Bu işte bir terslik yok.Öyle olsun istedim...
Mektup umuttur , mektup bulut...
Mektup yazıldığı zaman itiraftır , yakıldığı zaman kül ve duman ;
Mektup alındığı zaman sevinçtir , yırtıldığı zaman hüsran ;
Mektup açıldığı zaman ilaçtır , okunduğu zaman derman ;
Mektup okunduğu zaman manadır , anlaşıldığı zaman umman.
Bu mektup herhangi bir ateşe duman , kişiye hüsran , derde derman , gemiye umman olması için yazılmadı...
Bir şahsı görmenin oluşturduğu pozitif yükün enerjisi ,
“Kolombun karşısına Amerika’yı çıkaran†seni karşıma çıkardı...
Bugün gözlerinle bakıştık.Mektubumu algılamayacak , beynine uyarıcılar gönderemeyecek , sadece önüne bakmaya yarayan , beni görmeyen gözlerinle...
Karşıma çıkacağın günü sabırsızlıkla bekliyorum.Karşıma çıkmanı istemiyorum.Yanımda olmanı istiyorum...
Gözlerin bana hücre , kirpiklerin parmaklık olmalı.Müebbet hüküm giymeliyim gözlerinde...
Henüz aşina olmadığım harflerle sabaha kadar yazarken yuvarlak beynimim köşelerini işgal eden sensin...
Ben senin tanıdığın herhangi bir özne , tanımadığın herhangi bir nesne olmak istemiyorum...
Seni gözümde bu kadar büyütmemeliyim ama ruhumda yara açamayacak kadar küçük değilsin ki...
Sen benim için sadece ikinci tekil şahıs değilsin.İkinci tekil şahıs olmadığının farkında da değilsin... Evet itiraf ediyorum.Evet seninle iki kişilik birinci çoğul şahıs olmak istiyorum ama ne yazık gülüm sen bunun da farkında değilsin...
Mektup umuttur , mektup bulut...
Mektup yazıldığı zaman itiraftır , yakıldığı zaman kül ve duman ;
Mektup alındığı zaman sevinçtir , yırtıldığı zaman hüsran ;
Mektup açıldığı zaman ilaçtır , okunduğu zaman derman ;
Mektup okunduğu zaman manadır , anlaşıldığı zaman umman.
Bu mektup herhangi bir ateşe duman , kişiye hüsran , derde derman , gemiye umman olması için yazılmadı...
Bir şahsı görmenin oluşturduğu pozitif yükün enerjisi ,
“Kolombun karşısına Amerika’yı çıkaran†seni karşıma çıkardı...
Bugün gözlerinle bakıştık.Mektubumu algılamayacak , beynine uyarıcılar gönderemeyecek , sadece önüne bakmaya yarayan , beni görmeyen gözlerinle...
Karşıma çıkacağın günü sabırsızlıkla bekliyorum.Karşıma çıkmanı istemiyorum.Yanımda olmanı istiyorum...
Gözlerin bana hücre , kirpiklerin parmaklık olmalı.Müebbet hüküm giymeliyim gözlerinde...
Henüz aşina olmadığım harflerle sabaha kadar yazarken yuvarlak beynimim köşelerini işgal eden sensin...
Ben senin tanıdığın herhangi bir özne , tanımadığın herhangi bir nesne olmak istemiyorum...
Seni gözümde bu kadar büyütmemeliyim ama ruhumda yara açamayacak kadar küçük değilsin ki...
Sen benim için sadece ikinci tekil şahıs değilsin.İkinci tekil şahıs olmadığının farkında da değilsin... Evet itiraf ediyorum.Evet seninle iki kişilik birinci çoğul şahıs olmak istiyorum ama ne yazık gülüm sen bunun da farkında değilsin...