Titrekti yüregim. Titrek yüregimle yaz gününde dünyaya ilk adimimi attim. Hersey benim icin cok yeni vede cok degisikti. Herseyi ögrenmeye yeni yeni baslamistim. Cok sicakti o gün. O kadar sicaktiki kimse evde kalamaz oldu. Herkes dag, tas, bayir demeden gezdi ve dolasti. Dogmak ve ölmenin ne kadar aci oldugunu bir an bile unutmus sekilde, hayatin tadini cikarmaya bakiyordu. Biliyorduk bir gün ömrümüz oldugunu. Biliyorduk aksam günesinden sonra ölecegimizi. Biliyorduk bir günde ne görürsek görecegimizi. Herseyin farkindaydik. Dogmak ve ölmenin ne kadar aci oldugununda bilincindeydik. Ama elimizden birsey gelemezdiki. O bir gün icinde ne kadar güzel yer varsa gezerdik. Ben tabiki, yaz gününde dogmanin sevincini tasiyordum. Onca cicekler, onca yesillik...gözlerim bayram etmisti adeta. O kadar cok cicek vardiki, nereye konacagimi, hangi cicekden yiyecegimi sasirmis durumdaydim. Durumuma güleyimmi aglayimmi bilemiyordum. Bir yandan bu durum cok aci veriyordu bana. Bir gün yasamak herhalde en kötü sey olmasi lazim bu hayatta. Ask denen seyi anlamadan ve yasamadan, duygu ne demek oldugunu hissetmeden, üzülmenin ne demek oldugunu bilmeden, hicbirsey görememenin ne kadar aci oldugunu haykirmak istiyordum. Kaderime haykirmak istiyordum. Hayata haykirmak istiyordum. Yasamak istemeyen, ölümü tercih eden insanlarahaykirmak istiyordum. Haline sükür etmeyen insanlara, elindekilerle yetinemeyen insanlara haykirmak istiyordum. İstiyordumda, istiyordum.... ama hic birisni gerceklestirme imkanim yokdu. Elleri kollari bagli bir sekilde bekliyordum, cünkü bana bir günlük ömür verilmisti