Sevgiliye hasret nedir bilmiyorken,
Şimdi adım hasret,lakabım ise gurbet oldu.
Sevda nedir yaşamamışken,
Şimdi yüreğimde sevdaların en karası yaşanır oldu.
Ayrılığın ne olduğunu, tasavvur edemezken,
Şimdi ayrılığın en dertli türküleri, dilimden düşmez oldu.
Arkadan, sinsice vurulmayı düşünmek bile istemezken,
Şimdi bu yürek, bu yolları arşınlamaktan bıkar oldu.
Sevilmeden sevmek bana çok abes gelirken,
Şimdi en alasını yaşamak bana adet oldu.
Sevda hançeriyle vurulmanın zorlukları anlatılırken,
Şimdi bu şekilde yaşamak sanki alın yazım oldu.
Deli gömleğinin giyilmesinin zorluklarını sadece okumuşken,
Şimdi en sağlamından, en koyu renkli olanını, giyenlerden oldum.
Sevda uğruna Kerem gibi yanmayı, büyüklerden sadece dinlemişken,
Şimdi bunun en alasını hergün yaşayanlardan oldum.
Sevdanın ınadı uğruna, güzelim saçlarını,kökünden kazıtanlarla alay ederken,
Şimdi sevdalı başını,kazıtanlardan biri de ben oldum,
Sevda uğruna, duman olup sigara gibi yanarken,
Şimdi dumanı göğe yükselen,külleri ayaklar altına dökülen oldum.
Sevda için, ulu dağların doruğundan, kar getirilir mi diye düşünürken,
Şimdi sevda akan pınarlardan, avuç avuç su içen ve içiren oldum.
Murad almayanların, aşk tarlasında sevgi fidanları dikerken,
Şimdi ise güzeller güzeli yari uzaklardan seyreden oldum.
İbrahim Halil Demir
Şimdi adım hasret,lakabım ise gurbet oldu.
Sevda nedir yaşamamışken,
Şimdi yüreğimde sevdaların en karası yaşanır oldu.
Ayrılığın ne olduğunu, tasavvur edemezken,
Şimdi ayrılığın en dertli türküleri, dilimden düşmez oldu.
Arkadan, sinsice vurulmayı düşünmek bile istemezken,
Şimdi bu yürek, bu yolları arşınlamaktan bıkar oldu.
Sevilmeden sevmek bana çok abes gelirken,
Şimdi en alasını yaşamak bana adet oldu.
Sevda hançeriyle vurulmanın zorlukları anlatılırken,
Şimdi bu şekilde yaşamak sanki alın yazım oldu.
Deli gömleğinin giyilmesinin zorluklarını sadece okumuşken,
Şimdi en sağlamından, en koyu renkli olanını, giyenlerden oldum.
Sevda uğruna Kerem gibi yanmayı, büyüklerden sadece dinlemişken,
Şimdi bunun en alasını hergün yaşayanlardan oldum.
Sevdanın ınadı uğruna, güzelim saçlarını,kökünden kazıtanlarla alay ederken,
Şimdi sevdalı başını,kazıtanlardan biri de ben oldum,
Sevda uğruna, duman olup sigara gibi yanarken,
Şimdi dumanı göğe yükselen,külleri ayaklar altına dökülen oldum.
Sevda için, ulu dağların doruğundan, kar getirilir mi diye düşünürken,
Şimdi sevda akan pınarlardan, avuç avuç su içen ve içiren oldum.
Murad almayanların, aşk tarlasında sevgi fidanları dikerken,
Şimdi ise güzeller güzeli yari uzaklardan seyreden oldum.
İbrahim Halil Demir