:: Duygusuz.com - Dostluk ve Arkadaşlık Sitesi
Konuyu Oyla:
  • Derecelendirme: 0/5 - 0 oy
  • 1
  • 2
  • 3
  • 4
  • 5
GüNaYdIn SeVdİğİm......
GCLRNFNS
#1
30sensizim0av.jpg




GÜNAYDIN SEVDİÄžİM


Günaydın Sevdiğim, Günaydın CANIM,

Sensiz bir güne daha merhaba,
Aymayan günüme, bitmeyen bir başka geceme daha selam,
Özleminle tutuştuğum bir başka 24 saate daha aloha,


[img]Elimde telefon başlıyorum karanlığıma, bakıyorum uzun uzun resmine
kalbim deli gibi acısa da; öylece kalıyorum sonra 10-15 dakika, aslında ne
istediğimi ya da ne beklediğimi hayattan tam olarak bilemeden…
Sonra kaldırıp gözlerimi, bakıyorum birlikte sarılıp birbirimize ne
kadar yakıştığımızı izlediğimiz aynamıza…

Giyiniyorum elime ne geçtiyse, nasılsa sen yoksun ne giydiğimi soracak
ve de şımararak anlatacağım. Sonra giydiklerini değiştirmen için türlü
maskaralıklar yaptıracağım… Kıyafetlerin de anlamı yok anlayacağın…
Banyoda mis gibi kokmamım… Sana tuvalet arkadaşlığı yapmamım… Günü geceyi birbirine katıp sımsıkı bir sarılışı beklemenin, bal dudaklarını
ıslatmamamın, çipil gözlerinin içine bakarak gülmememin… Bıdılık olmanın
Çıkıyorum evden elimde sımsıkı tuttuğum telefonla, sanki o sadece
telefon değil de “Sen”sin ve bırakırsam gidecek, bitecek olan sevdam…
Yürüyorum tek başıma soğuğu içime çekerek; sen işe giderken
konuştuğumuz ve gülüştüğümüz, birbirimizi ne kadar özlediğimizi ve sevdiğimizi
söylediğimiz cadde boyunca…

Sonra her 40 dakikada bir bakıyorum telefona hala orada mısın diye…
Nasılsın diye… Bensiz nerdesin diye…

Öğlen oluyor, 2 lokma alıyorum ağzıma… Büyüyor büyüyor küçücük parça,
yutkunamıyorum… Düşünüyorum acaba şu anda ne yiyor diye… Oturduğun
masadan, içtiğin suya, ağzına götürdüğün her çatala anlattığın sayısız
günler geliyor aklıma… Daha fazla duramıyorum, kalkıyorum zaten zorla
oturduğum masadan…


Dönüyorum sabah bir acıyla çıktığım yoldan gerisin geri… Senin bana
söylediğin şarkılardan birini söylerken buluyorum birden kendimi… Ölüm
çıksa karşıma yine Sen derim... ; Ya beni de götür ya da gitme… ; Seni
sarayım derken dikenin battı...böyle gitme yaban gülüm… ; İkimize birden
yükleniyorlar… ; Seni bırakıp gitmek var ya o koyuyor inan bana… ; Bu
kalp bir Seni özler…bana sen lazımsın… ; Senden çocuğum olsun istiyorum…
Alıyorum elime çocuklarımız okusun diye yazmamızı istediğin
defterimizi… Ve başlıyorum satır satır delicesine yaşanan bir aşk hikâyesine…
Okuyorum HERŞEYE meydan okuyan tutkulu bir sevdayı… Tüm sorunlara rağmen kimselere boyun eğmeyen, birbirine sımsıkı tutunan bir kadınla bir
erkeği… Zaman zaman yorulsalar, sıkılsalar bile tükenmeyen özlemlerini…
Her
güne birlikte başlayacakları ve yine birlikte sonlandıracakları
geleceklerini sabırla, büyük bir istekle beklemelerini… Tüm kişilik
çatışmalarına rağmen birbirlerine kattıkları güzellikleri, üstesinden geldikleri
sorunları, engelleri… Bu aşkı büyük ve vazgeçilmez yapan her şeyi…

Sonra kaldırıp gözlerimi bakıyorum bize yaptığın gece lambasına, bazen
seni sinir etmek için yatağıMIZ demediğim ve kavga ettiğin yığına… Bir
gün bizim de olmasını istediğimiz için getirdiğin Bebiş resmine… Odanın
her tarafına bıraktığın ve beni ne kadar çok sevdiğini unutmamamı
istediğin notlarına… Elim gidiyor; ama koparamıyorum, hala alamıyorum onları
astığın yerlerden… Şişenin içindeki kelebeğimiz elimde; evirip
çeviriyorum… Açıp ellerimizle hazırladığımız albümümüze bakıyorum… “Git be”
dediğin ve deli gibi güldüğümüz an geliyor aklıma…
Aslında hep paylaştığımız güzel şeyler geliyor aklıma… Hiç aklımdan
çıkmayanlar ve de yaşarken aklımdan çıktıklarını sandıklarım bile o kadar
net ki…

gitmr7xr.jpg

Sesini duymak istiyor işte yine canım… Elim telefonda, yine
ağlamaklıyım… Yolladığın yüzlerce mesaj imdadıma yetişiyor tam o sırada… Beni ne kadar çok sevdiğini anlattığın; sevginin dolup dolup taştığı, içinin
bir tuhaf olduğu, bütün organlarının havada asılıymış gibi hissettiğini

söylediğin, beni ne kadar istediğini anlattığın… , kimi zaman fondan
söylediğin kimi zamansa bana bestelediğin şarkıların… , uyandırabilmek
için beni kedi yavrusu gibi yaladığın şıpırtıların… , telefonu açmadığım
için sesli yolladığın özür kelimelerin… Bensiz öleceğini söylerkenki ses
tonun, Canım, Bebişim, Kebeleğim, Aşkım, Kadınım, Pırlantam, Ay’ım,
Güneşim,Yaşam Kaynağım,… ÖMRÜM…
Kapatıyorum işte telefonu yine, sana iyi geceler dileyemeden, yine
sesini duyamadan, yine Seni bu kadaaaaaaaaaaaar Çok Sevdiğimi ve ne denli
özlediğimi söyleyemeden…

Beni nasıl yaraladığını, nasıl yıktığını anlatamadan…
İçimdeki fırtınalar dinmeden uzanıyorum öylesine; tabi ki aklımda yine
sen. Allah’a bizi birbirimize bağışlasın diye birlikte dua ettiğimiz
anları düşünerek…
Yine kapatıyorum gözlerimi bu gece uyuyabilme umuduyla, nedenini,
nasılını bilmediğim bir terk edilişten, yine nasılını bilmediğim bir
geleceğe doğru…
Bugün de ben hayatı yaşayamadan hayat beni yaşadı. Sen dolu; ama Sensiz
bir günüm daha sona erdi…


biryudumsevgi1jx3ny.jpg

Yaşananlara, daha sonrada yaşattıklarına bakınca; hangisi hayal,
hangisi gerçek ayırt edemediğim yaşantımda büyük bir girdap içine
bırakılıverilmiş bir yaprak gibi hissediyorum kendimi.
Bu öyle bir rüzgârdı ki bulunduğum yerden beni kaldırıp en tepeye
çıkarttı ve tüm direnmelerime rağmen bana uçmayı öğretmek için rüzgârın
şiddetini hiç kesmedi. Ne zaman aşağı inmeyi aklımdan geçirsem ya da dile
getirsem korkmamamı, kaçmamamı, pes etmememi istedi. Ne zamanki o rüzgâr
tenime işledi, ne zamanki rüzgârın varlığı uçmamın ana kaynağı oldu ve
onunla bir ömür boyu uçabileceğime beni ikna etti, tek ve gerçek
hayalinin benimle uçmak olduğuna inandırdı…
Rüzgâr birden kesildi.
O gitti…
Ne yaprağı düşündü, ne inişteki acısını…
Öylece çekip gitti…
Öylesine anlamsız…
Açıklamasız…
Mantıksız
Duyarsız…
Oysa Yaprak, rüzgâra o kadar güvenmişti ki yerde nasıl olunduğunu bile
unuttu…

Oysa rüzgâr yaprağı sevdasına ve bu sevdanın gücüne o kadar
inandırmıştı ki…

Ve sonunda rüzgâr uğruna ölürüm, her şeyi siler geçerim dediği
yaprağını silip geçti, onu kendi elleriyle öldürdü…
Yaprak onun için ölmedi; ama onsuzluktan öldü…
Yalanlardan öldü…
Rüzgârın aklına işlediği hayallerden öldü…
Rüzgârın sevgisine inancından öldü…
Yaprak kendi sevgisinin arkasında dimdik kaldığı için, rüzgârın uğruna
göze aldıkları için öldü…
Yaprağı SEVGİSİ öldürdü…
Yaprağı yaşamı boyunca en güvendiği öldürdü…
Yaprağı Tüm hayatında EN ÇOK Sevdiği öldürdü…

Oysa bir umuttu hep gönlü besleyen “dayan” yüreğim diyen, birbirimize
koşacağımız ve hep birbirimizin kalacağımız günleri, geceleri,
geleceğimizi birlikte “yeter artık ayrı kalmayalım, SENSİZ BİR GÜN DAHA
İSTEMİYORUM” diyerek sabırsızlıkla bekleyen…




soyleyememek7ew9mb.jpg
Ara
Cevapla
TutkuM
#2
Oysa Yaprak, rüzgâra o kadar güvenmişti ki yerde nasıl olunduğunu bile
unuttu…

Oysa rüzgâr yaprağı sevdasına ve bu sevdanın gücüne o kadar
inandırmıştı ki…

bu sözleri çok beğendim canım benm emeğine sağlık:k:
Ara
Cevapla


Konu ile Alakalı Benzer Konular
Konular Yazar Yorumlar Okunma Son Yorum
  Yeminim Olsun Sevdiğim... CReATuRE 3 582 04-11-2022, Saat: 10:30 AM
Son Yorum: wildfang
  Sevdiğim.... *TATLI BELA* 5 416 04-09-2022, Saat: 12:45 AM
Son Yorum: wildfang
  Gitme sevdiğim..Giiiitmeee...! PaPaTYa_PReNSeS 9 885 04-08-2022, Saat: 11:09 AM
Son Yorum: wildfang
  Seni Seviyorum(sevdigim Kişiye O Beni Sevmesede) ÇiLeK 12 1,325 04-02-2022, Saat: 05:04 PM
Son Yorum: wildfang
  Selam Sevdiğim acemhe 6 691 01-12-2010, Saat: 11:37 PM
Son Yorum: acemhe

Hızlı Menü:


Konuyu Okuyanlar: 1 Ziyaretçi
  Tarih: 11-22-2024, 03:25 PM