[url="http://www.facebook.com/sharer.php?u=http://http://www.anneyiz.biz/hamilelik/hamilelik-oncesi-nasil-gebe-kalirim/cikolata-kistleri-ve-endometriozis_1185.html"]
[/url]
[url="http://twitter.com/home?status=%C3%87ikolata%20kistleri%20ve%20endometriozis%20-%20http://bit.ly/a7sWoJ"]
[/url]
Bazı durumlarda bebek sahibi olmayı çok istemenize rağmen hamile kalamadığınızı fark edebilirsiniz. Bunun için doktora gittiğinizde, karşınıza çikolata kistleri ve endometriozis hastalıkları çıkabilir. Böyle bir durumda endişe duymadan, tedavi yöntemlerine başvurmalısınız.
Rahminizin içinden adetinizle birlikte dökülen dokuya, endometrium denir. Endometriozis ise, bu dokunun, rahminizin dışında bazı yerlere yerleşmesi sonucu oluşan kronik bir durumdur. Vücudunuzdaki en sık yerleşim yerleri, periton denilen karın iç organlarınız ve karın iç yüzeylerinizi örten zardır. Peritonla beraber, yumurtalık yüzeylerinizde ve rektovajinal septumuzda da oluşabilir. Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Aret Kamar: "Rektovajinal septum, bağırsaklarınızın anuse yakın son bölümü ile vajeniniz arasındaki bölmedir. En sık buralarda olmakla beraber, vücudunuzun herhangi bir organında da endometriozis olabilir." diyor.
Adet kanı
Adet kanamanızın uzun sürmesi ya da sık adet görmenizden dolayı adet kanınızın tüplerinizden geriye kaçıp, karın boşluğunuza dökülme ihtimali doğabilir. Son zamanlarda böyle bir duruma neden olabilecek faktörler arasına çevresel etkenler ve dioxin adlı maddeye maruz kalma ihtimali de girmiştir.
Endometriozisin sıklık oranı
Endometriozis sıklığı, üreme çağındaki kadınlarda %10 olarak belirlenmiştir. Yani üreme çağındaki kadınlardan her 10 tanesinde bir tanesi, endometriozise bağlı şikayetler yaşamaktadır. Endometriozisin en sık sebep olduğu rahatsızlıklar, kasık ağrısı ve infertilitedir (Kısırlık).
Dünyada, endometriozisin 90 milyon kadını etkilediği sanılmaktadır. Bu kadınlarda, endometriozise bağlı olarak işe gidememe ve sosyal ortamlara çıkamama durumları yaşanmaktadır. Ayrıca bu rahatsızlıkta yüksek maliyetli tedavilere gereksinim duyulmaktadır.
Oluşum nedenleri
Endometriozisinin oluşumunda en çok kabul gören teori, adet dönemlerinde rahim içerisinde biriken kanın bir kısmının, tüplerden karın içine geçmesi, karın boşluğuna endometrial artık dokularının yapışması ve buralarda mevcudiyetlerini devam ettirmeleridir. Öyle ki siz adet gördükçe, bu odaklar da kanar ve endometriozis karın içinize yayılır.
Endometriozis, 12–80 yaş arasındaki tüm kadınlarda görülebilir. Ortalama görülme yaşı ise, 28'dir. 20–50 yaş arasındaki kadınlarda, yumurtalık hormonları, lezyonların ve hastalığın ilerlemesini kolaylaştırır. Bu hastalıkta ırk ve sosyo-ekonomik durum ayırımı yoktur. Ayrıca endometriozisin genetik geçişli olduğu da ispatlanmamıştır.
İnfertilite (Kısırlık)
İnfertil, yani çocuğu olmayan kadınlarda bu hastalığın görülme sıklığı %21–47'lere kadar çıkar. Kısır bayanlarda bu hastalığın daha sık görülmesi, akıllara kısırlığa yol açtığını getirmektedir, ancak bunun kesinliği kabul edilmemiştir. Nitekim endometriozisi, hamile kalmak istemeyen kadınlarda, laparaskopi işlemiyle yapılan tüp bağlanması işlemi sırasında da tesadüfen görülmektedir.
Endometrioziste en sık görülen şikayetler
Endometrioziste en sık görülen şikayet, artan ağrılı adet kanamalarıdır. Ağrınız adet kanamanız ile başlar ve adet kanamanız devam ettiği sürece de devam eder. Beraberinde idrarınızda yanma şikayetiniz de olabilir. Özellikle adetinize yakın dönemlerinizde, kasıklarınızdaki ağrı ve hassasiyetten yakınabilirsiniz. İkinci sık görülen semptom infertilitedir. Endometriotik odaklar, salgıladıkları maddeler nedeniyle veya ileri evreli vakalarda, karın içinde yapışıklıklar yaparak, yumurta ve sperm arasındaki etkileşimi bozarlar. Bu sebeple endometriozis hastasıysanız, daha güç hamile kalabilirsiniz ve bunun sonucunda da yardımcı üreme tedavileri uygulayan kliniklere gereksinim duyarsınız. Tedavi olarak da hamile kalmak zorunda kalabilirsiniz.
Hastalığın teşhisi
Endometriozis hastalığının teşhis edilebilmesi için sabit bir test yoktur. Şüphe edilen bir durumunuz var ise, laparaskopi yapılarak ve endometriozis odaklarının karın içinizde görülmesi ile tanınız konur. Periton denilen karın zarınızda, toplu iğne başı gibi içi kan dolu odakların görülmesiyle doktorunuz tarafından teşhisiniz kesinleşir. Ayrıca karın içinizde, barut yanığı tarzında odaklar, yapışıklıklar ve yumurtalıklarınızda çikolata kistleri (Endometrioma) saptanabilir. Ultrasonografi ile endometriotik odaklar görülemez, ancak yumurtalıklarınızda çikolata kisti görülürse, endometriozisin varlığından bahsedilebilir.
Çikolata kistleri
Çikolata kistleri, yumurtalık yüzeyinizdeki endometriozis odaklarınızın yumurtalığınızın içine doğru gelişmesi ve kistik yapılar oluşturması sonucu meydana gelir. Bu kistlerinizin içi koyu renkli, eski kanla doludur. Bu yüzden bunlara çikolata kistleri denir.
Endometriozis belirtildiği gibi çikolata kistleri de başlıca iki önemli şikayetinize yol açar. Bunlardan birincisi ağrı, ikincisi kısırlıktır, ancak şunu bilmelisiniz ki hem ağrınızın hem de kısırlık durumunuzun medikal ve cerrahi yöntemlerle tedavisi yapılabilmektedir.
Bebek tedavisi
Eğer ki endometriozisiniz saptandıysa, bebek sahibi olabilmeniz için tedaviniz iki yoldan yürütülür. Öncelikle yapılması gereken, histerosalpingografi dediğimiz rahim filminizin çekilmesi veya gerekiyorsa laparaskopi ile tüplerinizin açık olup olmadığının değerlendirilmesidir. Sonuçlarda tüpleriniz açıksa ya da cerrahi yolla açılırsa, yumurtalıklarınız ilaçlarla uyarılır ve inseminasyon dediğimiz aşılama tedavileri birlikte uygulanır. Bu tedavilerde amaç, daha çok yumurta ile daha çok spermi karşı karşıya getirmektir. Eğer tüpleriniz sağlıklıysa ve sperm ya da yumurtanızda bir bozukluk yoksa, rahatlıkla bebek sahibi olabilirsiniz. 2 veya yaşınıza bağlı olarak 4 denemeden sonra hamilelik elde edemiyorsanız, o zaman bir sorun var demektir. Böyle bir durumda tüp bebek tedavilerine yönelmeniz gerekir.
Endometriozis veya herhangi bir nedenle tüpleriniz tıkalı ve açılamayacak durumdaysa, direk olarak tüp bebek tedavisine başvurmalısınız.
[/url]
[url="http://twitter.com/home?status=%C3%87ikolata%20kistleri%20ve%20endometriozis%20-%20http://bit.ly/a7sWoJ"]
[/url]
Bazı durumlarda bebek sahibi olmayı çok istemenize rağmen hamile kalamadığınızı fark edebilirsiniz. Bunun için doktora gittiğinizde, karşınıza çikolata kistleri ve endometriozis hastalıkları çıkabilir. Böyle bir durumda endişe duymadan, tedavi yöntemlerine başvurmalısınız.
Rahminizin içinden adetinizle birlikte dökülen dokuya, endometrium denir. Endometriozis ise, bu dokunun, rahminizin dışında bazı yerlere yerleşmesi sonucu oluşan kronik bir durumdur. Vücudunuzdaki en sık yerleşim yerleri, periton denilen karın iç organlarınız ve karın iç yüzeylerinizi örten zardır. Peritonla beraber, yumurtalık yüzeylerinizde ve rektovajinal septumuzda da oluşabilir. Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Aret Kamar: "Rektovajinal septum, bağırsaklarınızın anuse yakın son bölümü ile vajeniniz arasındaki bölmedir. En sık buralarda olmakla beraber, vücudunuzun herhangi bir organında da endometriozis olabilir." diyor.
Adet kanı
Adet kanamanızın uzun sürmesi ya da sık adet görmenizden dolayı adet kanınızın tüplerinizden geriye kaçıp, karın boşluğunuza dökülme ihtimali doğabilir. Son zamanlarda böyle bir duruma neden olabilecek faktörler arasına çevresel etkenler ve dioxin adlı maddeye maruz kalma ihtimali de girmiştir.
Endometriozisin sıklık oranı
Endometriozis sıklığı, üreme çağındaki kadınlarda %10 olarak belirlenmiştir. Yani üreme çağındaki kadınlardan her 10 tanesinde bir tanesi, endometriozise bağlı şikayetler yaşamaktadır. Endometriozisin en sık sebep olduğu rahatsızlıklar, kasık ağrısı ve infertilitedir (Kısırlık).
Dünyada, endometriozisin 90 milyon kadını etkilediği sanılmaktadır. Bu kadınlarda, endometriozise bağlı olarak işe gidememe ve sosyal ortamlara çıkamama durumları yaşanmaktadır. Ayrıca bu rahatsızlıkta yüksek maliyetli tedavilere gereksinim duyulmaktadır.
Oluşum nedenleri
Endometriozisinin oluşumunda en çok kabul gören teori, adet dönemlerinde rahim içerisinde biriken kanın bir kısmının, tüplerden karın içine geçmesi, karın boşluğuna endometrial artık dokularının yapışması ve buralarda mevcudiyetlerini devam ettirmeleridir. Öyle ki siz adet gördükçe, bu odaklar da kanar ve endometriozis karın içinize yayılır.
Endometriozis, 12–80 yaş arasındaki tüm kadınlarda görülebilir. Ortalama görülme yaşı ise, 28'dir. 20–50 yaş arasındaki kadınlarda, yumurtalık hormonları, lezyonların ve hastalığın ilerlemesini kolaylaştırır. Bu hastalıkta ırk ve sosyo-ekonomik durum ayırımı yoktur. Ayrıca endometriozisin genetik geçişli olduğu da ispatlanmamıştır.
İnfertilite (Kısırlık)
İnfertil, yani çocuğu olmayan kadınlarda bu hastalığın görülme sıklığı %21–47'lere kadar çıkar. Kısır bayanlarda bu hastalığın daha sık görülmesi, akıllara kısırlığa yol açtığını getirmektedir, ancak bunun kesinliği kabul edilmemiştir. Nitekim endometriozisi, hamile kalmak istemeyen kadınlarda, laparaskopi işlemiyle yapılan tüp bağlanması işlemi sırasında da tesadüfen görülmektedir.
Endometrioziste en sık görülen şikayetler
Endometrioziste en sık görülen şikayet, artan ağrılı adet kanamalarıdır. Ağrınız adet kanamanız ile başlar ve adet kanamanız devam ettiği sürece de devam eder. Beraberinde idrarınızda yanma şikayetiniz de olabilir. Özellikle adetinize yakın dönemlerinizde, kasıklarınızdaki ağrı ve hassasiyetten yakınabilirsiniz. İkinci sık görülen semptom infertilitedir. Endometriotik odaklar, salgıladıkları maddeler nedeniyle veya ileri evreli vakalarda, karın içinde yapışıklıklar yaparak, yumurta ve sperm arasındaki etkileşimi bozarlar. Bu sebeple endometriozis hastasıysanız, daha güç hamile kalabilirsiniz ve bunun sonucunda da yardımcı üreme tedavileri uygulayan kliniklere gereksinim duyarsınız. Tedavi olarak da hamile kalmak zorunda kalabilirsiniz.
Hastalığın teşhisi
Endometriozis hastalığının teşhis edilebilmesi için sabit bir test yoktur. Şüphe edilen bir durumunuz var ise, laparaskopi yapılarak ve endometriozis odaklarının karın içinizde görülmesi ile tanınız konur. Periton denilen karın zarınızda, toplu iğne başı gibi içi kan dolu odakların görülmesiyle doktorunuz tarafından teşhisiniz kesinleşir. Ayrıca karın içinizde, barut yanığı tarzında odaklar, yapışıklıklar ve yumurtalıklarınızda çikolata kistleri (Endometrioma) saptanabilir. Ultrasonografi ile endometriotik odaklar görülemez, ancak yumurtalıklarınızda çikolata kisti görülürse, endometriozisin varlığından bahsedilebilir.
Çikolata kistleri
Çikolata kistleri, yumurtalık yüzeyinizdeki endometriozis odaklarınızın yumurtalığınızın içine doğru gelişmesi ve kistik yapılar oluşturması sonucu meydana gelir. Bu kistlerinizin içi koyu renkli, eski kanla doludur. Bu yüzden bunlara çikolata kistleri denir.
Endometriozis belirtildiği gibi çikolata kistleri de başlıca iki önemli şikayetinize yol açar. Bunlardan birincisi ağrı, ikincisi kısırlıktır, ancak şunu bilmelisiniz ki hem ağrınızın hem de kısırlık durumunuzun medikal ve cerrahi yöntemlerle tedavisi yapılabilmektedir.
Bebek tedavisi
Eğer ki endometriozisiniz saptandıysa, bebek sahibi olabilmeniz için tedaviniz iki yoldan yürütülür. Öncelikle yapılması gereken, histerosalpingografi dediğimiz rahim filminizin çekilmesi veya gerekiyorsa laparaskopi ile tüplerinizin açık olup olmadığının değerlendirilmesidir. Sonuçlarda tüpleriniz açıksa ya da cerrahi yolla açılırsa, yumurtalıklarınız ilaçlarla uyarılır ve inseminasyon dediğimiz aşılama tedavileri birlikte uygulanır. Bu tedavilerde amaç, daha çok yumurta ile daha çok spermi karşı karşıya getirmektir. Eğer tüpleriniz sağlıklıysa ve sperm ya da yumurtanızda bir bozukluk yoksa, rahatlıkla bebek sahibi olabilirsiniz. 2 veya yaşınıza bağlı olarak 4 denemeden sonra hamilelik elde edemiyorsanız, o zaman bir sorun var demektir. Böyle bir durumda tüp bebek tedavilerine yönelmeniz gerekir.
Endometriozis veya herhangi bir nedenle tüpleriniz tıkalı ve açılamayacak durumdaysa, direk olarak tüp bebek tedavisine başvurmalısınız.