Burum Tabikideeeee
Hüzün
|
Hüzün öylesine dilsiz ki... Ay ışığı parıltısıyla parlayan Gözlerini göremesem de, yıldızlara bakarken aramanı isterim gözlerimi gözlerinde... Yürek vurgunu nedir bilir misin? İsyan etti mi yüreğin diline ve yürek ülkendeki yarayı anlatabildi mi dudakların? Kelimeler ihanet etti mi hiç sana onlara en çok ihtiyacın olduğunda? Beni hep o anlarda terkettiler... Lal olur dilin, mühürlenir yüreğin, sessizlik çok kalabalık gelir yüreğine ve gözlerin yere eğer bakışlarını, duymasın ister hiç kimse ızdırabını... Hiç hayal kurdun mu gecenin karasına aldırmadan... Gökyüzünün en uçuk mavisi kadar saf ve yapmacıksızca... Dokundun mu bulutlara... Yağmur tenine düşünce titredin mi, üşüdün mü sensizliğe? Her adımın ayrılık oldu mu senin? Kaldırımlarda dinlemek ayakkabılarının sesini... Ellerin cebinde olmalı ve bedeninin yanında olmamalı düşüncelerin ---------------------------------------------------------------------
Hayat bazen beklenilmeyen rüzgarlar estirir hayatımızda. Ya sizi ya sevdiklerinizi savurur etrafa, sanki bir daha buluşamayacaksınız gibi. Karamsarlıklar arasında savrulan gözyaşları hep saklanılmak ister.
"Mutlaka görüşecektir ayrılanlar, mutlaka aranacak ve mutlaka mektuplar yollanacaktır". Yalanlar söylenir karşılıklı, gitmeden önce mutlu olmak için. Belki de ayrılığın acısını unutturmak için. Kalakalmıştır yola çıkan tek başına. Ne bekliyordur kendisini, sevdiklerinden ayrılmak neyin uğrunadır acaba. Kafada soru işaretleri , gerisinde sevenler , gelecekte bilinmeyene başlamıştır yolculuk. Araya önce saatler girer, özlersiniz. Sonra günler girer, haftalar ve aylar derken artık ayrılanlar ayrılmıştır. Artık görüşseniz bile ayrısınızdır, Paylaşılanlar azalmış, görüşler değişmiş, zevkler bile farklılaşmıştır. Hayat mücadelesi artık ayırmıştır gidenle kalanı. "O kadar da önemli değildir bırakıp gitmeler,arkalarında doldurulması mümkün olmayan boşluklar bırakılmasaydı eğer." diye avunur gidenler. Herkes geride boşluk bırakıp gittiğini düşünür. Ama doldurulmuştur o boşluklar. Sadece anılar kalmıştır belleklerde. ---------------------------------------------------------------- Gökkusağını perde yapmalı, güneş ışınları ile raks etsin diye, Ve tüm renkleri kuşamalı tek tek mavinin enginliğinden,yeşilin koynuna Sarının hüznünden beyazın duruluğuna atlamalı, paylaşmalı tüm renkleri ve yaşamalı Herkesten habersiz..Sesizce...Sessiz ama tiz çığlıklar sarmalı bizi Tıpkı yokluklarda atılanlar gibi, aralarındaki fark,biri kederdendi şimdiyse sevinçten... Bir bedende iki yürek taşımayı öğrenmeli, birde yeni ufuklar yerleştirmeli gözlerimizin alacağı her yere.. Ve yeni yollarda yürümeli beraber el ele Coşkuyla,umutla,sevgiyle peki gitmmek mi zor, kalmak mı_??????????? gidene kal demiyeceksin... gidene kal demek zavallılara, kalana git demek terbiyesizlere, dönmeyene dön demek acizlere,hak edene git demek asillere yakışır kimseya hak etmediğinden fazla değer verme,yoksa değersiz olan hep sen olursun... düşün... kim üzebilir seni senden başka? kim doldurabilir içindeki boşluğu sen istemezsen? kim mutlu edebilir seni,sen hazır değilsen? kim yıkar,yıpratır sen izin vermessen? kim sever seni,sen kendini sevmezsen? herşey sende başlar,sende biter... yeterki yürekli ol,tükenme,tüketme,tükettirme içindeki yaşama sevgisini... ya çare sizsiniz yada çaresizsiniz... öyle bir hayat yaşadım ki cennetide gördüm cehennemi de. öyle bir aşk yaşadım ki tutkuyu da gördüm pes etmeyi de. bazıları seyrederken hayatı en önden,kendimi bir sahnede buldum oynadım.öyle bir rol vermişlerdi ki okudum okudum anlamadım. kendi kendime konuştum bazen evimde,hem kızdım hem güldüm halime. sonra dedim ki söz ver kendine denizleri seviyorsan dalgaları da seveceksin, sevilmek istiyorsan önce sevmeyi bileceksin, uçmayı biliyorsan düşmeyide bileceksin, korkarak yaşıyorsan yalnızca hayatı seyredeceksin. öyle hayat yaşadım ki son yolculukları erken tanıdım. öyle değerliymiş ki zaman hep acele etmem bundan anladım.
04-13-2007, Saat: 10:14 PM <
en zorudur geride kalan olmak, giden yüreğinden silmiştir çünkü. kalan elinde kalanlarla yaşamını sürdürürken, yüreği dikenli tellerle çevrilidir. her nefes alışı acı verir, gözünde hüzün kalıcı olur. her şarkı gözlerini daldırır derinlere ve her şey gideni hatırlatır nedense. sevda o zaman daha alevlenir, terk edilmek en büyük dağları eritir peki, neden engel olamaz, geride kalan bütün bunlara? çünkü, aşk acı ile beslendikçe, yüreği kemiren bir canavara döner. kaybetmenin o derin sızısı, sorgulara düşürür beyni. mantık yitirilmiş, mağlubiyetin en acısı ile yere serilmiştir artık. hele birde o çok sevdiğinin başkaları ile sohbetine ya da kahkahalarına tanık olursa. kendi hayatı altüst olmuş ama onun hayatı normal seyrediyorsa. pişmanlık, eziklik, içine dönüklük, kendini suçlamaları, ben onun gibi neden unutamıyorum sorusu, çaresizlikte kıvranmanın acısı ışte o an bitirir insanı, şu an benim bittiğim gibi aslında alışkındım yalnızlığa ama daha önce hiç yalnızlığımdan ayrılmamıştım. bu aynı şuna benziyor. hani hiç yürüyemeyen bir insan, yürüyemediğine üzülse de, o yükü taşır. ancak bir gün yürümeye başlayıp da, daha sonra o yürümeyi elinden aldığınızda, bütün direnci kırılmış olur. ışte aşk aynı buna benziyor, onu tatmayan, tatmadan önce direnebiliyor yaşamın zorluklarına ve sevgisizliğe ama bir gün aşk ile tanışıp, yalnızlığına ara verdikten sonra, ardından gelen yalnızlık yıkıcı oluyor. ışte sevgili, bu yüzden, bana ne desen boş. senden önceki yalnızlığımı geri veremedikten sonra, senden sonraki bu yalnızlık, hep acı verecek bana. bu hüznü ben taşımak istiyormuyum sanıyorsun, elimde olsa kahkahaları sıraya di
04-13-2007, Saat: 10:35 PM <
´´´´´´´´´´´´´´¶´´¶´´´¶¶
´´ ´´´´´´´´´´´´¶´¶¶´¶¶ ´´´´´´´´´¶¶¶¶´´´´´´¶¶¶¶¶¶ ´´ ´´´´´¶¶´´´´´´´´´´´´´´´´¶¶ ´´´´´¶¶´´´´´´´´´´´´´´´´ ´´´´¶¶ ´´´¶¶´´´´´´´´´´´´´´´´´´´´´´´´¶¶ ´´¶¶´´´´´ ´´´´´´´´´´´´´´´´´´´´´¶¶ ´´¶´´´´´´´´´´´´´´´´´´´´´´ ´´´´´¶´¶ ´¶´´´´´´´´´´´´´´´´¶´´´´´´´´´´´´´¶ ´¶´´´ ´´´´´´´´´´¶¶¶¶´´´´´´´´´´´´´´¶ ´¶´´´´´´´´´´´´¶¶´¶´ ´´´´´´´´´´¶´´´¶ ´¶´´´´´´´´´´¶¶¶¶¶¶´´´´´´´¶¶¶¶´´´´ ¶ ´¶´´´´´´´´´¶¶¶¶¶¶¶´´´´´´¶¶´´¶´´´´¶ ´´¶´´´´´´´´ ¶¶¶¶¶´¶´´´´´¶¶¶¶¶¶´´´¶ ´´¶¶´´´´´´´¶´´´´´¶´´´´¶¶¶¶ ¶¶´´´¶¶ ´´´¶¶´´´´´´¶´´´´¶´´´´¶¶¶¶´´´´´¶ ´´´´¶´´´ ´´´¶´´´¶´´´´´¶´´´´´´´¶ ´´´´¶´´´´´´¶¶¶¶´´´´´´´´´¶´ ´¶¶ ´´´´¶¶´´´´´´´´´´´´´´´¶¶¶´´¶ ´´´´´¶¶¶´´´´´´´¶ ¶¶¶¶´´´´´´¶ ´´´´´´´´¶¶¶´´´´´¶¶´´´´´´´¶¶ ´´´´´´´´ ´´´´¶¶´´´´´¶¶¶¶¶¶´ ´´´´´´´´´´¶¶´´´´´´¶¶´¶ ´´´´´´ ´¶¶¶¶´´´´´´´´¶´¶¶ ´´´´´´´´´¶´´¶¶´´´´´¶´´´¶ ´´´´¶ ¶¶¶¶¶´¶´´´´´´´¶´´¶´ ´´¶¶´´´¶¶¶¶´¶´´´´´´¶´´´¶¶¶¶¶¶ ¶ ´´¶¶´´´´´´¶¶¶¶´´´´´¶´¶¶´´´´´¶¶ ´´¶´´´´´´´´´´¶¶ ¶¶¶¶¶¶´´´´´´´´´¶ ´´´¶¶´´´´´´´´´¶´´´¶´´´´´´´´´´¶ ´´´´¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶´´´¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶ çok Tatlisin :!!!
04-13-2007, Saat: 10:46 PM <
Değme yarama,kanar...durduramazsın Akan kan,gözümden damlayan yaşla karışırken,sessizce izliyorum dışardan bu içler acısı kavuşmayı. Ne tuhaf!!!Oysa kavuşacak olan bizdik,onlar değil... Unufak oldu yüreğim.Ruhumda dolaşan kasvet yüreğime bulaştı,parçaladı,kanattı... Söylesene,kan nasıl dursun artık damarlarımda? Gözlerimiyse hiç sorma...Hançer saplandı onlara,akmasınlar mı? Yaramda alınyazın var,yaşımdaysa adın...kirlet(n)me Gidişler yorar sevdiğim,sözler üzer ve anılar...kirlenir Sen sen ol,sevdiğim ol,kirlet(n)me Ben akarım,kanarım...değmem sana Değersem bulanır suyun,değersen kirlenir ruhum.Düşme peşine anılarımın,ağır gelir...Yokluğunla perçinlenmiş günlerden elde kalan,sadece kahır... Hele sitemleri,dilimin altında kalan sözcükleri sakın aklıma getirme...Yorulursun dinlerken,acırsın,sende kanarsın,kimbilir belki ağlarsın. Yapma...gelme hatıraların üstüne,kirletmeyeceğim seni işte! Son sözler,gidişler,yitirilişler kanatır sevdiğim... Leke olur kalır,tenimde değdiğin Aşkın hası kan olur,akıtır göz dediğin Kandım,kanadım sana... Ama hep sevdim Yittim belki,ama sevdim Gözden ıraktın belki,gönülden öte olmadın hiç İnatla,olmazı olur yapmaya tutundum Vuruldum,sustum,kan kustum Yine kandım,yine kanadım Ama hep sevdim... __________________
04-13-2007, Saat: 10:46 PM <
Aşk...incitir (sebebi(m) sensin...) Yok yok,sen değilsin acıt(y)an,bizzat benim.Kendi halim,birbaşımalığım ve ben,yalnızca ben... (Sevmem zamansızdı.Acımak,tam da zamanını buldu...) Gülüşlerim öksüz,yetim...kimsesiz işte. (herşeyim(miy)din) Oysa kendime yeterdim ben eskiden. Tek başıma yapardım kahvaltımı,çıkardım dışarı,gez-dolaş...Yalnız uyurdum geceleri,yatak dar bile gelirdi...Hep tektim,hep bendim. Ya şimdi...? (tammışım gibi...eksikmişim,nerden bileyim...) Biletsiz yolcuydun içimdeki seferde,ve ben sevmezdim eksiği olanları,eksiği bi bilet dahi olsa... İşte herşey aşk kitabına uyuyordu...Zamansızdı,bir andaydı,eksiği-fazlası önemsizdi,tek gereken sevgiydi... Bir kadın ve bir adam...
Kadın mağrurdu,adam güvenilir (mi?) Kadın korkaktı,adam alabildiğine cesur Ve kadın kan(a)dı,adam kadının gözyaşına takılıkaldı...ilelebet! Acı dile geldi,sustu(m) Yetmedi,kan kustu(m) Oysa kadın yemin etmişti,bir daha sevmeyecekti Sırf aşk kitabı doğrulansın diye,yolcu biletsiz olsa bile,eksik bir sevdayı yalnızlığa tercih etti(m)... Ve aşk incitti...(pişman değilim=) |
« Önceki Konu | Sonraki Konu »
|
Konu ile Alakalı Benzer Konular | |||||
Konular | Yazar | Yorumlar | Okunma | Son Yorum | |
Hüzün Yağmuru .... | CeYDa HaNDe KeSiM | 12 | 966 |
04-12-2022, Saat: 02:34 AM Son Yorum: wildfang |
|
Ben Hüzün Dolu Bir Kitabım | MasaL_perisi | 9 | 540 |
04-07-2022, Saat: 09:58 PM Son Yorum: wildfang |
|
Adı Oldu Hüzün.. | acemhe | 5 | 655 |
06-30-2011, Saat: 10:53 PM Son Yorum: eRCi |
|
Hüzün kadar gerçek, aşk kadar masalsı, | deha | 3 | 544 |
04-19-2011, Saat: 09:08 AM Son Yorum: YasSmin |
|
Hüzün rengi | MaSaL | 0 | 470 |
04-16-2011, Saat: 07:22 PM Son Yorum: MaSaL |
Konuyu Okuyanlar: 11 Ziyaretçi