Doğal doğum ile anne ve bebeği için sağlıklı bir sonucun oluşmasında bazı koşulların mutlaka sağlanması gerekir.
Bunların bazıları aile tarafından sağlanırken, diğerleri sağlık kuruluşu tarafından sunulabilir. Ancak tüm bu ortamların araştırılması ve elde edilmesindeki birinci sorumluluk yine ailelerindir.
1. Eğitim: Sağlıklı bir doğal doğum için ailenin eğitim alması, özellikle doğum konusunda negatif hipnoz altındaki toplumumuzda gereklidir. Eğitimlerde doğumun aşamaları, bu aşamalarda anneye ve doğum yardımcısına düşen görevler, nefes çalışmaları, bedensel hazırlıklar, gevşeme ve imgeleme yöntemleri, ilaç dışı ağrı kesici teknikler anlatılır.
2. Güven: Güven doğal bir doğumun en önemli duygusudur. Anne mükemmel bir uyum içinde çalışan bedenine ve bebeğine güvenmelidir. Doğum yapma konusundaki anne ve özellikle yakınlarındaki şüpheci yaklaşımlar doğumun gidişini negatif etkiler.
3. Mahremiyet: Doğumun tıpkı cinsel davranışlarımızda olduğu gibi ilkel hormonların kontrolünde yapılır. Doğumu yöneten beyin bölümümüz tüm memelilerde neredeyse aynı mekanizmalarla çalışmaktadır. Tüm memelilerde olduğu gibi doğum güvenli ve rahat edebileceğiniz bir ortam sağlanmalıdır. Bilinçaltı kesinlikle güvende olduğunu hissetmelidir.
Bu yüzden açık bir oda kapısı, sık sık izinsiz açılan kapılar bu güven ortamını bozar. Bunun yanında odada bulunan yabancı kişilerin ( Özellikle yakın olduğu düşünülen ancak doğum söz konusu olunca yabancı sayılabilecek akrabalar) sayısı artıkça doğumun gidişi negatif etkilenir. Hele bir de sık sık ziyaretçilerin gelmesi, annenin tüm odaklanmasını bozar.
4. Hareket özgürlüğü: Doğal bir doğumun vazgeçilmesidir. Doğumda bir anneyi çeşitli bahanelerle yatağa mahkum etmek ona yapılacak en büyük kötülüktür. Hareket özgürlüğü sayesinde bebeğin inişi kolaylaşır. Çünkü yerçekiminin avantajlarını kullanacaktır. Bebeğin oksijenlenmesi daha iyi olur çünkü rahim arkadaki ana damarlara bası yapmaz. Hareket özgürlüğü sayesinde anne daha rahat edebileceği pozisyonları kendi iç güdüleri ile bulur. Bu hareketler sayesinde pelvisteki küçük oynamalar bebeğin inişini kolaylaştırır.
5. Zamana saygı: Her doğum kendine özeldir. Farklıdır. Her bebek kendi zamanında doğmaya karar verdiğinde doğumların birçoğu çok daha sağlıklı ve rahat olacaktır. Doğum başladıktan sonra da her doğumun kendi gidişine saygı göstermek gerekir. Bazen doğumlar başlar, durur, sonra yeniden başlar. Geçen haftaki doğumuz 42 saat sürdü. Ancak bu sürenin büyük bir bölümünde ilk bebeğini doğuracak anne dinlendi.
Sabırlı beklememiz sonucunda anne kesi olmadan ve yırtık olmadan 4150 gr ağırlığındaki bebeğini aktif bir pozisyonda kendiliğinden doğurarak, kendi elleri ile kucağına aldı. Doğumda zamana saygı duymaz ve belli süreler içinde doğumu hedeflerseniz sezaryen oranınız kaçınılmaz olarak yüksek olacaktır.
Son yıllarda doğumlarımın birçoğu mümkün olduğunca ilaçsız ve müdahalesiz oldu. Bu doğal doğumlarda annelerin mükemmel doğum yapma güçlerini yeniden keşfettiklerini gördüm. Doğumun büyüsünü yaşamalarına ve o anda bir aile olduklarına şahit oldum. Bebeklerin annelerin göğsünde rahatlamalarına ve kendilerini bu güven ve sevgi ortamına bırakmalarına şahit oldum. Erketen babaya, kadından anneye dönüşümleri izledim. Ve her bir doğumla birlikte doğumun gücüne ve büyüsüne inancım arttı. Kadına ve bebeğine inancım arttı…
Doğal doğum yeni bir akım veya doğum şekli değildir. Doğal doğum hayatın kendisidir. Annelerin bebeklerine kavuşmasının en mükemmel şeklidir. Kadınlarımızın doğum yapma güçlerine sahip çıkma ve bebeklerine bu en değerli hediyeyi vermeleri zamanı gelmiştir. Mümkün olduğunca müdahalesiz ve doğal bir doğum sizin ve bebeklerinizin geleceğine yapacağınız en büyük yatırım olacaktır.
Op.Dr. Hakan Çoker
Bunların bazıları aile tarafından sağlanırken, diğerleri sağlık kuruluşu tarafından sunulabilir. Ancak tüm bu ortamların araştırılması ve elde edilmesindeki birinci sorumluluk yine ailelerindir.
1. Eğitim: Sağlıklı bir doğal doğum için ailenin eğitim alması, özellikle doğum konusunda negatif hipnoz altındaki toplumumuzda gereklidir. Eğitimlerde doğumun aşamaları, bu aşamalarda anneye ve doğum yardımcısına düşen görevler, nefes çalışmaları, bedensel hazırlıklar, gevşeme ve imgeleme yöntemleri, ilaç dışı ağrı kesici teknikler anlatılır.
2. Güven: Güven doğal bir doğumun en önemli duygusudur. Anne mükemmel bir uyum içinde çalışan bedenine ve bebeğine güvenmelidir. Doğum yapma konusundaki anne ve özellikle yakınlarındaki şüpheci yaklaşımlar doğumun gidişini negatif etkiler.
3. Mahremiyet: Doğumun tıpkı cinsel davranışlarımızda olduğu gibi ilkel hormonların kontrolünde yapılır. Doğumu yöneten beyin bölümümüz tüm memelilerde neredeyse aynı mekanizmalarla çalışmaktadır. Tüm memelilerde olduğu gibi doğum güvenli ve rahat edebileceğiniz bir ortam sağlanmalıdır. Bilinçaltı kesinlikle güvende olduğunu hissetmelidir.
Bu yüzden açık bir oda kapısı, sık sık izinsiz açılan kapılar bu güven ortamını bozar. Bunun yanında odada bulunan yabancı kişilerin ( Özellikle yakın olduğu düşünülen ancak doğum söz konusu olunca yabancı sayılabilecek akrabalar) sayısı artıkça doğumun gidişi negatif etkilenir. Hele bir de sık sık ziyaretçilerin gelmesi, annenin tüm odaklanmasını bozar.
4. Hareket özgürlüğü: Doğal bir doğumun vazgeçilmesidir. Doğumda bir anneyi çeşitli bahanelerle yatağa mahkum etmek ona yapılacak en büyük kötülüktür. Hareket özgürlüğü sayesinde bebeğin inişi kolaylaşır. Çünkü yerçekiminin avantajlarını kullanacaktır. Bebeğin oksijenlenmesi daha iyi olur çünkü rahim arkadaki ana damarlara bası yapmaz. Hareket özgürlüğü sayesinde anne daha rahat edebileceği pozisyonları kendi iç güdüleri ile bulur. Bu hareketler sayesinde pelvisteki küçük oynamalar bebeğin inişini kolaylaştırır.
5. Zamana saygı: Her doğum kendine özeldir. Farklıdır. Her bebek kendi zamanında doğmaya karar verdiğinde doğumların birçoğu çok daha sağlıklı ve rahat olacaktır. Doğum başladıktan sonra da her doğumun kendi gidişine saygı göstermek gerekir. Bazen doğumlar başlar, durur, sonra yeniden başlar. Geçen haftaki doğumuz 42 saat sürdü. Ancak bu sürenin büyük bir bölümünde ilk bebeğini doğuracak anne dinlendi.
Sabırlı beklememiz sonucunda anne kesi olmadan ve yırtık olmadan 4150 gr ağırlığındaki bebeğini aktif bir pozisyonda kendiliğinden doğurarak, kendi elleri ile kucağına aldı. Doğumda zamana saygı duymaz ve belli süreler içinde doğumu hedeflerseniz sezaryen oranınız kaçınılmaz olarak yüksek olacaktır.
Son yıllarda doğumlarımın birçoğu mümkün olduğunca ilaçsız ve müdahalesiz oldu. Bu doğal doğumlarda annelerin mükemmel doğum yapma güçlerini yeniden keşfettiklerini gördüm. Doğumun büyüsünü yaşamalarına ve o anda bir aile olduklarına şahit oldum. Bebeklerin annelerin göğsünde rahatlamalarına ve kendilerini bu güven ve sevgi ortamına bırakmalarına şahit oldum. Erketen babaya, kadından anneye dönüşümleri izledim. Ve her bir doğumla birlikte doğumun gücüne ve büyüsüne inancım arttı. Kadına ve bebeğine inancım arttı…
Doğal doğum yeni bir akım veya doğum şekli değildir. Doğal doğum hayatın kendisidir. Annelerin bebeklerine kavuşmasının en mükemmel şeklidir. Kadınlarımızın doğum yapma güçlerine sahip çıkma ve bebeklerine bu en değerli hediyeyi vermeleri zamanı gelmiştir. Mümkün olduğunca müdahalesiz ve doğal bir doğum sizin ve bebeklerinizin geleceğine yapacağınız en büyük yatırım olacaktır.
Op.Dr. Hakan Çoker