Terk edilen benim sen neden ağlıyorsun ki?
Sevda yangınlarında küle dönen benim,
Sen neden savruluyorsun ki?
Hasret dalgaları yüreğime çarpmakta iken,
Sen neden kahırlanıyorsun ki?
'Ben gidiyorum'dediğin günü hatırlıyormusun?
Sana 'gitme' dediğimde masum tavrını takınıp ardını dönüp gidişini,
Bir canı,
Bir ömrü,
Bir sevdalı yüreği katledişini?
Şimdi ağlama..
İnanmıyorum ki..
Yanan ben,küllenen,savrulan ben iken,
Sen neden acıyorsun ki?
Bilemezsin bırakılıp gidilmeleri,
Sen giden oldun..
Bilemezsin yanmaları yıllar boyu yüreğinle,
Ben yanan oldum..
Terk edilen benim sen neden ağlıyorsun ki?
Ve ölen,
Ve biten,
Ben oldum sen daha ne biliyorsun ki?
Belki bir şehrin bir yerlerinde oturmuş üzülüyorsundur sende..
Belki yüreğin kanıyordur benim gibi..
Bilirim duygusalsındır,
Bilirim hassassındır..
Belki karanlık bir köşede sende üzülüyorsundur..
Kimbilir belki de..
Belki de bir kibrit çöpü yanışı kadar arada düşünüyorsundur beni..
Belkide bir hazan mevsiminin uzun soluklu bitişi arasında...
Gelmek istiyorsundur geri dönmek,
Belkide eski günlerde ki gibi,
Kollarımda ölmek...
Ah be sevdam ah!
Ölmek..ölmek..
Belki de bir şehrin bir yerlerinde küçük ölümler yaşıyorsundur..
Belki yüreğin kanıyordur benim gibi...
Ben mi?
Kim bilir belki de bende bir şehrin sokaklarında seni soluyorumdur..
Belki de her önüme gelen sahipsiz gölgelere seni soruyorumdur?
Sen Ne Biliyorsun Ki.....