Ben geldim, son kez..
Ben geldim,
Son kez...
Senden vazgeçtiğimi görmen için.
Şarkıları nasıl öldürdüğümü bil istedim,
elimin asıl sahibine ulaştığını hisset,
kahrol istedim..
Bu bahar tükenmene müsaitmiş meğer.
Geçkalmışlığın sükuneti buralarda bir yerde olmalı...
Söylesem tesiri yok,
sussam gönül razı değil, fuzuli..
Şu yaraların dili olsa da konuşsa. Ben geldim,
son kez...
Sızın, kızgınlığın..
Keşkelerin darbelerine rağmen
sıkı sıkı sarıldığın..
Yanlışın, yanılışın.
Böyle vuslat olmaz!
Yürekte koca bir darağcı,
dilde susan çığlıklar,
elde avuç dolusu yarım yamalak bi sevda haritası,
ha bir de ruhta fire vermiş dikiş izleri..
Kirli bir sevdanın kara yazısısın üstelik!
Ben geldim,
son kez...
Ama o şarkı hala aynı tatta acıtıyorsa,
hala aynı ahlar çırpınıyorsa dilimde,
ne ilk pişmanlığım,
ne de son şiirim bu sana.
Biraz eksik,
biraz fazlayım,
yine de burdayım ...