| 
		
	
		
		
			
			
			12-21-2006, Saat: 01:23 PM <
		 
		Yeni Üye 
 
		 Çevrimdışı 
			
	
		Yorumları: 5,481
		Konuları: 444
		Kayıt Tarihi: Nov 2006
Rep Puanı: 
		
			Ad?n? Bilmeden Sevdim
 Ben, seni; ad?n? bilmeden sevdim. Ve, “var”l???nla g?l???n?...
 Ben seni, ya??n? bilmeden, g?z?n?-ka??n? bilmeden sevdim.
 Ve, “yar”l??a s?z?l???n?.
 
 Ben seni, sesini duymadan sevdim...
 Ve duymadan nefesini.
 Ben seni ad?n? bilmeden sevdim...
 Ama; sevdim!..
 
 ???y???n? sevdim...
 ???y???n? sevdim on???nc? ay?n ilk g?n?;
 “Gel, ?s?t” deyi?ini!..
 Bekleyi?ini sevdim be?inci mevsimin g?n bitimlerinde, bilerek gelmeyece?imi...
 Ak?am alacalar?n?n g?nl?ne y?r?y???n? sevdim...
 Ve, k?p?rt?s?z, karanl??a g?m?l???n? sevdim.
 Bir de;
 “Gel, ???t” deyi?ini!..
 
 Ben seni, ad?n? bilmeden sevdim.
 ?htiyac?m... Cevab?m...
 ?simler koydum sana; bahar yelim, ?i?ek tarlam... G?kku?a??m, ?????m... Ku?kanad?m, pembe r?yam, ?iy tanem...
 Seni, ad?n? bilmeden sevince ??rendim; seni sevmek i?in gerekmiyordu ismini bilmem...
 ...Sevdim i?te!
 
 Ben, seni; ya??n? bilmeden sevdim... Yani bilmeden sevdim deden ya??nda m?y?m, torununla akran m?!
 Ben seni, g?z?n?-ka??n? bilmeden sevdim.
 Ben seni, sesini duymadan sevdim.
 
 Ve hatta ??renmeye korkarken, bilmeye k?yamazken seni...
 ...seni sevdim.
 Seni sevdim.
 
 ??ime sal?ncaklar kurdum g?nl?m?n ipleriyle...
 Oturdun, sallayamad?m; dokunurum diye korkumdan!
 Dola?t?n boynuma bir sarma??k gibi; ok?ayamad?m.
 ...Koklayamad?m!
 Dalgalar?n? taramam?? olan parmaklar?m yabanc? sa?lar?na...
 Ve h?l? bilmiyorum, g?zlerin ne renk?.. Hangi y?ld?zlar mahpus i?inde?
 
 Ve ben sana h?l? seni sevdi?imi s?yleyemedim!..
 Ama ben seni; ad?n? bilmeden, ya??n? bilmeden... Y?z?n? bilmeden, sesini bilmeden...
 ...seni bilmeden sevdim.
 Seni, “bilmeden” sevdim!
 Senin olmad???n ve benim olmad???m bir sokaktaki k??eba??nda ?arp??t? duygular?m?z!
 D?k?ld? i?indekiler ve d?k?ld? i?imdekiler...
 Sen yoktun orda ve ben de yoktum;
 Ama sevda vard?!
 
 Ve, ben; seni ad?n? bilmeden sevdim
 
 
			
		 
	
		
		
			
			
			12-21-2006, Saat: 01:24 PM <
		 
		Yeni Üye 
 
		 Çevrimdışı 
			
	
		Yorumları: 5,481
		Konuları: 444
		Kayıt Tarihi: Nov 2006
Rep Puanı: 
		
			Ben, sana ne söyleyebildim ki bunca zamandır? ..
 Yağmur bırakmadan geçen bulutlar gibiydi zihnimdeki düşünceler;
 dilime düşmeyen, sözcüklere dönüşmeyen! ..
 Ben, sana ne söyleyebildim ki bunca zamandır? ..
 
 Her zaman fazla oldu söyleyemediklerim, söyleyebildiklerimden! ..
 Her zaman; bir bilinmez lisandaki çözülmez şiirleri koklayıp, hissettirmeye çalıştım sana...
 Her zaman biraz daha zaman kolladım seslenmek için sana, ve her zaman hayıflandım;
 Ben, sana ne söyleyebildim ki bunca zamandır? ..
 
 Kendi karanlığında; güneşe görünmek için karar veren bir tohum gibiydim...
 Zordu çıkmak gömüldüğüm çamurdan;
 Ama güzeldi!..
 
 Sen güzeldin ve ben, güzelleşiyordum seni düşündüğümde!..
 Kendi karanlığında; güneşe görünmeye karar verip yeşillerini giyen bir tohum gibiydim...
 
 Boyutları değişiyordu hayatımın...
 Yani, değiştiren sendin boyutlarını hayatımın; büyüyordum, gelişiyordum, genişliyordum...
 Söyleyebildiklerimden çoktu her zaman, söyleyemediklerim; bu yüzden kelimelerimin arası açılıyordu!..
 
 Sığdıramadığım her duygu; iki kelimemin arasındaki boşlukta gizli...
 O yüzden, yazdıkça parmaklarım,,, ve işte yine o yüzden söyledikçe dilim topallıyor!..
 Toparlayamıyorum zihnimi...
 Seni özlüyor, ve terliyorum özledikçe;
 Seni koklamak için...
 İçimdesin!
 Belki birgün..
 
			
		 
	
		
		
			
			
			12-21-2006, Saat: 01:24 PM <
		 
		Yeni Üye 
 
		 Çevrimdışı 
			
	
		Yorumları: 5,481
		Konuları: 444
		Kayıt Tarihi: Nov 2006
Rep Puanı: 
		
			 Simdi git.. Say ki, seninle içinden sevda geçen bir türkü
 söylemedik.. Say ki, gece mektuplarini, en güzel ask siirlerini beraber
 ezberlemedik..
 Say ki, sevda trenini kaçirdigim durakta bir süre
 beraber beklemedik..
 Sen git..
 Ben gelemem bu yürekle..
 Ya da kal..
 Eylül yagmurlarini bekle..
 
 Seni yagmurdan sonra sevecegim..
 Saçlarima ak düsmemis halimle..
 Sen yaslardayken..
 Onsekizimde, yirmimde..
 Seni yagmurdan sonra sevecegim..
 Kaldirimlarin islak ve temiz haliyle..
 Yasli yüzüm delikanli yüregimle..
 Seni yagmurdan sonra sevecegim..
 Asksiz geçen onca yili yakacagim..
 Sevda alevinde kendi ellerimle...
 
 Simdi git..
 Say ki, seninle sahildeki çardakta hiç dondurma
 yemedik..
 Say ki, oturup konustugun yasli ve yabanci bir
 adamdi..
 Ve sevdadan hiç söz etmedik..
 Say ki, hiç gülmedik..
 Ayni seyleri sevmedik..
 Ve yagmurdan sonra beraber yürümedik..
 Seni yagmurdan sonra sevecegim..
 Kimse bilmeyecek, herkesten gizleyecegim..
 Yagmurdan sonraki toprak kokusu olacak havada..
 Seninle gökkusaginin altindan geçecegim..
 Seni yagmurdan sonra sevecegim..
 Ve seni sevdigimi kimseye söylemeyecegim..
 Belki bu dünya gözüyle gördügüm son yagmur olacak..
 Islak kaldirimlarda sirilsiklam yürüyecegim..
 Ben seni yagmurdan sonra sevecegim..
 Ve bir gün ölürsem yesil gözlerinde ölecegim.....
 
			
		 
	
		
		
			
			
			12-21-2006, Saat: 01:25 PM <
		 
		Yeni Üye 
 
		 Çevrimdışı 
			
	
		Yorumları: 5,481
		Konuları: 444
		Kayıt Tarihi: Nov 2006
Rep Puanı: 
		
			AL KALBIM SENIN OLSUN
 al kalbimi senin olsun
 onca yıl başkalarından
 sakladıgım sefaletlerim
 senin olsun gizlediğim güçsüzlüklerim
 severken öldürdüğün.....
 
 Yüreğimin gözlerine bak orada
 bunca yıl oynadıgın
 oyunlara bak orada
 severken düşürdüğün
 tuzkları gör orada.....
 al sök kalbimi senin olsun
 
 O dipsiz karanlık yüregimde
 ihanetlerle kaybolmuş aşkımı göreceksin
 al sök kalbimi senin olsun
 artık bana bir faydası yok
 al senin olsun....
 
			
		 
	
		
		
			
			
			12-21-2006, Saat: 01:26 PM <
		 
		Yeni Üye 
 
		 Çevrimdışı 
			
	
		Yorumları: 5,481
		Konuları: 444
		Kayıt Tarihi: Nov 2006
Rep Puanı: 
	
		
		
			
			
			12-21-2006, Saat: 01:26 PM <
		 
		Yeni Üye 
 
		 Çevrimdışı 
			
	
		Yorumları: 5,481
		Konuları: 444
		Kayıt Tarihi: Nov 2006
Rep Puanı: 
		
			 
 
 Gözlerine baktığım zaman susmanın bir sebebi olmalı.
 Bana kendini anlat. Korkularını, dileklerini söyle bana.
 Aşktan ne bekilyorsun? Dostluk mu? Al, istediğin kadar...
 Yüreğimi apaçık önüne seriyorum işte! Orada sevdiğin,
 istediğin ne varsa al, senin olsun. Sana arzularımın
 ötesinden sesleniyorum.
 
 Aydınlık! Sen en güzel aydınlık! Bizi bırakma.
 Kalplerimizde girmediğin köşe kalmasın. Çek,
 kurtar bizi insan yaradılışımızın korkunç
 karanlığından. İçimizde, tâ derinlerde kükreyen
 o vahşi hayvanı sustur. Düşüncemizi tırmalayan
 o kanlı pençelerden kurtar bizi. Unutulmuşların
 dünyasında biz unutmak istemiyoruz.
 
 Hadi sevdiğim sen de aç yüreğini. Dostluğun
 o ölümsüz ışığı dolsun içine. Saçlarımı okşadığın
 zaman, annemin eli sanmalıyım ellerini.
 Dudaklarından yalnız aşkın hazzını değil,
 dostluğun doyulmaz içkisini de içmeliyim.
 Bana önce insanlığımı öğret, bana unutmamayı
 öğret. Seni hiç unutmak istemiyorum. Bilinmeyen
 içkilerin en zevk dolu sarhoşluğunda yaşayalım seninle.
 Kurtulalım bu korkulardan, bu çaresizliklerden.
 
 Beni hiç unutmayacaksan sev, usanmayacaksan sev.
 Birlikte yaşayacağımız her dakika ömrümüzün bir yılına
 bedel olmalı. O dakikaları, hatıraların sonsuz
 mezarlığına gömeceksek hiç yaşamayalım.
 
 Önce zamandan kurtullmalıyız öyleyse, önce
 zamandan kurtulmalıyız. Birbirini yenilemeli saatlerimiz.
 Yarın, bu günü aratmamalı. Yerçekiminden
 kurtulurcasına aşmalıyız zamanı seninle.
 O dost zamanı, o dostça zamanları.
 
 Bana "gel" dediğin an; mesafeler de anlamını kaybetmeli.
 Yolları dakikalarla, günleri kilometrelerle ölçmemeliyiz.
 Beraberliğimiz, bütünlüğümüz hiç bitmemeli.
 O hiç sönmeyen dostluk ateşinin çevresinde
 hep böyle elele, dizdize olalım. Ne yağmur
 söndürmeli o ateşi ne rüzgâr. Yüreklerimiz hep
 böyle ışıl ışık olmalı alevlerinde.
 
 Hadi sevdiğim, sen de aç yüreğini.
 Bana kendinden bahset. Hep ben ol, durmadan
 ben ol istiyorum. Dudaklarım kurudu bak!
 Bir yudum su ver güzelliğinin pınarından.
 Acıktım dersem iyiliğinle doyur beni. Üşüyorsam;
 yalnız dostluğunun ateşinde ısınsın ellerim.
 
 Benim olma demiyorum. Ama önce ben ol.
 İnan, ben hep senin olacağım,
 baştanbaşa sen olduğum için.
 
 Aşkta kaybettiklerimizi dostlukla tamamlayalım.
 Gel, aydınlık bizi bekliyor!
 
 
			
		 
	
		
		
			
			
			12-21-2006, Saat: 01:27 PM <
		 
		Yeni Üye 
 
		 Çevrimdışı 
			
	
		Yorumları: 5,481
		Konuları: 444
		Kayıt Tarihi: Nov 2006
Rep Puanı: 
		
			  HAYAT BANA YALAN SÖYLEDİ
İlk kez hesaplaşıyorum kendimle...
 Tuhaftır kalemi, kâğıdı ve seni
 Onca sevmeme rağmen,
 Sana ilk kez yazıyorum...
 
 Şimdi sen yoksun, seni düşünmek var.
 Çocukken de seni düsünürdüm her gece,
 Radyo dinler, şiir yazardım,
 Her Çarşamba pazara giderdik annemle,
 Babam maaş aldığında baklava yerdik.
 Dondurmayı da çok severdik,
 Ablam üç top yerdi, ben iki top,
 Yalnızca bu yüzden kavga ederdik.
 
 Oysa, oysa hayatımın vaz geçilmeziydi ablam,
 Onun da yüzü hiç gülmedi,
 Hayırsızın birine kaçıp mahvetti hayatını,
 Aklımdan hiç çıkmaz gittiği günkü karanlıklar.
 
 Hüznümü büyüttüm o günden beri, kendimi değil,
 Gözlerimde halâ bir çocuk ağlar,
 Düşlerimi gezdirdiğim bulutlar,
 Bir tohumun özlemiydi çiçeğe,
 Ve halâ kulaklarımda annemin sesi,
 Bitirsen şu okulu, bir işe girsen...
 
 Şiirle karın doymadığı doğruydu,
 Bak Cemil okudu mühendis oldu,
 En güzel kızıyla evlendi Üsküdar’ın,
 Evinide aldı arabasını da...
 
 Ben ise bağlama çalardım kendi halimce,
 Sesim güzelmis öyle derlerdi,
 Nereden bilirdim,
 Hep hüzünlü türküleri söyleyeceğimi?
 Hayat bana yalan söyledi.
 
 Mektuplar yazardım Almanya'daki abime,
 Okulu bitireceğime söz verirdim,
 Masum düşlerimin o en sürgün adasında,
 Bakışları uzaklara dalıp giden şarkılar
 Ve mevsimsiz solmuş bir çiçek gibi,
 Ayaklar altında nasıl ezilirse umut,
 Benim de güneşimi işte öyle çaldılar.
 Öyle tutsak aldılar sevinçlerimi.
 
 Sensiz geçen her günü hesabıma yazdılar,
 Şimdi öyle uzak ki...
 Çay içip simit yediğimiz o günler,
 Kardeşine karne hediyesi, uçurtma yaptığım günler
 Öyle uzak ki...
 
 Oysa saçaklarda titreyen bir serçenin,
 Ekmek tanesine kanat çırpması,
 Ve bir anne duası kadar içten sevmiştim seni.
 Fener stadında Beşiktaş maçı,
 Ve parasızlığımız devam ederken,
 Bütün mavilerimi sana vermiştim.
 Kaybetmek alnıma yazılmış sanki
 Olmadı bir tanem...
 Hayat bana yalan söyledi.
 
 Babanın tayini çıkıp ta gittiginiz o kış,
 Yine pençe yaptırmıştık ayakkabılarımıza,
 Sana söyleyememiştim ama işten ayrılmıştı babam,
 Kapanmıştı çalıştığı lokanta.
 
 Senet zamanları daha bir çökerdi omuzları,
 Ve akşam trenlerinin işçi yorgunluğuyla
 Daha bir uzardı raylar.
 Sitemlerim bile eğlenmişti hayata,
 Öfkeli bir yanardağ isyanlara uyanmıştı,
 Üstelik, üstelik sen de yoktun artık,
 Oysa, yalnızca sen öpmüştün gözlerimi,
 Bir yanı hep eksik kalmış çocukluğumun.
 
 Aslında her insan yenikti hayata,
 Ve birazda küskün...
 Son trende kaçınca istasyondan,
 Öyle kala kalırdık yorgun ve üzgün,
 Kendime düşmanlığım bu yüzden,
 Hep kendime pişmanlığım...
 Şimdi her şeyim yarım,
 Fotoğrafının arkasına ne yazdığımı bile çoktan unuttum.
 
 Bir silâhım olsaydı, bir silâhım,
 Yoksulluğu şakağından,
 Kaybetmeyi kalbinden,
 Ve sensizliği alnının tam ortasından vururdum.
 
 Düzmece duygular harcım değildi,
 Uzak denizlerin fırtınasıydım,
 Karlı dağların kekliği...
 Yoksuldum yoksul olmasına ama onurluydum.
 
 Şimdi ne sen varsın, ne o eski sevdalar,
 Olsun, üstüme devrilse de bu sağır karanlık,
 Akşam olur şairlere gün doğar,
 Bir kerecik söyle demiştin,
 Söyleyememiştim hani
 İşte şimdi söylüyorum:
 SENİ SEVİYORUM.
 
 
 Fatih KISAPARMAK
 
			
		 
	
		
		
			
			
			12-21-2006, Saat: 01:27 PM <
		 
		Yeni Üye 
 
		 Çevrimdışı 
			
	
		Yorumları: 5,481
		Konuları: 444
		Kayıt Tarihi: Nov 2006
Rep Puanı: 
		
			 
 ANILARIM...
 
 UFACIK VE HATIRALARLA DOLU ODAMDA COCUKLUK ANILARIM VE HATIRALARIM SAKLI...
 DUVARLARIM SAHIDIM...
 DUVARLARA BAGIRDIGIM OLDU ZAMAN ZAMAN...
 ICIMDEKI MUTLU COCUK ANILARIMI HATIRLATTI BANA...
 YATAGIMIN UZERINDE BEBEGIMLE OYNADIGIM,SOKAKLARDA IP ATLADIGIM GUNLERI ANIMSATTI BANA...
 BUNLARI DUSUNMEK ACI VERIYOR SIMDI...
 BIRDAHA COCUK OLAMAMAK,DELICESINE BAGIRAMAMAK,HERSEYI HAYKIRAMAMAK NEKADARDA UZUCU...
 NEKADAR COK ISTERDIM YENIDEN COCUK OLMAYI...
 HAYATA YENIDEN UMUTLA SARILMAYI...
 ZAMANI DURDURMAK IMKANSIZ BILIYORUM...
 KESKE ZAMANIN AKISINI DURDURABILSEYDIM...
 YENIDEN GULUCUKLER SACMAK,HERSEYE TATLI TATLI BAKMAK ISTIYORUM...
 MUTLULUKTAN PARILDAYAN GOZLERIMLE KUSLARI,AGACLARI,CICKELERI HERSEYI SEYRETMEK ISTIYORUM...
 YASADIGIMI HISSETMEK ISTIYORUM...
 HERSEYI,HERSEYDEN ONCE SENI DELICESINE OLUMUNE SEVMEK ISTIYORUM...
 
			
		 
	
		
		
			
			
			12-21-2006, Saat: 01:28 PM <
		 
		Yeni Üye 
 
		 Çevrimdışı 
			
	
		Yorumları: 5,481
		Konuları: 444
		Kayıt Tarihi: Nov 2006
Rep Puanı: 
		
			Çığlık Çığlığa Tükenen Sevdalar,
 
 Çığlık çığlığa tükenen sevdalar,
 Yarım kalan aşklar, şiirler adına...
 Yaprak yaprak açan,
 Boy boy filizlenen umutlar adına...
 Yüreklere sığmayan
 Tarifsiz acılar adına...
 İnsanı insan kılan
 bulut bulut sevgiler adına...
 Hüzünlü gidişler
 Gidip de dönmeyenler
 Sonsuza dek boşuna bekleyenler adına...
 Ayrılıklar, kavuşmalar
 Bitmeyen hasretler adına...
 Açılan yürekler
 Gören gönüller adına...
 Ben gitmekten değil kalmaktan,
 Unutmaktan değil sevmekten,
 Bitirmekten değil başlamaktan yanayım.
 
 
 Didem Akar
 
			
		 
	
		
		
			
			
			12-21-2006, Saat: 01:29 PM <
		 
		Yeni Üye 
 
		 Çevrimdışı 
			
	
		Yorumları: 5,481
		Konuları: 444
		Kayıt Tarihi: Nov 2006
Rep Puanı: 
		
			Hissetigin Sevgi mi?
 Saplantı, hemen ortaya çıkan bir arzudur, sevgi ise ateşi yakalayan
 arkadaşlıktır. Sevginin kökleri vardır ve bir gün büyümeye başlar.
 Saplantı güvensizlik duygusuyla birdir. Heyecanlanırsınız ve
 sabırsızlanırsınız fakat gerçek anlamda mutlu olamazsınız. İçinizi kemiren
 şüpheler, cevaplanmayan sorular, sevilmediğinize, yakın olmadığınıza dair
 düşünceler vardır. Bunlar hayallerinizin bozulmasına neden olur.
 Sevgi ise anlayıştır, bazı kusurları kabul etmektir. Gerçektir. Size güç
 verir, sizin önünüzde büyür. Karşınızdaki sizden uzak olsa da onun varlığını
 bilmek içinizi ısıtır. Mesafeler sizi ayırmaya yetmez. Kafanızda hala
 oynayan ikinize ait film kareleri vardır. Ve siz bu film karelerini
 izlemekten hiç vazgeçmezsiniz. Size uzak ya da yakın olsa da içiniz rahattır
 çünkü onun size ait olduğunu bilirsiniz ve onu beklersiniz.
 Tutku; "Hemen evlenmeliyiz. Onu kaybetmeyi göze alamam" derken Sevgi;
 "Sakin ol. Panik yapma. Geleceğini güven ile hazırla" der.
 Tutkunun cinsel heyecanları vardır. Birlikte olduğunuzda günün cinsellikle
 bitmesini istersiniz. Sevgi ise cinsellik üzerine kurulmamıştır.
 Arkadaşlığın olgunlaşmış halidir ve seks sadece ilişkinin daha güzel
 olmasını sağlar. İki aşık olmadan önce iki iyi arkadaş olmalısınız.
 Tutkunun güvenirliği yoktur. Sizden uzakta olduğunda "Beni aldatıyormu
 acaba?" diye düşünürsünüz. Bazen bunu kontrol etmeye bile kalkarsınız.
 Sevgi güven demektir. Sakin ve emindir. Karşınızdaki sizin güveninizi
 hisseder ve bu, onun daha güvenilir olmasını sağlar.
 Tutku pişman olacağınız şeyleri yapmaya zorlayabilir. Fakat sevgi hiçbir
 zaman sizin yanlış yollara sapmanıza izin vermez.
 Sevgi yüceltir. Sizi yukarılara çıkarır. Yukarı bakmanızı sağlar.
 Düşünmenizi sağlar. Ve sizi daha öncekinden çok daha iyi bir insan
 yapar.
 
			
		 |