Susmak mı!
O geçmişteydi
Şimdi bir ölünün yalnızlığını kemiren
O isimsiz mahşerim
Yaşamı ve acıları tekrar tekrar sorgulayan tarihin
Etten ve kemikten tarifsiz çığlıklarını büyütüyorum
Damarlarımsa
Çoktan çürüyen bir ruhun yatağı
Artık neye dokunsam
Karşılığı bilinmeyen bir boşluğum
Ve nasıl konuşsam
Hiç olmayan bir adrese gidiyorum hep
Artık bura da olmak istemiyorum
Ölmek için nedenler ararken her an
Acı bir yaşamın suretini öperken dudaklarından
Bir adı olmalıysa her ihtilâlin
İnkâr ediyorum kendimi
Bağışlamıyorum geçmişimi
Bağışlamıyorum beni
Söz vermiyorum kendime
Sözler verilsin istemiyorum
Şimdi bir ölünün yalnızlığını kemiren
O puslu kimsesizliğim
Aşksa
İçimde büyüyen koyu bir karanlık nasılsa