kimsenin vurmadığı bir yerden vurdun sen
tarifi zor..
içimdeki çocuğun canını acıttın
hani sana elini uzatan
gözlerinin içine yaşlarını akıtan
hani 'şairim' dediğin birisi vardı ya
sen bu gece onu ağlattın...
camı açıp dışarı bakıyorum
simsiyah bir gece
içerisi ondan beter
ve içimden hiç birşey yapmak gelmiyor
bugün mağlubum hayata
kimbilir huzur beni nerde bekliyor...
dilimin ucuna geliyor sözler
ısrarla yutkunuyorum
susuyorum işte bildiğin gibi
konuşsam ağlıyorsun
ağlasan dağılıyorum
sevgiyle bakan gözlerinden
ayrılık isteyen dudaklarına doğru
yuvarlanıp gidiyorum....
bir türlü anlamadın
ve hep yanlış tanımladın gözyaşlarımı
demiştim sana benim hayatla sorunum var
böyle durup durup buhulanırım ben
sen üzerine alınma yar.....
şimdi bir görsen gülersin halime
anlamsız hareketler yapıyorum
kültablasındakini unutup
yeni bir sigaraya daha yakıyorum...
dedim ya bu gece mağlübum hayata
yıllar sonra ilk kez bocalıyorum.....
hani konuşurken birden susardım
dalardım duvarda bir noktaya
şaşırırdın...
'suskun' derdin bana.
gülümseyip alnından öperdim
ayrılırken fırsat olmadı söylemeye.. unuttum
hayatı bir 'susturucu' gibi içime tıkayan biri vardı
ona çok benziyordun...
oysa konuşacak o kadar çok şey vardı ki
hep içimde kaldı söylenmemişler..
susturdun sende
tıpkı hayat gibi..tıpkı onun gibi
dinlemeye pek niyetli değildin zaten
ama isteseydim bin parçaya ayırırdım kalbini
benden güzel haber bekleyenler var
onlara ne söylememi istersin..?
yine de susmak istiyorum biliyor musun
inadına susmak!
ne zaman birisi hayata yataklık edip kırsa kalbimi
hep böyle yapıyorum...
sadece konuşmakla yakalanmıyor mutluluk
ben neden bütün yolculuklara yalnız çıkıyorum?
hayat her şeyin bedelini ödetir insana
bir gün anlarsın anlaşılmamak ne kötü......
farkına vardığında
araya koca bir zaman girmiştir çoktan
sen de bir gün 'keşke' dersin!
ve anlarsın..
'ruhun' yok artık buralarda...
deli gibi bir sağanak başladı şimdi...
her ayrılık yağmur mu bırakır böyle?
o akşam eşiğin altında öptüğün ben miydim
yoksa bir yalan mıydı? söylesene......
sabah yokum bu şehirde
bilmediğin bir gurbete gidiyorum
nasıl istiyorsan öyle kal...
ama senin de bana benzeyecek sonun
o zaman anlayacaksın ki
her çocuğun bir şiiri vardır..
al... bu da senin olsun...
kimsenin vurmadığı bir yerden vurdun sen
beni değil içimdeği çocuğu ağlattın
bu aralar hayat kazanıyor yine
gün olur bu çark tersine döner
kardelen.. bir tek şunu unutma
en son şairler güler.......