15 Ocak Saat: 19:00
Aloo aşkım naber?
- Kızlarla oturuyoruz aşkım. Sen nasılsın?
Bende ne yapayım. Akşama kadar yoruldum ya.
- Biz de çok yorulduk bugün.
Aşkım benim burada işim bitti.
- İyi o zaman ne güzel dinlenirsin
Aşkım diyorum ki oraya geleyim madem.
- Neden?
Ya seni özledim ne yapayım burada.
-Gelme.
Neden öyle diyorsun?
- İstemiyorum gelme.
Ya mutlaka bir sebebi vardır ama.
- Bir sebebi yok, gelme diyorum.
Mutlu olursun diye düşünmüştüm.
- Hayır, seni istemiyorum yanımda.
Ne diyorsun sen?
- Seni istemiyorum diyorum.
Daha az önce gelme teklifimi yapmadan önce aşk dolu mesajlar çekiyordun. Beni çok sevdiğini söylüyordun.
- Onların hepsi bir yalandı.
Asıl sen yalan söylüyorsun. Ben oraya geliyorum.
- Gelme yanıma diyorum sana, bu şehri terk eder giderim. Gelme.
Ne demek gelme yaa..
- Senden ayrılmak istiyorum.
Anlamadım?
-Senden ayrılmak istiyorum dedim.
Ya saçmalıyorsun ne oldu durduk yere? O kadar emek, fedakarlıklar ne olacak? Hem oraya gelme teklifimi yapana kadar böyle bir düşüncen yoktu.
- Artık seni istemiyorum, gelme yanıma.
Aşkım yapma, seni çok seviyorum. Buna dayanamam ben.
- Kapatıyorum, gelme dedim sana, gelme!
Böyle düşünmene bir anlam veremiyorum. Emeklerimizin boşa gitmesine göz yumamam. Oraya geliyorum. Sana deli gibi sarılacağım.
- Boşu boşuna 10 saat yol çekme. Göremezsin beni. Kaçar giderim.
Ben geliyorum. Otobüse binip geliyorum. Ne demek durduk yere senden ayrılmak istiyorum demen yaa
- Ben seni istemiyorum yaa.. Gelme dedim sana.
Sen öyle düşün istediğin kadar. Ben geliyorum.
Aynı gün Saat: 01:00
Otobüs kalkmak üzere, sabaha oradayım
-Sana gelme diyorum.. Neden hala gelmek istiyorsun, seni istemiyorum ben.
Bu kadar basit mi her şeyi yok etmek.
-Sorgusuz sualsiz yaşamak istiyorum ben artık.
Saçmalama, çocuk muyuz biz? Nedir bu düşüncen? Daha gelmek istediğimi söylemeden hemen önce beni çok sevdiğini söylüyordun. Ben her ne olursa olsun geliyorum. Otobüsün yanındayım ve birazdan bineceğim.
- Ne yaparsan yap, beni göremeyeceksin.
Otobüs kalkıyor, ben biniyorum. Sabaha görüşürüz aşkım.
- Bana aşkım deme!
Tamam aşkım.
- Bak hala aşkım diyorsun… Ben senin aşkın değilim artık.
Sen öyle san, aşkımsın sen benim. Kapatıyorum, otobüse bindim.
16 Ocak Saat: 08:30 DİNLENME TESİSİ
- Geldin değil mi? Ama heveslenme, yüzümü göstermeyeceğim sana.
Biraz sonra yanındayım. Daha gelmedim, dinlenme tesisindeyim. Yolda da hiç uyumadım. Gözlerim patlayacak artık.
- Beni ilgilendirmiyorsun. Gelme diyorum sana, bu şehre gelmeden git, geri dön.
Yolumdan dönmem. Görüşürüz aşkım.
Saat: 10:20
İşte karşındayım. Ben geldim..
- Boşuna geldin, öğlen otobüsüyle geri döneceksin.
Sarılmak istiyorum sana. Sana sarılmaya geldim ben.
- Hiçbir şey hissetmiyorum. Boşuna sarılıyorsun.
Seni çok seviyorum, bu ilişkiyi bitiremem.
- Bütün okul bize bakıyor, yapma.
Beni kimse ilgilendirmiyor, sadece sen ilgilendiriyorsun. Seni çok seviyorum. Ayrılmak istemiyorum..
- Çek şu ellerini, git diyorum.
Gitmeyeceğim.
- Uzatma artık git yanımdan.
Bu çiçeği sana aldım aşkım.
- Bana ne. İstemiyorum. Sadece senden ayrılmak istiyorum.
Açıklaman ne? Mantıklı bir şey söyle. Ne ayrılığı ya? Daha dün sabah nasıldık? Akşama fikirlerin nasıl bu kadar çabuk değişebildi dün?
- Uzun süreden beri vardı bu düşüncem.
Yalan söylüyorsun. Hadi gidelim aşkım yapma artık ne olursun, yalvarıyorum sana.
- Yalvarmayı bırak artık.
Arkadaşların da bekliyor, hadi yürüyelim artık. Lütfen.
- Tamam yürüyelim, ama biraz sonra geri döneceksin.
Hayır.
Saat: 12:30
Bugün gitmek istemiyorum.
- Hayır biraz sonra otobüse binip geri döneceksin.
Gitmek istemiyorum dedim ya, nasıl biter bu ilişki? Saçmalıyorsun. Ne derdin var durduk yere. Önümüzdeki sene nişan yapacaktık. Bu ciddiyetimiz nasıl bir anda bitebilir?
- Seninle yaşamak istemiyorum.
Bende sensiz yaşamak istemiyorum. Gitmek istemiyorum yanından. Zaten yanına gelmek için fırsat kolluyordum. Zaman bulunca da geldim işte karşındayım.
- Boşuna geldin, bitti artık.
Bugün gitmiyorum ben. Akşam her şeyi konuşalım.
- Konuşacak bir konu yok. Bitti.
Gitmeyeceğim. Yüzsüzlük yapmak istiyorum. Aşığım sana. Gitmiyorum bir yere.
Saat: 17:00
Her şey çok güzel olacak. Zaten olumsuz neyimiz var bizim? Sana aşık oldum ben. Sen de bana aynı şeyleri söylüyordun. Hani hiç bırakmayacaktın beni? Senden vazgeçemem. Her şeyimsin sen. Aşk çocuk oyuncağı mı?
- Bugün burada kaldın, tamam. Ama yarın gideceksin. Dinen bugün.
Arkadaşların bile gözleriyle bir sorunumuz olmadığını görüyor. Onlar da benim haklı olduğumu biliyor. Seninle sorgusuz, sualsiz birlikte olacağımız günleri beklerken ben bu ayrılığa dayanamam. Bütün planlarımı sana göre yapıyorken senden vazgeçemem. İyice düşün bu gece.
- Aynı odada uyumayacağız. Bunu biliyor musun?
Tamam, aynı odalarda uyumayalım. Ben evlenene kadar elini tutmamaya bile razıyım. Sana aşığım.
- Düşüneceğim gece boyu. Tamam. Şimdi kızların yanına geçelim. Yemek hazırlayacağız.
Tamam aşkım.
Saat: 19:30 YEMEK VAKTİ…
- Yemek yesene.
Hiçbir şey yemek istemiyorum.
- En son ne zaman yedin?
Dünden beri bir şey yemiyorum.
- Geldiğinden beri 2 paket sigara bitirdin. Yemek ye.
Yemeyeceğim. Sigara içeceğim.
- Sen bilirsin.
Saat: 01:00 UYKU VAKTİ
Aşkım lütfen bu ilişkimiz bitmesin. Ortada çok ciddi emeklerimiz var. Yarın ben bu şehirden gitmek istemiyorum. Şimdi uyuyalım ve sen de bu ilişkinin bitmemesi için çaba sarfet. Yolumuza devam edelim. Vazgeçmeyelim.
- Düşüneceğim bakalım.
Allah rahatlık versin. İyi geceler, tatlı rüyalar, seni çok seviyorum.
- İyi geceler. Sabah uyandırırım. Kapını kapatıyorum.
Tamam aşkım.
17 Ocak Saat: 08:00
- Hadi kalk kahvaltı hazırlıyor kızlar.
- Kalksana hadi, dışarıda işimiz var.
- Aşkım hadi uyan artık yaaa..
Uyandım aşkım. Günaydın.
- Aşkım demesem uyanacağın yoktu.
Uyanmam için mi aşkım dedin?
- Evet.
Ellerini bırakmak istemiyorum ben ya.. Gözümü açar açmaz nasıl ağlatabiliyorsun beni böyle?
-Daha karar veremedim.
Bitmesin lütfen. Gözlerime bak. Sende ağlıyorsun.
-Bugün öğlen 13:00 otobüsüyle gidiyorsun.
Sevmiyor olsan, ağlamazsın. Gitmek istemiyorum ben.
- Sevmiyorum hayır. Gideceksin.
Hayır.
Saat: 08:30 KAHVALTI ZAMANI
- Bir dilim ekmek yedin. Bir şeyler yesene..
Canım hiçbir şey istemiyor.
- Geldiğinden beri bir şey yemedin. Kendine yazık ediyorsun.
Çok bencilleşmişsin. Durduk yere 2-3 dakika içerisinde nasıl bu ayrılık düşüncesine bürünebiliyorsun? Çok bencillik yapıyorsun. Her şey harika giderken, bu yolda beni nasıl yalnız bırakıyorsun? Nasıl bu kadar acımasız olabiliyorsun?
- Ben böyleyim,artık bencilim.
Sigaramı uzatır mısın?
- Hayır, kahvaltı yap.
Sigaramı uzat dedim. Çay ve sigara içeceğim.
- Al hepsini iç..
Saat: 09:30 EVİN İŞLERİ İÇİN OTOBÜSLE ÇARŞIYA....
- Elimi bırakır mısın?
Hayır bırakmak istemiyorum. Yanındayım. Gitmeyeceğim de.
- Gitmezsen gitme, kal. Boşu boşuna kalırsın.
Yanındaysam mesele yok aşkım. Dünü ve bugünü çabuk unutacağız.
- Hayır, gidiyorsun bugün öğlen otobüsüyle.
Olamaz ya…
- Elimi neden fırlatıyorsun bütün otobüs bize bakıyor.
Kendimi tutamadım artık. Yeter ya. Bu kadar da olmaz ki.
10:30 ÇARŞIDAN DÖNÜYORUZ
- Sen duraktan bin, ben kuaföre gideceğim.
Hayırdır neden?
- Pınar’ ın işi var kuaförde. Onu yalnız bırakamam şimdi. Sen eşyaları al benden şimdi. Eve git, ben gelmeden de bir yere gitme.
Hem kovuyorsun, hem de gitme diyorsun. Bu ne demek?
- Ben gelmeden gitme dedim.
Eşyaları eve bırakıyorum ve bavulumu alıp gidiyorum..
- Ne yaparsan yap ya…
12:00 EVE GELDİ
- Hani gidecektin?
Bekle dedin, bekledim. Belki fikirlerin değişmiştir. Üzerimi değiştirdim ve seni bekledim. Ben senin yanından ayrılmak istemiyorum. Sensizken nefes alamıyorum. Bitmesin..
- Bu ilişki artık bitti. Seni sevmiyorum ve istemiyorum artık.
Bu düşüncelerin nasıl 2 dakika içerisinde oluştu anlayamıyorum. Daha gelme fikrimi söylemeden önce telefonda nasıl konuşuyorduk? Bağıra bağıra beni sevdiğini söylüyordun. İnanamıyorum..
- Bana bıraktığın manevi değeri yüksek olan yastığı, sen yanımda olmadığın zaman kullandığım nevresimi, resimleri, hediyeleri her şeyi al ve git.
Her şeyi bırakıyorum. Ve gidiyorum. Bir insan bu kadar acımasız ve bencil olabilir.. Ne halin varsa gör.
- Bencilim evet.
Taşsın sen. Böyle bir kalp bir anda nasıl oluşabildi bilemiyorum. Bir insanda Allah korkusu olmalı. Böyle davranarak hiçbir şey kazanamazsın. Başka bir şey demiyorum..Taşsın taş!...
(Saat: 12:15: Pencereden arkamdan bakışlarıyla beraber evin önündeki durağa gidiyorum.. Otobüs 10 dakika içerisinde geliyor ama o 10 dakika ömürden ömür götürüyor. Bir paket sigaranın içerisinde, tek nefeste boğuluyorum…
12:50 OTOBÜS BİLETİ SATIŞ BÜROSU
Alo, pardon rahatsız ediyorum. Otobüs firmasındayım ama bilet yok. İstersen sende ara ve sor. Yanında olmak istiyorum.. Başka çarem yok..
- Beni ilgilendirmiyorsun, git otelde yat. Bana ne? Paran yoksa da git sokakta yat. Bu eve giremezsin bir daha. Bitti!.. güle güle..
İnanamıyorum sana. Sebepsiz yere bitirdiğin bu ilişki ile birlikte bana nasıl böyle sözler sarfedebiliyorsun? Suçum günahım nedir benim? Ne yaptım sana ben?
-Aktarmalı git. Bir yere git işte…
Hiçbir yere bilet yok diyorum, seni anlayamıyorum. Peki öyle olsun. Gururumu yerlere serdin, her şeyi altın tepside sundum sana, senden sadece bu tepsinin üzerine küçük de olsa bir şeyler eklemeni bekledim. Bu kadar zor senin için bu ilişki değil mi? Arkadaşların da her şeyi gördü. Ortada hiçbir sebebin olmadığını onlar da biliyorlar. Ben yine de teşekkür ederim sana. Allah’ a havale ediyorum seni.. Sana hakkım helal değil. Bunu hak etmedin çünkü. Hiçbir şeyi hak etmedin sen bu son olayla birlikte. Her şeyi silip süpürdün. Kendinle bu davranışlarından dolayı gurur duyabilirsin..
Hoşça kal…
3 Gün Sonra Bir Telefon
Alo. Efendim?
- Merhaba.
Merhaba.
- Nasılsın?
Arayacağını biliyordum. İyi değilim.
- Yanlış anlamanı istemiyorum. Son kez arıyorum. Sağlığından şüphe ettim ve nerede kaldığını, nereye gittiğini merak ettim. Senden hakkını helal etmeni istiyorum. Hakkını helal et.
Ben telefonu acaba diyerek açtım. İlişkimiz için bir özür telefonu beklerken, nasıl bunu merak edebiliyorsun? Madem bencilsin, bencil bir hayat istiyorsun, neden beni merak ediyorsun? Ayrıca, benden hakkımı helal etmemi bekleme. Nasıl olur da o yaşadıklarımdan sonra hakkımı helal etmemi istiyorsun?
- Peki, kapatıyorum
Gitmeee, seni çok seviyorum aşkım.
Kapattı
Hiçbir sözü alıntı değildir. Hepsi bana ait olan, yaşadığım şeylerdir bu yazdıklarım. Yazacak çok daha şey var aslında ama parmaklarım izin vermiyor..Aşağıda yazdıklarıma da birer hikaye yapabilecek kadar şey var.Kısaca bahsetmek gerekirse;
Sizce aşk; eksi 25 derece soğukta, caddelerde kimselerin olmadığı, tanımadığınız bir şehirde, gecenin bir yarısı gidecek bir yeriniz yokken, üniversitenin önünde, sevgiliyi bekleme umuduyla sabahın olmasını beklemek midir? Ya da daha öncesinde, her şey iyiyken 3 gün boyunca yollarda sürünmek midir? Saçları beyazlatmak mıdır? Yoksa gururu ayaklar altına almak mıdır? Aşk kaçmak mıdır, kovalamak mıdır? İnandığınız bir şeyi kaybetmek midir? Aylarca kendine gelememek midir? Yoksa yıllarca çekeceğiniz bir acının göstergesi midir?
Not:
Alıntı:
Aloo aşkım naber?
- Kızlarla oturuyoruz aşkım. Sen nasılsın?
Bende ne yapayım. Akşama kadar yoruldum ya.
- Biz de çok yorulduk bugün.
Aşkım benim burada işim bitti.
- İyi o zaman ne güzel dinlenirsin
Aşkım diyorum ki oraya geleyim madem.
- Neden?
Ya seni özledim ne yapayım burada.
-Gelme.
Neden öyle diyorsun?
- İstemiyorum gelme.
Ya mutlaka bir sebebi vardır ama.
- Bir sebebi yok, gelme diyorum.
Mutlu olursun diye düşünmüştüm.
- Hayır, seni istemiyorum yanımda.
Ne diyorsun sen?
- Seni istemiyorum diyorum.
Daha az önce gelme teklifimi yapmadan önce aşk dolu mesajlar çekiyordun. Beni çok sevdiğini söylüyordun.
- Onların hepsi bir yalandı.
Asıl sen yalan söylüyorsun. Ben oraya geliyorum.
- Gelme yanıma diyorum sana, bu şehri terk eder giderim. Gelme.
Ne demek gelme yaa..
- Senden ayrılmak istiyorum.
Anlamadım?
-Senden ayrılmak istiyorum dedim.
Ya saçmalıyorsun ne oldu durduk yere? O kadar emek, fedakarlıklar ne olacak? Hem oraya gelme teklifimi yapana kadar böyle bir düşüncen yoktu.
- Artık seni istemiyorum, gelme yanıma.
Aşkım yapma, seni çok seviyorum. Buna dayanamam ben.
- Kapatıyorum, gelme dedim sana, gelme!
Böyle düşünmene bir anlam veremiyorum. Emeklerimizin boşa gitmesine göz yumamam. Oraya geliyorum. Sana deli gibi sarılacağım.
- Boşu boşuna 10 saat yol çekme. Göremezsin beni. Kaçar giderim.
Ben geliyorum. Otobüse binip geliyorum. Ne demek durduk yere senden ayrılmak istiyorum demen yaa
- Ben seni istemiyorum yaa.. Gelme dedim sana.
Sen öyle düşün istediğin kadar. Ben geliyorum.
Aynı gün Saat: 01:00
Otobüs kalkmak üzere, sabaha oradayım
-Sana gelme diyorum.. Neden hala gelmek istiyorsun, seni istemiyorum ben.
Bu kadar basit mi her şeyi yok etmek.
-Sorgusuz sualsiz yaşamak istiyorum ben artık.
Saçmalama, çocuk muyuz biz? Nedir bu düşüncen? Daha gelmek istediğimi söylemeden hemen önce beni çok sevdiğini söylüyordun. Ben her ne olursa olsun geliyorum. Otobüsün yanındayım ve birazdan bineceğim.
- Ne yaparsan yap, beni göremeyeceksin.
Otobüs kalkıyor, ben biniyorum. Sabaha görüşürüz aşkım.
- Bana aşkım deme!
Tamam aşkım.
- Bak hala aşkım diyorsun… Ben senin aşkın değilim artık.
Sen öyle san, aşkımsın sen benim. Kapatıyorum, otobüse bindim.
16 Ocak Saat: 08:30 DİNLENME TESİSİ
- Geldin değil mi? Ama heveslenme, yüzümü göstermeyeceğim sana.
Biraz sonra yanındayım. Daha gelmedim, dinlenme tesisindeyim. Yolda da hiç uyumadım. Gözlerim patlayacak artık.
- Beni ilgilendirmiyorsun. Gelme diyorum sana, bu şehre gelmeden git, geri dön.
Yolumdan dönmem. Görüşürüz aşkım.
Saat: 10:20
İşte karşındayım. Ben geldim..
- Boşuna geldin, öğlen otobüsüyle geri döneceksin.
Sarılmak istiyorum sana. Sana sarılmaya geldim ben.
- Hiçbir şey hissetmiyorum. Boşuna sarılıyorsun.
Seni çok seviyorum, bu ilişkiyi bitiremem.
- Bütün okul bize bakıyor, yapma.
Beni kimse ilgilendirmiyor, sadece sen ilgilendiriyorsun. Seni çok seviyorum. Ayrılmak istemiyorum..
- Çek şu ellerini, git diyorum.
Gitmeyeceğim.
- Uzatma artık git yanımdan.
Bu çiçeği sana aldım aşkım.
- Bana ne. İstemiyorum. Sadece senden ayrılmak istiyorum.
Açıklaman ne? Mantıklı bir şey söyle. Ne ayrılığı ya? Daha dün sabah nasıldık? Akşama fikirlerin nasıl bu kadar çabuk değişebildi dün?
- Uzun süreden beri vardı bu düşüncem.
Yalan söylüyorsun. Hadi gidelim aşkım yapma artık ne olursun, yalvarıyorum sana.
- Yalvarmayı bırak artık.
Arkadaşların da bekliyor, hadi yürüyelim artık. Lütfen.
- Tamam yürüyelim, ama biraz sonra geri döneceksin.
Hayır.
Saat: 12:30
Bugün gitmek istemiyorum.
- Hayır biraz sonra otobüse binip geri döneceksin.
Gitmek istemiyorum dedim ya, nasıl biter bu ilişki? Saçmalıyorsun. Ne derdin var durduk yere. Önümüzdeki sene nişan yapacaktık. Bu ciddiyetimiz nasıl bir anda bitebilir?
- Seninle yaşamak istemiyorum.
Bende sensiz yaşamak istemiyorum. Gitmek istemiyorum yanından. Zaten yanına gelmek için fırsat kolluyordum. Zaman bulunca da geldim işte karşındayım.
- Boşuna geldin, bitti artık.
Bugün gitmiyorum ben. Akşam her şeyi konuşalım.
- Konuşacak bir konu yok. Bitti.
Gitmeyeceğim. Yüzsüzlük yapmak istiyorum. Aşığım sana. Gitmiyorum bir yere.
Saat: 17:00
Her şey çok güzel olacak. Zaten olumsuz neyimiz var bizim? Sana aşık oldum ben. Sen de bana aynı şeyleri söylüyordun. Hani hiç bırakmayacaktın beni? Senden vazgeçemem. Her şeyimsin sen. Aşk çocuk oyuncağı mı?
- Bugün burada kaldın, tamam. Ama yarın gideceksin. Dinen bugün.
Arkadaşların bile gözleriyle bir sorunumuz olmadığını görüyor. Onlar da benim haklı olduğumu biliyor. Seninle sorgusuz, sualsiz birlikte olacağımız günleri beklerken ben bu ayrılığa dayanamam. Bütün planlarımı sana göre yapıyorken senden vazgeçemem. İyice düşün bu gece.
- Aynı odada uyumayacağız. Bunu biliyor musun?
Tamam, aynı odalarda uyumayalım. Ben evlenene kadar elini tutmamaya bile razıyım. Sana aşığım.
- Düşüneceğim gece boyu. Tamam. Şimdi kızların yanına geçelim. Yemek hazırlayacağız.
Tamam aşkım.
Saat: 19:30 YEMEK VAKTİ…
- Yemek yesene.
Hiçbir şey yemek istemiyorum.
- En son ne zaman yedin?
Dünden beri bir şey yemiyorum.
- Geldiğinden beri 2 paket sigara bitirdin. Yemek ye.
Yemeyeceğim. Sigara içeceğim.
- Sen bilirsin.
Saat: 01:00 UYKU VAKTİ
Aşkım lütfen bu ilişkimiz bitmesin. Ortada çok ciddi emeklerimiz var. Yarın ben bu şehirden gitmek istemiyorum. Şimdi uyuyalım ve sen de bu ilişkinin bitmemesi için çaba sarfet. Yolumuza devam edelim. Vazgeçmeyelim.
- Düşüneceğim bakalım.
Allah rahatlık versin. İyi geceler, tatlı rüyalar, seni çok seviyorum.
- İyi geceler. Sabah uyandırırım. Kapını kapatıyorum.
Tamam aşkım.
17 Ocak Saat: 08:00
- Hadi kalk kahvaltı hazırlıyor kızlar.
- Kalksana hadi, dışarıda işimiz var.
- Aşkım hadi uyan artık yaaa..
Uyandım aşkım. Günaydın.
- Aşkım demesem uyanacağın yoktu.
Uyanmam için mi aşkım dedin?
- Evet.
Ellerini bırakmak istemiyorum ben ya.. Gözümü açar açmaz nasıl ağlatabiliyorsun beni böyle?
-Daha karar veremedim.
Bitmesin lütfen. Gözlerime bak. Sende ağlıyorsun.
-Bugün öğlen 13:00 otobüsüyle gidiyorsun.
Sevmiyor olsan, ağlamazsın. Gitmek istemiyorum ben.
- Sevmiyorum hayır. Gideceksin.
Hayır.
Saat: 08:30 KAHVALTI ZAMANI
- Bir dilim ekmek yedin. Bir şeyler yesene..
Canım hiçbir şey istemiyor.
- Geldiğinden beri bir şey yemedin. Kendine yazık ediyorsun.
Çok bencilleşmişsin. Durduk yere 2-3 dakika içerisinde nasıl bu ayrılık düşüncesine bürünebiliyorsun? Çok bencillik yapıyorsun. Her şey harika giderken, bu yolda beni nasıl yalnız bırakıyorsun? Nasıl bu kadar acımasız olabiliyorsun?
- Ben böyleyim,artık bencilim.
Sigaramı uzatır mısın?
- Hayır, kahvaltı yap.
Sigaramı uzat dedim. Çay ve sigara içeceğim.
- Al hepsini iç..
Saat: 09:30 EVİN İŞLERİ İÇİN OTOBÜSLE ÇARŞIYA....
- Elimi bırakır mısın?
Hayır bırakmak istemiyorum. Yanındayım. Gitmeyeceğim de.
- Gitmezsen gitme, kal. Boşu boşuna kalırsın.
Yanındaysam mesele yok aşkım. Dünü ve bugünü çabuk unutacağız.
- Hayır, gidiyorsun bugün öğlen otobüsüyle.
Olamaz ya…
- Elimi neden fırlatıyorsun bütün otobüs bize bakıyor.
Kendimi tutamadım artık. Yeter ya. Bu kadar da olmaz ki.
10:30 ÇARŞIDAN DÖNÜYORUZ
- Sen duraktan bin, ben kuaföre gideceğim.
Hayırdır neden?
- Pınar’ ın işi var kuaförde. Onu yalnız bırakamam şimdi. Sen eşyaları al benden şimdi. Eve git, ben gelmeden de bir yere gitme.
Hem kovuyorsun, hem de gitme diyorsun. Bu ne demek?
- Ben gelmeden gitme dedim.
Eşyaları eve bırakıyorum ve bavulumu alıp gidiyorum..
- Ne yaparsan yap ya…
12:00 EVE GELDİ
- Hani gidecektin?
Bekle dedin, bekledim. Belki fikirlerin değişmiştir. Üzerimi değiştirdim ve seni bekledim. Ben senin yanından ayrılmak istemiyorum. Sensizken nefes alamıyorum. Bitmesin..
- Bu ilişki artık bitti. Seni sevmiyorum ve istemiyorum artık.
Bu düşüncelerin nasıl 2 dakika içerisinde oluştu anlayamıyorum. Daha gelme fikrimi söylemeden önce telefonda nasıl konuşuyorduk? Bağıra bağıra beni sevdiğini söylüyordun. İnanamıyorum..
- Bana bıraktığın manevi değeri yüksek olan yastığı, sen yanımda olmadığın zaman kullandığım nevresimi, resimleri, hediyeleri her şeyi al ve git.
Her şeyi bırakıyorum. Ve gidiyorum. Bir insan bu kadar acımasız ve bencil olabilir.. Ne halin varsa gör.
- Bencilim evet.
Taşsın sen. Böyle bir kalp bir anda nasıl oluşabildi bilemiyorum. Bir insanda Allah korkusu olmalı. Böyle davranarak hiçbir şey kazanamazsın. Başka bir şey demiyorum..Taşsın taş!...
(Saat: 12:15: Pencereden arkamdan bakışlarıyla beraber evin önündeki durağa gidiyorum.. Otobüs 10 dakika içerisinde geliyor ama o 10 dakika ömürden ömür götürüyor. Bir paket sigaranın içerisinde, tek nefeste boğuluyorum…
12:50 OTOBÜS BİLETİ SATIŞ BÜROSU
Alo, pardon rahatsız ediyorum. Otobüs firmasındayım ama bilet yok. İstersen sende ara ve sor. Yanında olmak istiyorum.. Başka çarem yok..
- Beni ilgilendirmiyorsun, git otelde yat. Bana ne? Paran yoksa da git sokakta yat. Bu eve giremezsin bir daha. Bitti!.. güle güle..
İnanamıyorum sana. Sebepsiz yere bitirdiğin bu ilişki ile birlikte bana nasıl böyle sözler sarfedebiliyorsun? Suçum günahım nedir benim? Ne yaptım sana ben?
-Aktarmalı git. Bir yere git işte…
Hiçbir yere bilet yok diyorum, seni anlayamıyorum. Peki öyle olsun. Gururumu yerlere serdin, her şeyi altın tepside sundum sana, senden sadece bu tepsinin üzerine küçük de olsa bir şeyler eklemeni bekledim. Bu kadar zor senin için bu ilişki değil mi? Arkadaşların da her şeyi gördü. Ortada hiçbir sebebin olmadığını onlar da biliyorlar. Ben yine de teşekkür ederim sana. Allah’ a havale ediyorum seni.. Sana hakkım helal değil. Bunu hak etmedin çünkü. Hiçbir şeyi hak etmedin sen bu son olayla birlikte. Her şeyi silip süpürdün. Kendinle bu davranışlarından dolayı gurur duyabilirsin..
Hoşça kal…
3 Gün Sonra Bir Telefon
Alo. Efendim?
- Merhaba.
Merhaba.
- Nasılsın?
Arayacağını biliyordum. İyi değilim.
- Yanlış anlamanı istemiyorum. Son kez arıyorum. Sağlığından şüphe ettim ve nerede kaldığını, nereye gittiğini merak ettim. Senden hakkını helal etmeni istiyorum. Hakkını helal et.
Ben telefonu acaba diyerek açtım. İlişkimiz için bir özür telefonu beklerken, nasıl bunu merak edebiliyorsun? Madem bencilsin, bencil bir hayat istiyorsun, neden beni merak ediyorsun? Ayrıca, benden hakkımı helal etmemi bekleme. Nasıl olur da o yaşadıklarımdan sonra hakkımı helal etmemi istiyorsun?
- Peki, kapatıyorum
Gitmeee, seni çok seviyorum aşkım.
Kapattı
Hiçbir sözü alıntı değildir. Hepsi bana ait olan, yaşadığım şeylerdir bu yazdıklarım. Yazacak çok daha şey var aslında ama parmaklarım izin vermiyor..Aşağıda yazdıklarıma da birer hikaye yapabilecek kadar şey var.Kısaca bahsetmek gerekirse;
Sizce aşk; eksi 25 derece soğukta, caddelerde kimselerin olmadığı, tanımadığınız bir şehirde, gecenin bir yarısı gidecek bir yeriniz yokken, üniversitenin önünde, sevgiliyi bekleme umuduyla sabahın olmasını beklemek midir? Ya da daha öncesinde, her şey iyiyken 3 gün boyunca yollarda sürünmek midir? Saçları beyazlatmak mıdır? Yoksa gururu ayaklar altına almak mıdır? Aşk kaçmak mıdır, kovalamak mıdır? İnandığınız bir şeyi kaybetmek midir? Aylarca kendine gelememek midir? Yoksa yıllarca çekeceğiniz bir acının göstergesi midir?
Not:
Alıntı: