Ölüm-Nerede-Nasıl-Ne Zaman
Ölüm nasıl yakalayacak beni
Yolda yürürken mi,tıraş olurken mi
Koşarken mi işe geç kaldığım sabah
Ölüm nasıl yakalayacak beni
Banyo yaparken mi zehirleneceğim
Trafik kazasında mı öleceğim
Yada cinayete kurban mı gideceğim
Ölüm nerede bulacak beni
Sevgilimi öperken mi
Martılara simit atıp
Sahilden denizi seyrederken mi
Ölüm nerede bulacak beni
Karanlık bir yolda yürürken mi
Tüylerimi ürperten mezarlıktan geçerken mi
Ölüm ne zaman enseleyecek beni
Bugün mü,yarın mı kaç sene sonra
Ne zaman kapanacak gözlerim
Ne zaman toprak olacağım
Ne zaman içimdeki fırtınalar dinecek
Ölüm nasıl karşılayacak beni
Kupkuru toprak da çıyanlarla mı
Ateşlerle mi,kazanlarla mı
Yoksa hurilerle,mis kokulu çiçeklerle mi nasıl
Ölüm nasıl bir duygu
Yaşamaya korktuğumuz
Can verirken
Sevdiklerini düşünebilir mi insan
Anasını,kardeşini
Baharın çiçeklerini,kuşların ötüşünü
Yoksa gözümü kararır
Hiç bir şey düşünemez misin
Ölüm nereden gelecek
Kuzeyden mi,güneyden mi
Rüzgarla mı girecek odama
Nisan ayında yağmurlarla mı
Nereden gelecek ölüm
Ölüm nasıl kandıracak beni
Gizemli bir çiçeğe ulaşmak için
Uçurumlara mı çekecek
Bir yaz günü denizde serinlerken mi
Aşina bir yüz gösterip
Issız ormana mı götürecek
Korkuyorum yalan değil
Düşünmem gereken şeyleri düşündüğüm için
Yeter artık
Karanlıklarda yalnız yakaladığında
Her gece uykularımı bölmelerin
Yeter artık gel
Seni her an her yerde beklemekteyim…