Sensizlik...
Her tarafımda yokluk esiyor; ya da bana öyle geliyor.
Yürüyorum...
Nerelerden geçiyorum inan hiç bilmiyorum. Yanlış bir kaldırım taşına basıyorum, sendeliyorum. İçimde bir yer, beni sana doğru çekiyor; ya da bana öyle geliyor...
Bir yağmur damlası daha düşüyor kirpiğimin ucuna, seni damlıyorum. Yüreğimin derinine bir ezgi düşüyor, darmadağın oluyorum ; bütün harflerim sende çoğalıyor... “sevgilim,” diyorsun, “bedenimin ruhu,”Sızıma sızın değiyor; o ezgi “ayrılamam,” diye ağlıyor. Ya da yağmura öyle geliyor...
Mevsimin sert soğuğunda karışıyor, avuçlarının masum sıcaklığı. Sen bana yağmur olup karışıyorsun, ben seni damlıyorum...
Ayrı yollar da dağılmayı bekleyen kalabalıkta içimde bir fısıltı duyuyorum, “ seni seviyorum.” Ya da aşka öyle geliyor...
Her yağmur da , seni damlıyorum. gözlerinde bulunuyorum... ya da öyle işte!..
Her tarafımda yokluk esiyor; ya da bana öyle geliyor.
Yürüyorum...
Nerelerden geçiyorum inan hiç bilmiyorum. Yanlış bir kaldırım taşına basıyorum, sendeliyorum. İçimde bir yer, beni sana doğru çekiyor; ya da bana öyle geliyor...
Bir yağmur damlası daha düşüyor kirpiğimin ucuna, seni damlıyorum. Yüreğimin derinine bir ezgi düşüyor, darmadağın oluyorum ; bütün harflerim sende çoğalıyor... “sevgilim,” diyorsun, “bedenimin ruhu,”Sızıma sızın değiyor; o ezgi “ayrılamam,” diye ağlıyor. Ya da yağmura öyle geliyor...
Mevsimin sert soğuğunda karışıyor, avuçlarının masum sıcaklığı. Sen bana yağmur olup karışıyorsun, ben seni damlıyorum...
Ayrı yollar da dağılmayı bekleyen kalabalıkta içimde bir fısıltı duyuyorum, “ seni seviyorum.” Ya da aşka öyle geliyor...
Her yağmur da , seni damlıyorum. gözlerinde bulunuyorum... ya da öyle işte!..