırmayacak ama
sıkı sıkıya da kendini ambalajlamayacak.
Açık saçık olan elbisesi değil,
sana olan ilgisi olacak ve
bunu gösterebilecek medeniyeti...
Onu bir kediyi sever gibi seveceksin
yanı başında ve huzurla...
Öyle “çağırdım, gelmedin,
geç kaldın, aramadın, sormadın,
kiminleydin, hesap ver” yapmayacak.
Sana yüreğiyle güvenecek,
inançlarıyla sokulacak.
Bilmem kimin sözüne aldırmayacak,
asla arkadaşlarının arkasından konuşmayacak,
hele küfür hiç etmeyecek.
Sınırını zorlamayacak ,
salya sümük ağlamayacak,
kıytırık nedenlerden
hır gür çıkarmayacak.
Sözü dinlenir, anlaşılır olacak.
Bir hatayı allayıp pullayıp abartmayacak.
Gömleklerini o ütüleyecek ve
o gömleğe hangi pantolon yakışır bilecek. Ama hayatı giyim kuşam
üstüne kurulmayacak.
Uyum ve uyumsuzluk nedir bilecek.
Bir kere, topuklu ayakkabıyla spor ayakkabının
ayrımını yapabilecek arkadaş.
Dağa çıkarken rugan ayakkabı giymeyecek.
“Of yoruldum, beni ara,
beni al, beni bul, bunu isterim” değil,
“sence de uygunsa, yanındayım, ben gelirim,
merak etme” olacak lügatında. Tereciye tere satmayacak yani.
Hissettiğiyle yaptığı şey arasında uçurum olmayacak.
Cesur olacak cesur.
Seni seviyorum derken korkmayacak,
başka şeylerin arkasına gizlenmeyecek ve
arkandan laf söyletmeyecek....
Aklını başından alacak ama,
aklını sadece bununla yormayacak.
Delireceksin ama delirmen
hastalıktan olmayacak.
Uzanıverdi mi yanına boylu boyunca,
göğsünde atan kalbinin yerine
koyacaksın kendini,
ruhunu, her şeyini.
Aşksız yatmayacak yatağa
ve sen bunu bileceksin.
Kadın gibi kadın olacak, kadın dediğin,
çıtır çerez niyetine yemediğin.
Bir gecelik değil, ömürlük olacak ömürlük. Yıllara rehaveti değil
huzuru taşıyacak.
En seksi leydi olmayı da bilecek,
hanım sultan olup sözünü geçirmeyi de.
Cıvık konulara takılıp zaman tüketmeyecek, küsmeyecek,
süründürmeyecek.
Kadın dediğin ayıp nedir, bilecek.
Sıkboğaz edip, seni yalancı durumuna düşürmeyecek.
Seni öyle bir tutacak ki arkadaş,
sen bile şaşıracaksın öyle tutulduğuna.
İki lafın başı,
her tartışmada “ayrılalım”
tehdidi savurmayacak.
Sabırlı olacak ve
asla gururuna dokunmayacak...
Tuzu az, şekeri çok gibi limiti olmayan prosedürsüz yemeklerle işi
olmayacak.
Şöyle pastırmalı kuru fasulyenin yanına tereyağlı pilavı konduracak
şüphesiz.
Salatasız oturmayacak yemeğe.
Su getirmeyi hiç mi hiç unutmayacak.
Temiz olacak her şeyden önce, mesela;
köfteyi mıncıklarken elleri.
Yahut pahalı parfümlerin sindiği,
süslü püslü boyacı küpü gibi,
her öptüğünde
bulaşık bir tadın kaldığı
bir kadını öpmeyeceksin.
Buram buram aşka sarılacaksın arkadaş.
Buram buram kadın kokacak,
kadın dediğin.
Kadın dediğin güzel olacak ama
eli yüzü düzgünden çok öte bir şey.
Zeki olacak zeki,
seni bir hamur gibi karmasını da bilecek,
o hamura kendini katmasını da...
Paranın gücünü bilecek ama
ne parasızlığın ezikliğini ne de
paranın kudurmuşluğunu yaşayacak.
Değerlerini bir anlık
hevesler uğruna terketmeyecek.
Namussuzluğunu,
ahlaksızlığını ancak ve ancak
seni baştan çıkarırken kullanacak,
yan gözle adam kesmeyecek,
üstüne sevgili edinmeyecek
Sarışın, renkli gözlü, uzun bacaklı, beyaz tenli, ince bilekli
dilber filan fasarya...
Kadın dediğin hatun olacak arkadaş,
sözüne güvenilir, olacak.
Bileceksin ki konuşulanlar burada kalır,
kapıdan çıkmaz bir daha.
Ağzı sıkı olacak kadın dediğin.
Sırrını tutacak ama
gününü bekleyip kusmayacak...
Para lazımcılardan, kürkçülerden,
cep telefonu manyaklarından, dırdırcılardan,
unutkanlıklarını senin üzerine atanlardan,
kendi yetersizliğini
seni suçlayarak rahatlayanlardan,
raf süslerinden, tehtidkarlardan, kaçaklardan,
kıkırdayanlardan, boş bakanlardan olmayacak.
Saflığı, cahilliği, aptallığı oynamayacak,
biraz ukala olabilir ancak sana rol yapmayacak.
Komplekslerini güzelliğiyle örtmeye çalışmayacak.
Bir şeyi çok isterse ve inançları doğrultusunda yapacak.
En önemlisi kendini sevecek arkadaş,
kendini sevmeyen kadından sana ne hayır gelir.
Bir bakarsın ki yıllar sonra bu kadınla ne yatağa sığabiliyorsun, ne
toprağa...
Koluna takıp gezmesini de bileceksin
gururla, koynuna çekip sevişmesini de şehvetle. Analığını da
bilecek,
çocuklarından saygı görmeyi de,
anaya babaya hürmet etmeyi de...
Kadın, kadın olacak be,
seni sadece sen olduğun için, sensin diye sevecek.
Parayla pulla, kariyerle, güçle,
kimin ne dediğiyle , sınırlamayacak.
Hem sevgilin, hem arkadaşın,
hem annen, hem çocuğun olacak,
bağrına basacaksın huzurla...
Bileceksin ki evde “O” kadın tarafından
beklenmenin zevkini hiçbir zevk yaşatamaz sana...
ÖYLE BİR KADIN İŞTE…..
YOKTUR DEMEYİN! VARDIR VARDI..
ÇOK ZOR OLDUÄžU KESİN,
AMA İMKANSIZ DEÄžİL...
SENDE ADAM OLACAKSIN,SEÇMESİNİ BİLECEKSİN
alıntıdır [SIZE=2]Kadın dediğin güzel olacak arkadaş.
Şöyle savurdu mu eteğini, ruhun
rüzgarına kayacak. Bacakların, ayakların, bilekten bağlı ayakkabıya
tutunan parmakların, seyrine doyamayacaksın. Bakımlı olacak kadın
dediğin.
Saçları ipek, topukları pembe, boynu ince,
salındı mı kuğu gibi zarif olacak
ve zarifliğinin ortasında
bir hanımefendi barındıracak.
Güzel olacak ama kaşı, gözü,
bacağı, göğüslerinden önce,
sözü doğru, ruhu
aydınlık olacak, güzelliği komple olacak.
Korkmayacaksın gecenin bir
vakti sol cenapta yüzünü gördüğünde.
Yeni bir kabus gibi yaşamayacaksın
gerçeği de. Güzel olacak ama,
aklını evde tutacak kadar da akıllı....
Seni elinin tersiyle değil,
avucunun içiyle kavrayacak...
Bileceksin ki “emin ellerdeyim,
başkası tutamaz beni böyle.”
Rahat olacaksın yanında,
Çok konuşmayacak,
beynini didiklemeyecek
küçük kurtçuklarla.
Sıradan ve kabullenir yaşamanın
ne demek olduğunu
sindirmiş olacak içine.
Asla şatafat düşkünü olmayacak.
Doğum günlerinde bir sıcacık öpücüğün
yerini, tek taş bir De Beears’ın alamayacağını algılayacak
kadar doygun olacak.
Hatırlaman yetecek özel günleri,
pahalı bir hediyeyle
savuşturmadan sadeliğin içinde
farkedilir olabilmeyi,
gösterişli kıyafetle bir tutmayacak.
Duruşu, oturuşu,
yürüyüşü abartılı değil,
basit hiç değil,
sadelikten oluşacak.
Kendini süs bebeği gibi ortaya atıp,
fingirdeşmeyecek başkalarıyla.
Ekonomiden, politikadan, milli maçlardan
ve kültürel olaylardan haberi olacak.
Bizi kim yönetir, nasıl yönetir,
demokrasi, monarşi, oligarşi nedir, bilecek.
Saf hatun numarasıyla cahilliğini
güzelliğiyle örtmeye yeltenmeyecek.
Gezip, eğlenmesini bildiği kadar,
pazar parasını kozmetiğe yatırmaması
gerektiğini, domatesin, ekmeğin, soğanın, kıymanın kaç para olduğunu
bilecek.
Cak cak telefonda konuşup,
“niye böyle fatura geldi” hayret
tribine girmeyecek.
Eşini dostunu kollayacak ama içi
vıcık vıcık dedikodu yumağının içinde
kaybolmayacak.
Marka düşkünü,
moda düşkünü olmayacak kesinlikle...
Takip edecek ancak yakışanı seçecek.
Sökük, paça boyu, fermuar dikmeyi bilecek,
her seferinde terzi aranmayacak pırnık pırnık.
Elinden her iş gelecek.
Marifetlerini sadece seni elde ederken değil,
seni elde tutarken de gösterecek
ve tüm bunlar içinden gelecek içinden, göstermelik olmayacak
Adamın sinirini bozmayacak,
tepesini attırmayacak,
cinleri başına toplamayacak,
kör olası dilini gerektiğinde yutacak...
Çarşı Pazar görmesini,
sana don külot almasını,
gömlek ayakkabı numaranı bilecek...
ve zevki seni giydirecek kadar
yerinde olacak,
kendisini giydirmeyi bildiği gibi
Orada burada dedikodu yapmayacak,
laf taşımayacak, ayıkla pirincin taşını
durumlarına sokmayacak.
Ortalık yerde kahkahalarıyla
sebepsiz çınlamayacak.
Dekoltenin dozunu kaçırmayacak ama
sıkı sıkıya da kendini ambalajlamayacak.
Açık saçık olan elbisesi değil,
sana olan ilgisi olacak ve
bunu gösterebilecek medeniyeti...
Onu bir kediyi sever gibi seveceksin
yanı başında ve huzurla...
Öyle “çağırdım, gelmedin,
geç kaldın, aramadın, sormadın,
kiminleydin, hesap ver” yapmayacak.
Sana yüreğiyle güvenecek,
inançlarıyla sokulacak.
Bilmem kimin sözüne aldırmayacak,
asla arkadaşlarının arkasından konuşmayacak,
hele küfür hiç etmeyecek.
Sınırını zorlamayacak ,
salya sümük ağlamayacak,
kıytırık nedenlerden
hır gür çıkarmayacak.
Sözü dinlenir, anlaşılır olacak.
Bir hatayı allayıp pullayıp abartmayacak.
Gömleklerini o ütüleyecek ve
o gömleğe hangi pantolon yakışır bilecek. Ama hayatı giyim kuşam
üstüne kurulmayacak.
Uyum ve uyumsuzluk nedir bilecek.
Bir kere, topuklu ayakkabıyla spor ayakkabının
ayrımını yapabilecek arkadaş.
Dağa çıkarken rugan ayakkabı giymeyecek.
“Of yoruldum, beni ara,
beni al, beni bul, bunu isterim” değil,
“sence de uygunsa, yanındayım, ben gelirim,
merak etme” olacak lügatında. Tereciye tere satmayacak yani.
Hissettiğiyle yaptığı şey arasında uçurum olmayacak.
Cesur olacak cesur.
Seni seviyorum derken korkmayacak,
başka şeylerin arkasına gizlenmeyecek ve
arkandan laf söyletmeyecek....
Aklını başından alacak ama,
aklını sadece bununla yormayacak.
Delireceksin ama delirmen
hastalıktan olmayacak.
Uzanıverdi mi yanına boylu boyunca,
göğsünde atan kalbinin yerine
koyacaksın kendini,
ruhunu, her şeyini.
Aşksız yatmayacak yatağa
ve sen bunu bileceksin.
Kadın gibi kadın olacak, kadın dediğin,
çıtır çerez niyetine yemediğin.
Bir gecelik değil, ömürlük olacak ömürlük. Yıllara rehaveti değil
huzuru taşıyacak.
En seksi leydi olmayı da bilecek,
hanım sultan olup sözünü geçirmeyi de.
Cıvık konulara takılıp zaman tüketmeyecek, küsmeyecek,
süründürmeyecek.
Kadın dediğin ayıp nedir, bilecek.
Sıkboğaz edip, seni yalancı durumuna düşürmeyecek.
Seni öyle bir tutacak ki arkadaş,
sen bile şaşıracaksın öyle tutulduğuna.
İki lafın başı,
her tartışmada “ayrılalım”
tehdidi savurmayacak.
Sabırlı olacak ve
asla gururuna dokunmayacak...
Tuzu az, şekeri çok gibi limiti olmayan prosedürsüz yemeklerle işi
olmayacak.
Şöyle pastırmalı kuru fasulyenin yanına tereyağlı pilavı konduracak
şüphesiz.
Salatasız oturmayacak yemeğe.
Su getirmeyi hiç mi hiç unutmayacak.
Temiz olacak her şeyden önce, mesela;
köfteyi mıncıklarken elleri.
Yahut pahalı parfümlerin sindiği,
süslü püslü boyacı küpü gibi,
her öptüğünde
bulaşık bir tadın kaldığı
bir kadını öpmeyeceksin.
Buram buram aşka sarılacaksın arkadaş.
Buram buram kadın kokacak,
kadın dediğin.
Kadın dediğin güzel olacak ama
eli yüzü düzgünden çok öte bir şey.
Zeki olacak zeki,
seni bir hamur gibi karmasını da bilecek,
o hamura kendini katmasını da...
Paranın gücünü bilecek ama
ne parasızlığın ezikliğini ne de
paranın kudurmuşluğunu yaşayacak.
Değerlerini bir anlık
hevesler uğruna terketmeyecek.
Namussuzluğunu,
ahlaksızlığını ancak ve ancak
seni baştan çıkarırken kullanacak,
yan gözle adam kesmeyecek,
üstüne sevgili edinmeyecek
Sarışın, renkli gözlü, uzun bacaklı, beyaz tenli, ince bilekli
dilber filan fasarya...
Kadın dediğin hatun olacak arkadaş,
sözüne güvenilir, olacak.
Bileceksin ki konuşulanlar burada kalır,
kapıdan çıkmaz bir daha.
Ağzı sıkı olacak kadın dediğin.
Sırrını tutacak ama
gününü bekleyip kusmayacak...
Para lazımcılardan, kürkçülerden,
cep telefonu manyaklarından, dırdırcılardan,
unutkanlıklarını senin üzerine atanlardan,
kendi yetersizliğini
seni suçlayarak rahatlayanlardan,
raf süslerinden, tehtidkarlardan, kaçaklardan,
kıkırdayanlardan, boş bakanlardan olmayacak.
Saflığı, cahilliği, aptallığı oynamayacak,
biraz ukala olabilir ancak sana rol yapmayacak.
Komplekslerini güzelliğiyle örtmeye çalışmayacak.
Bir şeyi çok isterse ve inançları doğrultusunda yapacak.
En önemlisi kendini sevecek arkadaş,
kendini sevmeyen kadından sana ne hayır gelir.
Bir bakarsın ki yıllar sonra bu kadınla ne yatağa sığabiliyorsun, ne
toprağa...
Koluna takıp gezmesini de bileceksin
gururla, koynuna çekip sevişmesini de şehvetle. Analığını da
bilecek,
çocuklarından saygı görmeyi de,
anaya babaya hürmet etmeyi de...
Kadın, kadın olacak be,
seni sadece sen olduğun için, sensin diye sevecek.
Parayla pulla, kariyerle, güçle,
kimin ne dediğiyle , sınırlamayacak.
Hem sevgilin, hem arkadaşın,
hem annen, hem çocuğun olacak,
bağrına basacaksın huzurla...
Bileceksin ki evde “O” kadın tarafından
beklenmenin zevkini hiçbir zevk yaşatamaz sana...
ÖYLE BİR KADIN İŞTE…..
YOKTUR DEMEYİN! VARDIR VARDIR..
ÇOK ZOR OLDUÄžU KESİN,
AMA İMKANSIZ DEÄžİL...
SENDE ADAM OLACAKSIN,SEÇMESİNİ BİLECEKSİN
alıntıdır [/SIZE]
daha cok bekLersiniz siz :yikildim:şimdiden kolay gelsin
Şöyle savurdu mu eteğini, ruhun
rüzgarına kayacak. Bacakların, ayakların, bilekten bağlı ayakkabıya
tutunan parmakların, seyrine doyamayacaksın. Bakımlı olacak kadın
dediğin.
Saçları ipek, topukları pembe, boynu ince,
salındı mı kuğu gibi zarif olacak
ve zarifliğinin ortasında
bir hanımefendi barındıracak.
Güzel olacak ama kaşı, gözü,
bacağı, göğüslerinden önce,
sözü doğru, ruhu
aydınlık olacak, güzelliği komple olacak.
Korkmayacaksın gecenin bir
vakti sol cenapta yüzünü gördüğünde.
Yeni bir kabus gibi yaşamayacaksın
gerçeği de. Güzel olacak ama,
aklını evde tutacak kadar da akıllı....
Seni elinin tersiyle değil,
avucunun içiyle kavrayacak...
Bileceksin ki “emin ellerdeyim,
başkası tutamaz beni böyle.”
Rahat olacaksın yanında,
Çok konuşmayacak,
beynini didiklemeyecek
küçük kurtçuklarla.
Sıradan ve kabullenir yaşamanın
ne demek olduğunu
sindirmiş olacak içine.
Asla şatafat düşkünü olmayacak.
Doğum günlerinde bir sıcacık öpücüğün
yerini, tek taş bir De Beears’ın alamayacağını algılayacak
kadar doygun olacak.
Hatırlaman yetecek özel günleri,
pahalı bir hediyeyle
savuşturmadan sadeliğin içinde
farkedilir olabilmeyi,
gösterişli kıyafetle bir tutmayacak.
Duruşu, oturuşu,
yürüyüşü abartılı değil,
basit hiç değil,
sadelikten oluşacak.
Kendini süs bebeği gibi ortaya atıp,
fingirdeşmeyecek başkalarıyla.
Ekonomiden, politikadan, milli maçlardan
ve kültürel olaylardan haberi olacak.
Bizi kim yönetir, nasıl yönetir,
demokrasi, monarşi, oligarşi nedir, bilecek.
Saf hatun numarasıyla cahilliğini
güzelliğiyle örtmeye yeltenmeyecek.
Gezip, eğlenmesini bildiği kadar,
pazar parasını kozmetiğe yatırmaması
gerektiğini, domatesin, ekmeğin, soğanın, kıymanın kaç para olduğunu
bilecek.
Cak cak telefonda konuşup,
“niye böyle fatura geldi” hayret
tribine girmeyecek.
Eşini dostunu kollayacak ama içi
vıcık vıcık dedikodu yumağının içinde
kaybolmayacak.
Marka düşkünü,
moda düşkünü olmayacak kesinlikle...
Takip edecek ancak yakışanı seçecek.
Sökük, paça boyu, fermuar dikmeyi bilecek,
her seferinde terzi aranmayacak pırnık pırnık.
Elinden her iş gelecek.
Marifetlerini sadece seni elde ederken değil,
seni elde tutarken de gösterecek
ve tüm bunlar içinden gelecek içinden, göstermelik olmayacak
Adamın sinirini bozmayacak,
tepesini attırmayacak,
cinleri başına toplamayacak,
kör olası dilini gerektiğinde yutacak...
Çarşı Pazar görmesini,
sana don külot almasını,
gömlek ayakkabı numaranı bilecek...
ve zevki seni giydirecek kadar
yerinde olacak,
kendisini giydirmeyi bildiği gibi
Orada burada dedikodu yapmayacak,
laf taşımayacak, ayıkla pirincin taşını
durumlarına sokmayacak.
Ortalık yerde kahkahalarıyla
sebepsiz çınlamayacak.
Dekoltenin dozunu kaçırmayacak ama
sıkı sıkıya da kendini ambalajlamayacak.
Açık saçık olan elbisesi değil,
sana olan ilgisi olacak ve
bunu gösterebilecek medeniyeti...
Onu bir kediyi sever gibi seveceksin
yanı başında ve huzurla...
Öyle “çağırdım, gelmedin,
geç kaldın, aramadın, sormadın,
kiminleydin, hesap ver” yapmayacak.
Sana yüreğiyle güvenecek,
inançlarıyla sokulacak.
Bilmem kimin sözüne aldırmayacak,
asla arkadaşlarının arkasından konuşmayacak,
hele küfür hiç etmeyecek.
Sınırını zorlamayacak ,
salya sümük ağlamayacak,
kıytırık nedenlerden
hır gür çıkarmayacak.
Sözü dinlenir, anlaşılır olacak.
Bir hatayı allayıp pullayıp abartmayacak.
Gömleklerini o ütüleyecek ve
o gömleğe hangi pantolon yakışır bilecek. Ama hayatı giyim kuşam
üstüne kurulmayacak.
Uyum ve uyumsuzluk nedir bilecek.
Bir kere, topuklu ayakkabıyla spor ayakkabının
ayrımını yapabilecek arkadaş.
Dağa çıkarken rugan ayakkabı giymeyecek.
“Of yoruldum, beni ara,
beni al, beni bul, bunu isterim” değil,
“sence de uygunsa, yanındayım, ben gelirim,
merak etme” olacak lügatında. Tereciye tere satmayacak yani.
Hissettiğiyle yaptığı şey arasında uçurum olmayacak.
Cesur olacak cesur.
Seni seviyorum derken korkmayacak,
başka şeylerin arkasına gizlenmeyecek ve
arkandan laf söyletmeyecek....
Aklını başından alacak ama,
aklını sadece bununla yormayacak.
Delireceksin ama delirmen
hastalıktan olmayacak.
Uzanıverdi mi yanına boylu boyunca,
göğsünde atan kalbinin yerine
koyacaksın kendini,
ruhunu, her şeyini.
Aşksız yatmayacak yatağa
ve sen bunu bileceksin.
Kadın gibi kadın olacak, kadın dediğin,
çıtır çerez niyetine yemediğin.
Bir gecelik değil, ömürlük olacak ömürlük. Yıllara rehaveti değil
huzuru taşıyacak.
En seksi leydi olmayı da bilecek,
hanım sultan olup sözünü geçirmeyi de.
Cıvık konulara takılıp zaman tüketmeyecek, küsmeyecek,
süründürmeyecek.
Kadın dediğin ayıp nedir, bilecek.
Sıkboğaz edip, seni yalancı durumuna düşürmeyecek.
Seni öyle bir tutacak ki arkadaş,
sen bile şaşıracaksın öyle tutulduğuna.
İki lafın başı,
her tartışmada “ayrılalım”
tehdidi savurmayacak.
Sabırlı olacak ve
asla gururuna dokunmayacak...
Tuzu az, şekeri çok gibi limiti olmayan prosedürsüz yemeklerle işi
olmayacak.
Şöyle pastırmalı kuru fasulyenin yanına tereyağlı pilavı konduracak
şüphesiz.
Salatasız oturmayacak yemeğe.
Su getirmeyi hiç mi hiç unutmayacak.
Temiz olacak her şeyden önce, mesela;
köfteyi mıncıklarken elleri.
Yahut pahalı parfümlerin sindiği,
süslü püslü boyacı küpü gibi,
her öptüğünde
bulaşık bir tadın kaldığı
bir kadını öpmeyeceksin.
Buram buram aşka sarılacaksın arkadaş.
Buram buram kadın kokacak,
kadın dediğin.
Kadın dediğin güzel olacak ama
eli yüzü düzgünden çok öte bir şey.
Zeki olacak zeki,
seni bir hamur gibi karmasını da bilecek,
o hamura kendini katmasını da...
Paranın gücünü bilecek ama
ne parasızlığın ezikliğini ne de
paranın kudurmuşluğunu yaşayacak.
Değerlerini bir anlık
hevesler uğruna terketmeyecek.
Namussuzluğunu,
ahlaksızlığını ancak ve ancak
seni baştan çıkarırken kullanacak,
yan gözle adam kesmeyecek,
üstüne sevgili edinmeyecek
Sarışın, renkli gözlü, uzun bacaklı, beyaz tenli, ince bilekli
dilber filan fasarya...
Kadın dediğin hatun olacak arkadaş,
sözüne güvenilir, olacak.
Bileceksin ki konuşulanlar burada kalır,
kapıdan çıkmaz bir daha.
Ağzı sıkı olacak kadın dediğin.
Sırrını tutacak ama
gününü bekleyip kusmayacak...
Para lazımcılardan, kürkçülerden,
cep telefonu manyaklarından, dırdırcılardan,
unutkanlıklarını senin üzerine atanlardan,
kendi yetersizliğini
seni suçlayarak rahatlayanlardan,
raf süslerinden, tehtidkarlardan, kaçaklardan,
kıkırdayanlardan, boş bakanlardan olmayacak.
Saflığı, cahilliği, aptallığı oynamayacak,
biraz ukala olabilir ancak sana rol yapmayacak.
Komplekslerini güzelliğiyle örtmeye çalışmayacak.
Bir şeyi çok isterse ve inançları doğrultusunda yapacak.
En önemlisi kendini sevecek arkadaş,
kendini sevmeyen kadından sana ne hayır gelir.
Bir bakarsın ki yıllar sonra bu kadınla ne yatağa sığabiliyorsun, ne
toprağa...
Koluna takıp gezmesini de bileceksin
gururla, koynuna çekip sevişmesini de şehvetle. Analığını da
bilecek,
çocuklarından saygı görmeyi de,
anaya babaya hürmet etmeyi de...
Kadın, kadın olacak be,
seni sadece sen olduğun için, sensin diye sevecek.
Parayla pulla, kariyerle, güçle,
kimin ne dediğiyle , sınırlamayacak.
Hem sevgilin, hem arkadaşın,
hem annen, hem çocuğun olacak,
bağrına basacaksın huzurla...
Bileceksin ki evde “O” kadın tarafından
beklenmenin zevkini hiçbir zevk yaşatamaz sana...
ÖYLE BİR KADIN İŞTE…..
YOKTUR DEMEYİN! VARDIR VARDI..
ÇOK ZOR OLDUÄžU KESİN,
AMA İMKANSIZ DEÄžİL...
SENDE ADAM OLACAKSIN,SEÇMESİNİ BİLECEKSİN
alıntıdır [SIZE=2]Kadın dediğin güzel olacak arkadaş.
Şöyle savurdu mu eteğini, ruhun
rüzgarına kayacak. Bacakların, ayakların, bilekten bağlı ayakkabıya
tutunan parmakların, seyrine doyamayacaksın. Bakımlı olacak kadın
dediğin.
Saçları ipek, topukları pembe, boynu ince,
salındı mı kuğu gibi zarif olacak
ve zarifliğinin ortasında
bir hanımefendi barındıracak.
Güzel olacak ama kaşı, gözü,
bacağı, göğüslerinden önce,
sözü doğru, ruhu
aydınlık olacak, güzelliği komple olacak.
Korkmayacaksın gecenin bir
vakti sol cenapta yüzünü gördüğünde.
Yeni bir kabus gibi yaşamayacaksın
gerçeği de. Güzel olacak ama,
aklını evde tutacak kadar da akıllı....
Seni elinin tersiyle değil,
avucunun içiyle kavrayacak...
Bileceksin ki “emin ellerdeyim,
başkası tutamaz beni böyle.”
Rahat olacaksın yanında,
Çok konuşmayacak,
beynini didiklemeyecek
küçük kurtçuklarla.
Sıradan ve kabullenir yaşamanın
ne demek olduğunu
sindirmiş olacak içine.
Asla şatafat düşkünü olmayacak.
Doğum günlerinde bir sıcacık öpücüğün
yerini, tek taş bir De Beears’ın alamayacağını algılayacak
kadar doygun olacak.
Hatırlaman yetecek özel günleri,
pahalı bir hediyeyle
savuşturmadan sadeliğin içinde
farkedilir olabilmeyi,
gösterişli kıyafetle bir tutmayacak.
Duruşu, oturuşu,
yürüyüşü abartılı değil,
basit hiç değil,
sadelikten oluşacak.
Kendini süs bebeği gibi ortaya atıp,
fingirdeşmeyecek başkalarıyla.
Ekonomiden, politikadan, milli maçlardan
ve kültürel olaylardan haberi olacak.
Bizi kim yönetir, nasıl yönetir,
demokrasi, monarşi, oligarşi nedir, bilecek.
Saf hatun numarasıyla cahilliğini
güzelliğiyle örtmeye yeltenmeyecek.
Gezip, eğlenmesini bildiği kadar,
pazar parasını kozmetiğe yatırmaması
gerektiğini, domatesin, ekmeğin, soğanın, kıymanın kaç para olduğunu
bilecek.
Cak cak telefonda konuşup,
“niye böyle fatura geldi” hayret
tribine girmeyecek.
Eşini dostunu kollayacak ama içi
vıcık vıcık dedikodu yumağının içinde
kaybolmayacak.
Marka düşkünü,
moda düşkünü olmayacak kesinlikle...
Takip edecek ancak yakışanı seçecek.
Sökük, paça boyu, fermuar dikmeyi bilecek,
her seferinde terzi aranmayacak pırnık pırnık.
Elinden her iş gelecek.
Marifetlerini sadece seni elde ederken değil,
seni elde tutarken de gösterecek
ve tüm bunlar içinden gelecek içinden, göstermelik olmayacak
Adamın sinirini bozmayacak,
tepesini attırmayacak,
cinleri başına toplamayacak,
kör olası dilini gerektiğinde yutacak...
Çarşı Pazar görmesini,
sana don külot almasını,
gömlek ayakkabı numaranı bilecek...
ve zevki seni giydirecek kadar
yerinde olacak,
kendisini giydirmeyi bildiği gibi
Orada burada dedikodu yapmayacak,
laf taşımayacak, ayıkla pirincin taşını
durumlarına sokmayacak.
Ortalık yerde kahkahalarıyla
sebepsiz çınlamayacak.
Dekoltenin dozunu kaçırmayacak ama
sıkı sıkıya da kendini ambalajlamayacak.
Açık saçık olan elbisesi değil,
sana olan ilgisi olacak ve
bunu gösterebilecek medeniyeti...
Onu bir kediyi sever gibi seveceksin
yanı başında ve huzurla...
Öyle “çağırdım, gelmedin,
geç kaldın, aramadın, sormadın,
kiminleydin, hesap ver” yapmayacak.
Sana yüreğiyle güvenecek,
inançlarıyla sokulacak.
Bilmem kimin sözüne aldırmayacak,
asla arkadaşlarının arkasından konuşmayacak,
hele küfür hiç etmeyecek.
Sınırını zorlamayacak ,
salya sümük ağlamayacak,
kıytırık nedenlerden
hır gür çıkarmayacak.
Sözü dinlenir, anlaşılır olacak.
Bir hatayı allayıp pullayıp abartmayacak.
Gömleklerini o ütüleyecek ve
o gömleğe hangi pantolon yakışır bilecek. Ama hayatı giyim kuşam
üstüne kurulmayacak.
Uyum ve uyumsuzluk nedir bilecek.
Bir kere, topuklu ayakkabıyla spor ayakkabının
ayrımını yapabilecek arkadaş.
Dağa çıkarken rugan ayakkabı giymeyecek.
“Of yoruldum, beni ara,
beni al, beni bul, bunu isterim” değil,
“sence de uygunsa, yanındayım, ben gelirim,
merak etme” olacak lügatında. Tereciye tere satmayacak yani.
Hissettiğiyle yaptığı şey arasında uçurum olmayacak.
Cesur olacak cesur.
Seni seviyorum derken korkmayacak,
başka şeylerin arkasına gizlenmeyecek ve
arkandan laf söyletmeyecek....
Aklını başından alacak ama,
aklını sadece bununla yormayacak.
Delireceksin ama delirmen
hastalıktan olmayacak.
Uzanıverdi mi yanına boylu boyunca,
göğsünde atan kalbinin yerine
koyacaksın kendini,
ruhunu, her şeyini.
Aşksız yatmayacak yatağa
ve sen bunu bileceksin.
Kadın gibi kadın olacak, kadın dediğin,
çıtır çerez niyetine yemediğin.
Bir gecelik değil, ömürlük olacak ömürlük. Yıllara rehaveti değil
huzuru taşıyacak.
En seksi leydi olmayı da bilecek,
hanım sultan olup sözünü geçirmeyi de.
Cıvık konulara takılıp zaman tüketmeyecek, küsmeyecek,
süründürmeyecek.
Kadın dediğin ayıp nedir, bilecek.
Sıkboğaz edip, seni yalancı durumuna düşürmeyecek.
Seni öyle bir tutacak ki arkadaş,
sen bile şaşıracaksın öyle tutulduğuna.
İki lafın başı,
her tartışmada “ayrılalım”
tehdidi savurmayacak.
Sabırlı olacak ve
asla gururuna dokunmayacak...
Tuzu az, şekeri çok gibi limiti olmayan prosedürsüz yemeklerle işi
olmayacak.
Şöyle pastırmalı kuru fasulyenin yanına tereyağlı pilavı konduracak
şüphesiz.
Salatasız oturmayacak yemeğe.
Su getirmeyi hiç mi hiç unutmayacak.
Temiz olacak her şeyden önce, mesela;
köfteyi mıncıklarken elleri.
Yahut pahalı parfümlerin sindiği,
süslü püslü boyacı küpü gibi,
her öptüğünde
bulaşık bir tadın kaldığı
bir kadını öpmeyeceksin.
Buram buram aşka sarılacaksın arkadaş.
Buram buram kadın kokacak,
kadın dediğin.
Kadın dediğin güzel olacak ama
eli yüzü düzgünden çok öte bir şey.
Zeki olacak zeki,
seni bir hamur gibi karmasını da bilecek,
o hamura kendini katmasını da...
Paranın gücünü bilecek ama
ne parasızlığın ezikliğini ne de
paranın kudurmuşluğunu yaşayacak.
Değerlerini bir anlık
hevesler uğruna terketmeyecek.
Namussuzluğunu,
ahlaksızlığını ancak ve ancak
seni baştan çıkarırken kullanacak,
yan gözle adam kesmeyecek,
üstüne sevgili edinmeyecek
Sarışın, renkli gözlü, uzun bacaklı, beyaz tenli, ince bilekli
dilber filan fasarya...
Kadın dediğin hatun olacak arkadaş,
sözüne güvenilir, olacak.
Bileceksin ki konuşulanlar burada kalır,
kapıdan çıkmaz bir daha.
Ağzı sıkı olacak kadın dediğin.
Sırrını tutacak ama
gününü bekleyip kusmayacak...
Para lazımcılardan, kürkçülerden,
cep telefonu manyaklarından, dırdırcılardan,
unutkanlıklarını senin üzerine atanlardan,
kendi yetersizliğini
seni suçlayarak rahatlayanlardan,
raf süslerinden, tehtidkarlardan, kaçaklardan,
kıkırdayanlardan, boş bakanlardan olmayacak.
Saflığı, cahilliği, aptallığı oynamayacak,
biraz ukala olabilir ancak sana rol yapmayacak.
Komplekslerini güzelliğiyle örtmeye çalışmayacak.
Bir şeyi çok isterse ve inançları doğrultusunda yapacak.
En önemlisi kendini sevecek arkadaş,
kendini sevmeyen kadından sana ne hayır gelir.
Bir bakarsın ki yıllar sonra bu kadınla ne yatağa sığabiliyorsun, ne
toprağa...
Koluna takıp gezmesini de bileceksin
gururla, koynuna çekip sevişmesini de şehvetle. Analığını da
bilecek,
çocuklarından saygı görmeyi de,
anaya babaya hürmet etmeyi de...
Kadın, kadın olacak be,
seni sadece sen olduğun için, sensin diye sevecek.
Parayla pulla, kariyerle, güçle,
kimin ne dediğiyle , sınırlamayacak.
Hem sevgilin, hem arkadaşın,
hem annen, hem çocuğun olacak,
bağrına basacaksın huzurla...
Bileceksin ki evde “O” kadın tarafından
beklenmenin zevkini hiçbir zevk yaşatamaz sana...
ÖYLE BİR KADIN İŞTE…..
YOKTUR DEMEYİN! VARDIR VARDIR..
ÇOK ZOR OLDUÄžU KESİN,
AMA İMKANSIZ DEÄžİL...
SENDE ADAM OLACAKSIN,SEÇMESİNİ BİLECEKSİN
alıntıdır [/SIZE]
daha cok bekLersiniz siz :yikildim:şimdiden kolay gelsin